Bu ay sonundan itibaren 2024 yılını yaşamaya başlayacağız. Bu sene yılbaşı tatili pazartesi gününe geldiği için 3 günlük bir tatil fırsatı doğuyor. İnşallah bunun otobüsçülere de bir faydası olur. Benim üzerinde duracağım esas konu; yeni yılla birlikte yeni bir Yönetmelik beklentisinin oluşması. Eskiden beri yılın son haftasında hatta bazen de son gününde Yönetmelik değişiklikleri ile karşılaşırız. Böyle olunca acaba bu yılda olacak mı düşüncesi akla geliyor.
Önceki değişiklikler
Karayolu Taşıma Kanunu öncesinde de var olan Karayoluyla Şehirlerarası Yolcu Taşımaları Yönetmeliği ve Karayoluyla Uluslararası Yolcu ve Eşya Taşıma Yönetmeliğinde de sıkça değişiklikler görürdük. Bilgisayar teknoloji çok gelişmiş olmadığı için bunların mevcut üzerine işlenmesi pek de mümkün olmazdı. Ya yeni Yönetmelik basmak ya da değişikliği elle işlemek durumunda kalırdık.
Karayolu Taşıma Kanunu yürürlüğe girdikten sonra bunun üzerinde de çeşitli değişiklikler olduğunu gördük. İsteyenler bunları kanun metni üzerinde görebilirler.
Kanun sonrasında, önemli çalışmalar yapılarak ilk Karayolu Taşıma Yönetmeliği hazırlanıp yürürlüğe girdi. Tabii çok geçmeden bunun üzerinde de değişikliklere gidildi. Epey bir değişiklik sonrasında eski Yönetmelik tümüyle iptal edilerek yeni bir Karayolu Taşıma Yönetmeliği hazırlandı. Tabii, yeni olması bunun değişmeyeceği anlamına gelmez. Zamanla bu da pek çok değişiklik geçirdi. Bir sürenin sonunda o da tümüyle iptal edilerek yine yeni bir Yönetmelik karşımıza çıktı. Bu değişimler sürüp gidiyor. Bilmem yeni bir Yönetmeliğe sıra gelmiş olabilir mi?
Kanun değişiklikleri
Tüm kanunlardaki önemli bir değişiklik yolu, kanundaki bazı düzenlemelerin yargı yoluyla iptal edilmesidir. Bunun gerekçesi Anayasa ve diğer yasalara aykırılık şeklinde açıklanabilir. Tabii, bu iptal sonrasında bir boşluk oluyorsa bunun yerine yeni bir düzenleme gerekecektir. Bir başka husus da uygulama da yanlışlığı görünen düzenlemenin yürürlükten kaldırılmasıdır. Bu durumda da yerine yeni bir düzenleme gerekir. Mahkeme kararıyla iptal dışındaki tüm işlemler TBMM tarafından yapılacaktır. Bunlar dışında Yönetmelikteki düzenlemelerin yenileriyle değiştirilmesi veya ihtiyaç halinde yeni bir düzenlemenin yapılması söz konusu olabilir.
Söz konusu değişikliklerde bir maddenin, bir fıkranın, bir bendin, bir alt bendin, bir paragrafın, bir cümlenin veya bir ibarenin değişikliğe konu edilmesi mümkündür.
Yönetmelik değişiklikleri
Yönetmelik değişikliklerinde de aynen kanun değişiklerindeki ihtimaller söz konusudur. Sadece Anayasa’nın devreye girmesi pek düşünülemez. Yönetmelik değişikliklerinde en önemli husus; bu Yönetmeliğe esas teşkil eden ve hazırlanmasına yetki sağlayan kanuna uygun hareket edilmesidir. Yönetmelik düzenlemesi sadece kanunun çizdiği sınırlar içinde ve yetki verdiği konularla yapılabilir. Kanunla düzenleme, ihtiyaç olduğu halde bunun zor olmasından hareketle işi Yönetmelikle çözmek akla gelebilir. Ama böyle bir çözüm yolu, kanuna aykırılık oluşturur. Asla bu yola gidilmemelidir. Zaten de bu türden şaibeli çözümler bir gün hukuktan dönecektir.
Bazı yanlışlar
Taşımacılar, mevzuat sorunlarının çözümünü, zaman zaman, kanunun etrafından dolaşılmasında görebiliyorlar. Bakanlığın bu taleplere ilgi duymasını ve gerektiğini yapmasını da bekleyebiliyorlar. Bu hiç başvurulmaması ve Bakanlıkça da itibar edilmemesi gereken bir yaklaşımdır. Örneğin; kanundaki serbest piyasa düzeninden ve rekabetçi anlayıştan zarar görüldüğü düşünülerek buna aykırı gibi görülmeyen çözümler üretildiğini görüyoruz. Aslında bu çözümler, kanuna aykırılık oluştururlar. Başka çaresi yok ki, türünden savunmalara da hak vermek mümkün değildir.
Bir başka anlayış da, Bakanlığın taşımacıları koruması gerektiği şeklindedir. Bunu, “Bizim Bakanlığımız bizim menfaatlerimizi korumalı” şeklinde ifade ederler. Buradaki beklenti, ancak kısmen doğru olabilir. Bakanlık, sadece taşımacıların değil tüm vatandaşların bakanlığıdır. Taşımacıların yanı sıra taşıma hizmetlerinden faydalanacak yolcuların ve taşınacak yük ve eşyaların sahiplerinin de bakanlığıdır. Dolayısıyla menfaatleri dengelemek ve kanunun çizdiği sınırların dışına çıkmamak zorundadır. Taşımacılar, bu anlayışı içlerine sindirmelidirler. Bu kapsamda taşıma güvenliğini arttırıcı çözüm ve düzenlemelere taşımacılar hiçbir şekilde itiraz etmemeliler. Bunun getireceği bazı zorluklar olabilir. Ancak bu uygulamanın yapılmaması yerine, geçişin daha yumuşak olması türünden isteklerle karşılanmalıdır. Belirli bir süre sonra bu geçiş mutlaka tamamlanmalıdır.
Yöntem hataları
Özellikle taşımacı meslek örgütleri Yönetmelik iyileştirme önerilerinde bunun kanuna uygunluğunu pek dikkate almadıkları gibi konunun herkes tarafından öğrenilip tartışılmasını pek önemsemiyorlar. Bunun çözümü zorlaştıracağını mı düşünüyorlar? Bir başka husus da, yazılı öneri geliştirip Bakanlığa sunmak ve bu kapsamda bunu herkesle paylaşmak yerine Bakanlıktan randevu talep edip isteklerini sözlü olarak sunmayı tercih edebiliyorlar. Hâlbuki bu türden randevulara bazı konuların tartışılacağı platformlar dışında hiç ihtiyaç olmamalıdır. Hazırlanacak metinler Bakanlık tarafından zaten değerlendirip gereği yapılacaktır.
Hangi noktadayız?
Bu genel hususlar dışında Yönetmelikte değişiklikler yapmak, hatta yeni bir Yönetmelik hazırlamak için uygun şartların bulunup bulunmadığına dikkat etmeliyiz. Yeni bir Yönetmelik için ciddi çalışmaların ve tartışmaların yapıldığı kanaatinde değilim. Peki, ya Yönetmelik üzerinde değişiklik hali? 2023 yılı içinde iki yönetmelik değişikliği yapıldı. Muhtemelen acil ve önemli ihtiyaçlar giderildi. Bilmem önemli yeni ihtiyaçlar oluştu mu? Uzun bir süredir içinde yaşadığımız ve daha da sürecek gibi görünen ekonomik çalkantılar taşımacıları nasıl etkiliyor? Bunların getirdiği olumsuzluklar varsa kanun sınırlarının dışına çıkmamak üzere yapılabilecek iyileştirmeler olabilir mi? Örneğin; daha kısa sürede ücret tarifesi değiştirebilmek gibi... Bu türden iyileştirmeler yerinde olabilir. Ama gerekli birikimin sağlandığını pek düşünmüyorum. Bitirirken demek isterim ki, bu yılbaşında önemli bir Yönetmelik değişikliği beklentisi içinde değilim. Bekleyip görelim. ■