Dünyada ve ülkemizde değişen ekonomik koşullar ve artan rekabet nedeniyle otobüsle yolcu taşımacılığı dahil her türlü işletmecilikte başarılı olmak zorlaşıyor. Taşıma modlarında yaşanan gelişim ve rekabetle birlikte artık deyim yerindeyse kılı kırk yarmak gerekiyor. Bu bakımdan tarifeli yolcu taşımacılığında her açıdan büyük öneme sahip otobüs terminali veya otogarların dikkatle değerlendirilip yeni bir anlayışla yapılmaları ve işletilmeleri gerekiyor. Yeni yerel yöneticilerin belirleneceği dönemde bu konu daha da önem taşıyor.
İşte, bu yeni anlayışın önemli unsurları:
● Otogarlar başta raylı sistem olmak üzere toplu ulaşım sistemleriyle kolayca ulaşılabilecek yerlerde yapılmalıdır.
● Otogarlar şehre ve ana yollara uzak olmayan, büyüklük ve yapı olarak gösterişten uzak, ihtiyaçlara cevap verebilecek kapasitede, yapım ve işletme maliyetlerinin uygun olacağı şekilde yapılmalıdır.
● Büyük yerleşimlerde erişim yük ve maliyetlerini azaltmak üzere birden fazla noktada (kuzey, güney, doğu, batı gibi) terminal yapılmalıdır.
● Kâr değil sosyal amaçlı olarak otogarların belediyelerce yapılıp işletilmesi esas olmalıdır.
● İşletme hakkı devirlerinde belediyelerin, taşımacıların ve yolcuların haklarını koruyan, hizmet ve ücret standartları (çıkış ve park ücretleri ile ücretsiz faydalanma dahil) yaptırımlarıyla birlikte sözleşmelere konulmalıdır.
● Taşımacılar kendilerinin de faaliyette bulunduğu yerlerdeki terminal işletme ihalelerine katılamamalı, varsa işlettikleri terminallerde taşımacılık faaliyetine kalkışmamalıdırlar.
● Terminal yetki belgesi sadece başka taşımacılara ücret karşılığı hizmet veren ticari terminallerde aranmalıdır.
● Taşımacılar UKOME veya Trafik Komisyonunun izin verdiği yetki belgesiz yerleri ticari olmayan (hususi) terminal olarak kullanıp buralardan kendi seferlerini yapabilmelidir.
● Terminal kalkışı sonrasında veya varışı öncesinde UKOME veya Trafik Komisyonlarının göstereceği yeterli sayıdaki uygun noktada önceden bilet almış yolcuların bindirilmesi veya indirilmesi sağlanmalıdır.
● Transit geçilen yerleşimlerde belediye terminaline girme zorunluluğu olmamalı, taşımacılar izin verilen indirme bindirme noktalarını kullanabilmelidir.
● Terminalin yetersiz kaldığı hallerde uygun yerlere yetki belgesiz küçük ticari terminaller yapılarak buralardan iliçi ve hatta komşu illere sefer düzenlenebilmelidir.
● Tüm ticari belgeli terminaller arasında ve oralardan şehir merkezlerine belediyelerce toplu taşıma hizmeti verilmelidir.
Trafik polisi denetimi
Önerilen düzene en büyük eleştirinin yetki belgeli terminallerdeki trafik denetiminin kısmen de olsa ortadan kalkacağı şekilde yapılması beklenir. Bundan çok yıllar önce şehirlerarası taşımalar otobüsçülüğün neredeyse tamamını oluşturduğu, tarifesiz taşımaların ise pek az olduğu günlerde kurulan bir düzen söz konusu. Bugün taşımaların yüzde 80’i aşkın kısmı trafik denetimi olmayan terminal dışı yerlerden tarifesiz biçimde gerçekleşiyor. Terminal denetimi önemini yitirdi, bunun yerine tüm taşımalar için yol denetimleri esas alınmalıdır. Trafik zabıtası istediği vakit her türlü kalkış-varış noktasını denetleme hakkına zaten sahiptir.
İstanbul önerileri
Bunun için Kuzey Marmara Otoyolu tamamlandığında, otobüslerin kullanacağı güzergahların bilinmesi ve buna göre birden fazla terminal önerilmesi gerekir. Tabii ki, Asya ve Avrupa yakalarında kalkış-varış yapılabilen yeterli büyüklükte asgari birer terminal gerekliliktir. Bu sağlanana kadar mevcut terminallerin faaliyetlerinin sürdürülmesi, aksamaya neden olunmaması gerekir. ■
DR. ZEKİ DÖNMEZ: İSTANBUL OTOGARLARI YAZISI