Otobüsçüler, bilirsiniz, yerlerinde durmazlar. Türkiye’nin her noktasına hizmet götürmek için gece gündüz, karınca gibi çalışırlar. Vizyonumuz da misyonumuz da yolda kimsenin kalmamasına hedefler…
O nedenle de ben, sürekli gezerim. Hem gittiğim yerlerde neler olup bittiğini gözlemlerim hem de işime yönelik neler yapılması gerektiğini belirlerim. Benim yaptığım bir nevi fizibilite çalışması sayılır. Tabii, her zaman ilginç bir olayla karşılaşma imkanı hep var. İşte, bu kez bir sahtekarlığı yakaladım.
Üç büyükler olarak anılan takımlardan Beşiktaş 111 yaşında bir kulüp. Bu 110 yılda nice başarılara imza atan nice sporcular geldi geçti, formasını terletti. Başarısının rantını yiyeni, mirasını kullananı gördük, ama sahte olanına ilk defa rastladım.
1936-47 yılları arasında Beşiktaş’ın top koşturarak formasını terletmiş Hristo Kostanda, 1979 yılında Hakkın rahmetine kavuşmuş. Ancak bir yanlışlık sonucu Beşiktaş Jimnastik Kulübü, 2003 yılında, kulübün 100’üncü yılı şerefine bütün sporcularına ödül verilirken isim benzerliğinden yararlanarak Gökçeada Zeytinli Köyünde yaşayan sahtekar Hristo da ödül almış. Gerçek Hristo’nun kızı, milli voleybolcu kızı Violet Kostanda doğruyu söylese de Gökçeadalı sahtekar Hristo yalancılığını sürdürmüş… hala da sürdürdüğünden başka.
Tarihi bilmek işte bu nedenle çok önemli. Çünkü bu olayda olduğu gibi birçok yerde birçok nedenle birçok insan sahtekarlık yapıyor. “Yahu, senin yaşın tutmaz” deseniz de kendisinin İstiklal Savaşı gazisi olduğunu ileri sürenlerden tutun da milli sporcu olduğunu söyleyenlere, hatta yaptığı alet edevatın, ürettiği ilacın çare olduğunu iddia edenlere kadar sahtekarlar bitmiyor… Bu tür sahtekarlık yapanların ipliğini açığa çıkartmak gerekir ki kimseyi kandırmasın, kimsenin duygusunu sömürmesin…
Otobüsçüler hizmet vermeyi görev bilir, ancak hiçbir otobüsçü sahtekarlığa fırsat vermez, insan kandırmaya izin vermez. Biz, otobüsçüler olarak yolcumuza en iyi, en kaliteli hizmet için canımızı vermekten çekinmeyiz, ama bunu kullanmaya kalkanlara da cevabımız çok sert olur.
Türkiye’yi taşıyan otobüsçülerin bugüne kadar hizmet verdiği halkın beklentilerini, umutlarını, ilgilerini sömürenlere göz açtırmadık, açtırmayacağız. ■