17.08.2018, 12:18

Her durum için ayrı bir çözüm seçeneği vardır

Yine bir Kurban Bayramı geldi, gerçi bizim için çocukluk ve gençlik yıllarımızdaki eski bayram heyecanları artık yok. Bilmem bu yaşlılıktan mı yoksa devir koşullarının değişmesinden mi? Merak ediyorum, acaba bugünün çocukları ve gençleri, bizim önceden duyduğumuz heyecanları duyuyorlar mı? Bu tür bayramlar genelde mutluluk verir, her bayramın da ayrı anlamı vardır… Ben de bu bayramda birkaç konu üzerinde durmak istiyorum. 

Ekonomik durum
Enflasyon artıyor, faiz ve döviz de artıyor. Hayli hareketli bir durum var ve bu, üzerimizde ağırlık yaratıyor. Siyaset yapmak istemem, ama bana göre bugünkü durumun sorumlusu enflasyon ve enflasyona neden olanlardır. Enflasyona bağlı olarak meydana gelen artışlar her şeyi, kimini olumlu kimini olumsuz etkiliyor. Bana göre en olumlu etkilenenler döviz kullanmadan ihracat ürünü üretip bunları ihraç edenler. En kötü durumda olanlar ise ithalat girdisi fazla olan ürünleri yurtiçinde kullanarak iş yapanlar. Ulaştırma da otobüs taşıt maliyetleri ve akaryakıt girdisi ile önemli oranda dış girdiye bağlı ve maliyetleri hızla artıyor. Bunun karşılığında da tek yapılacak iş, imkan varsa taşıma seyahatlerini arttırmak olacak.

İş durumu
Artan fiyatlar yolcu sayısını azaltır mı? Neyse ki aynı etki rakip modlarda da var. Yine de fiyat artışlarının tüm taşıma modlarına olumsuz etkisi olacağını düşünüyorum. İnsanlar en azından zorunlu olmayan seyahatlerini yapmayacaklar veya erteleyecekler. Yurtiçi yurtdışı mal hareketleri de azalabilir bu da yük taşımacılarının işlerini olumsuz etkileyebilir.

Bayram
Geçen yıl Kurban Bayramı yaz döneminin sonuna eklendi ve olumlu bir durum yarattı. Bu sene, bayramın, zaten hareketli olan yaz sezonunun içinde olduğunu görüyoruz ve bu 5 – 6 yıl sürecek. Yüksek sezonda otel ve yolcu taşımacılığı gibi mesleklerde zaten olumlu olan döneme pek fazla artı bir şey gelmiyor. Meydana gelen talepleri yeterince karşılamak da mümkün olmuyor. Buna rağmen genelde olumlu hareketlilik olduğu söylenebilir. Benim duyduğuma göre Çeşme’nin yerleşik nüfusu 140 binmiş, yaz aylarında 400 bini geçiyormuş… Bu bayramda toplam nüfusun 1 milyonu bulacağı söyleniyor, ama 1 milyona ulaşan bir yerin ne otobüslere uçaklara ne de otellere çok fazla faydası olacağını sanıyorum. Seyahatlerin büyük çoğunluğunun özel otomobillerle yapılacağını düşünüyorum. Neyse ki Ramazan Bayramı yaz sezonundan çıktı, bu yıldan sonra ilkbaharın sonuna eklenecek. İyi bir döneme geldiğini söyleyebiliriz. 

Bayramdaki yetersizlikler
Bayram döneminde ulaşım araçlarında ve otellerde yer bulmak artık mümkün değil. Bazıları bunu yer ayırtmanın ve bilet almanın erken yapılmasıyla çözülebileceğini önerirler. Otobüs biletinin erken alınması hemen hemen hiçbir şey değiştirmez. Mutlaka geç kalanlar olacaktır ya da biletler erken bitecektir ve bazıları mutlaka mağdur olacaktır. Dolayısıyla biletlerin erken alınması kişilerin sorununu çözer ama tüm kitlenin sorununu çözmez. Tabii ki biletler önceden satıldı diye bir miktar ek sefer konulabilir, ama bu da yeterli değildir. Bu durum oteller için de aynıdır. Bu nedenle olumlu sezona eklemlenen bayram taleplerinin karşılanması mümkün değildir. Kısa dönemli talep için yatırım yapmak da zaten değmez ve mümkün değildir. 

Terminaller
Bayram dönemlerinde problem yaşanan yerlerin başında otobüs terminalleri geliyor. Havaalanı terminallerini de buna eklemek mümkündür. Bu problemlerin bazı şehirlerde daha fazla yaşandığını görüyoruz, umarım ki terminal işletmecileri yeterli tedbirleri alıyorlardır. İstanbul en çok problemin yaşandığı yerlerden biridir. Bayrampaşa’daki İstanbul Otogarı’nın yetmediğini biliyoruz. Bunun yanında belediyenin yapıp işlettiği Alibeyköy Otogarı var ama bilinmez bir el burayı kullandırtmayıp insanlara bu sorunları yaşatıyor. Aslında burası kullanılsa sorunların büyük ölçüde çözülmesi mümkün olabilirdi. 

Taşıma güvenliği
Artan yoğunluklar yollarda kalabalık yaratıp daha fazla kazaya maalesef neden olabiliyor. Bu da bayramların en acı tarafı… Konuşulmak istenmese de bu gerçekle karşı karşıya kalacağız. Umarım ki ticari araçlar ve sürücüleri ile özel otomobil kullananlar daha fazla dikkatli olurlar daha az acıyla atlatırız bu yoğun süreci. Ticari araç sahiplerinin mesleki sorumluluklarını da unutmaması lazım.

Bir tekrar
Bayram konuları arasına girmeyeceği düşünülse de önemli bir konudan söz etmek durumundayım. Taşımacıların karşılaştığı belge sorunlarıyla ilgili çokça şikayet almaktayız… Gerek gazeteye gerek şahsıma sorular yöneltilip adeta beni çözüm makamı gibi gördüklerine şahit oluyorum. Bu da hangi taşımanın kim tarafından yapılacağı ve kimin hangi taşımaları yapabileceği sorusunun cevabının herkese göre farklı olmasından kaynaklanıyor. Daha önce defalarca yazdım, Bakanlık; genelge ile hangi taşımaların hangi yetki belgeleriyle yapılacağını, hangi yetki belgelerinin hangi tür taşımaları yapabileceğini açıkça duyurması, hem taşımacıların hem de denetleme yapanların buna göre hareket etmesi gerektiğini belirttim. Ancak nedense bu yapılmıyor, sanki çok zor bir şey. Acaba çekindikleri bir şey mi var? İşlerin netleşmesinden kimsenin çekinmemesi, korkmaması lazım. Her zaman faydalıdır. Bu arada şunu da belirtelim ki, böyle bir netleşmenin Yönetmelikteki belge tanımlarıyla yapılması mümkün değil. Yönetmelikte belge tanımları olmadığı için bu sorun var. Bu nedenle yönetmelikteki tanımlarla belge lafını dolandırmanın alemi yok. Açık olarak problemli olan, kimin tarafından yapılacağı belli olmayan her çeşit taşımanın netleştirilmesi gerekiyor. Bu konu üzerinde gerekirse daha fazla durmak durumundayız. 

Gazeteyi arıyorlar, beni arıyorlar. Konu hakkında insanlar gerçekten çözüm yaratan cümleler duymak istiyor. Bunların neler olduğunu tekrarlamıyorum ama hangi belgenin hangi taşımayı yapacağının saptanması, mutlaka apaçık bilinmesi şart oldu. 

Herkese huzur içinde bir bayram diliyorum. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159