Sezon geliyor, her yıl olduğu gibi otobüsçüler bir yandan gelen sezonda neyi nasıl yapacağını, hangi güzergahlarda kaç otobüsle kaç sefer yapacağını planlarken bir yandan da rekabetçi pazarda neler yapacağını düşünüyor.
Bir eksiğimiz var: Rakip ile hasım arasındaki farkı gözetmiyoruz. Aynı alanda çalışıyoruz, menfaatlerimiz bir, ama birbirimizi yok etmeyi rekabetin gereği olarak görüyoruz. Tabii ki olmuyor. Tabii ki zararı kendimiz çekiyoruz.
Ben hep derim; paylaşmak sevinçleri çoğaltır, sıkıntıları azaltır. Onun için de, yüksek sezonun yoğun günleri gelmeden aklımızı başımıza devşirip birlikçi, dirlikçi olmalıyız. Kararlı durmalı, sadece kendimizi değil geleceğimizi de düşünmeliyiz.
Rahmetli Kamil Koç, “dostun eskisi, otobüsün yenisi” diye yol göstermişti. Aklın yolu birse, duayenler de işaret etmişse neden bu ayrılık, gayrılık. Anlayan beri gelsin. Kör bile o haliyle aynı kuyuya iki kez düşmezken otobüsçülerin her yıl aynı sıkıntıyı yeniden çekmesi sizi düşündürmüyor mu? Neden böyle oluyor? Neden otobüsçüler kendi bindiği dalı kesmeyi matah bir şey sanıyor? Kimsenin bildiğini sanmıyorum.
Ali Osman Ulusoy Ağa, 18-19-20 Nisan günlerinde, bu yıl da otobüsçüleri, TOF ve TOFED diye ayırmadan Trabzon’da ağırlayacak. Hepimiz bu davete icabet edeceğiz, hayırlara vesile olmasını diliyoruz. Sezon öncesi önemli bir toplantı, duayenler de katılacak bilgilerini tecrübelerini aktaracak ve bizlere yol gösterecekler. Orada alınan kararlar inşallah havada kalmaz, suya yazılmaz, hayata geçirilir.
Bir önerim var: Otobüsçüler olarak bu ve benzeri toplantıları düzenli ve sık olarak yapmalıyız. Böylece hizmette rekabet daha öne çıkacak, fiyatta rekabet giderek bitecektir. Firmalar kendi içlerinde her hafta hatta her gün toplantı yapıp strateji belirliyor. Biz sektör olarak hepimizin geleceğini niye planlayamıyoruz? Bunun için finansör, sponsor aramamıza gerek de yok. Düzenli ve sürekli toplantıların getireceği faydalarla kazancımız harcadıklarımızın karşısında solda sıfır kalacaktır. Biz otobüslerimizde yolcularımıza birçok ikramda bulunuyoruz, yani iyi ilişki kurmayı severiz. Biraz da kendimize çevirsek yüzümüzü de kendimizi de ağırlasak, ne kaybederiz? Çok şey kazanırız ama.
Otobüsçülerin Ali Osman Amcası Ali Osman Ulusoy’u geçen yıl Kırkpınar’a davet etmiş ve Ağalık yapmasını istemiştim. O da kabul etmişti. Bu sene zamanıdır, Trabzon toplantısından sonra kendisini Kırkpınar Ağası olarak Edirne’ye bekliyoruz. ■