17.08.2018, 12:13

Karamsar olmayalım

Son dönemde kurlarda yaşanan dalgalanmaların sektörümüze çok olumsuz etkisi oluyor. Sektörümüze yönelik araç üreten firmalar, satışlarını Euro üzerinden yapıyor. Bir arkadaşım bir sohbette diyor ki, “Ben bütün harcamalarını TL ile yapıyorum, kurlarda yaşanan değişim beni etkilemez”. Bu anlayış bir Temel fıkrası gibi… “Temel diyormuş ki, Mazota ne zam gelirse gelsin beni etkilemez. Çünkü ben her seferinde 100 TL’lik yakıt alıyorum.” Ama bir yıl önce 100 liralık mazot ile Ankara’ya giderken, şu anda İzmit’e bile gidemezsiniz. Sektörümüzü kurlarda yaşanan değişim derinden etkiliyor. Biz, ağlamak yerine çözüm üretilmesi gerektiğine inanıyoruz. Kurlardaki artışın sektörümüze yansıması ve çözüm önerileri konusunda diğer paydaşlarla durum tespiti yapıp çözüm geliştirmek gerektiğine inanıyoruz. 

İndirimli kartlar 
Sektörümüze destek olabilecek önerilerimiz de var. Birçok sivil toplum örgütünün üyelerine sunduğu indirimli kartlar bulunuyor. Bunlar maliyetlerin arttığı dönemlerde bir parça olsun sektöre nefes aldıran indirimler sağlıyordu. Ancak son yapılan ÖTV ayarlamaları ve EPDK’nın müdahaleleri ile oradaki indirim imkanları giderek azaldı. Devletin bu kartlara yönelik belirli bir destek vermesi taşımacılık sektörüne önemli bir maliyet avantajı sağlayacaktır. 

Kaçak akaryakıt
Bu indirimlerin ortadan kalkması başka olumsuzlukları da beraberinde getiriyor. Kaçak akaryakıt kullanımı giderek artıyor. Bu kaçak akaryakıtın bir kısmı diğer ülkelerden getirilen petrol ürünlerinden bir kısmı da birtakım karışımlarla elde edilen ancak çok tehlikeli sonuçları olan yağlardan oluşuyor. Bu tür kullanımlar birçok insanımızın hayatını tehlikeye atıyor. Devletin kaçak akaryakıt kullanımının önüne geçmesini sağlayacak unsurlardan birisi indirim imkanı sağlayan kartlara destek vermesidir. 
Diğer taraftan, kurlardaki artışlarla artık yatırım yapmak da çok zor hale geldi. Buna yönelik ortak çözümleri de üreticilerle birlikte bulmak için çaba göstermeliyiz. Burada üretici, biz ve devlet kurumları ortak çözümler üretmeliyiz. 

Karamsar değilim
Yaşanan ekonomik olumsuzluklara rağmen, ben geleceğe yönelik karamsar değilim. Yıllardır dile getirilen, ‘firma sayıları azalacak, büyük oyuncular kalacak’ sözlerinin doğruluğuna da inanmıyorum. Hayır, bu olmuyor, olmayacak. Şu gerçektir ki tüm dünyada karayolu taşımacılığı önemini her zaman koruyacaktır. Türkiye’de havayoluna sağlanan desteklere, demiryolunun sübvanse edilmesine rağmen yine de karayolunun payı yüzde 80’lerin üzerinde. Bunlar içerisinde otomobil de pay alıyor, ama ticari taşımacılıkta asıl payı yine ezici şekilde karayolu alıyor. Biz her zaman diğer taşıma modları ile karayolu entegresinin sağlıklı şekilde olması gerektiğini söyledik. 

Sektörün önünü karanlık görmüyorum. Türkiye’de seyahat katsayısı giderek artıyor. Turizm geliştikçe, ekonomideki dalgalanmaların yerini büyüme hedefleri aldıkça, tekrar seyahat oranları yükselecek, buna inanıyorum. Felaket tellallığı yapmanın bir anlamı yok, bu, bir şey de kazandırmıyor. Yapılan hesaplamalara göre geçen yıl otobüslerle yine 180 milyon yolcu taşınmış. 

Değişime uyum
Burada sorunlardan birisi sektörümüzün değişime uyum sağlamakta zorlanmasıdır. Sektör bugün oturup 5 yıl sonrasını tartışmalı. Bu vizyonla geleceğe bakmalı. Federasyonlar da artık benim kapım daha büyük anlayışından kurtulmalı ve sektörün geleceğine ışık tutmalı. Ne düşündüğümüz değil, ne yaptığımız önemlidir. Sektörümüz önemli bir dönüşümün arefesinde. Sektörümüz henüz U-ETDS sistemine hazır değil. Ama sektörümüz, bu tür değişime hep son anda uyum sağlamak için çaba gösterir. U-ETDS sistemi korkulacak bir adım değil. Bu bir yazılım ve bunu yapan şirketler var. 

TOFED Yazılım
2019 yılı yaz aylarında da TOFED Yazılımı hayata geçireceğiz. Şu anda çalışıyoruz. Bu oluşumda firmalar araç sayısına göre ortak olabilecek. Bu sistemin sektörün işleyiş biçimine uygun olması için Bakanlık ile görüşüyoruz. Havayolları ile sektörümüzün işleyişi birbirinden farklı. Özellikle ara duraklardan yolcu alınması noktasında uyumun sağlanması çok önemli. Bakanlık bu sistemin eksikliklerini tamamlarken sektör de kendi eksikliklerini tamamlasın. Bizim isteğimiz cezai işlemler noktasında acele edilmemesi. Sektöre zaman tanınmalı. TOFED olarak Trabzon, Konya ve Diyarbakır bölge toplantıları yapacağız. Daha sonra Bakanlıkta büyük ve bölgesel firmaların katılacağı bir toplantı daha yapılacak. U-ETDS bir yerden başlamalı. Başladığında eksiklikleri daha iyi görebileceğiz. 
Herkese iyi haftalar… ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159