Türk ve İranlı Nakliyeciler bir araya geldi
Fatih Şener, gerginliğin giderilmesi için iki ülkenin nakliyeciler birliği yetkililerinin bir araya geldiğini belirterek, şöyle devam etti:
“İki ülkenin nakliyeciler birliği yetkilileri, 20 yıldır uygulanan bu ücretleri konuşmak üzere İran tarafından gelen davet üzerine UND Merkezinde bir araya geldi. Dernek Başkanımız Çetin Nuhoğlu, İranlı muhataplarına İran’da gördükleri haksız uygulamaları detaylı bir şekilde anlatarak İranlı dernek başkanına eşit şartlarda çalışmayı sembolize eden bir terazi hediye etti.
Yapılan görüşmede iki dernek başkanı;
UND’den sert cevap
İran Yol ve Şehir Planlama Bakan Yardımcısı Davud Keşaverziyan’ın, bu hafta içinde yaptığı “Misilleme Hakkımızı Saklı Tutuyoruz” şeklindeki açıklamasına da tepki gösteren Fatih Şener, “Sayın Bakan 20 yıl öncede kalan bir anlaşmaya dayanarak konuşuyor. O anlaşmadan 7 yıl sonra, 2001 yılında iki ülke Ekonomi Bakanları tarafından imzalanan KEK (Karma Ekonomik Komisyonu) protokolünde, sadece yakıt alması halinde fiyat farkı alınabileceği hükmü açıkça olmasına rağmen, yakıt alınsa da alınmasa da Türk araçlarından İran’da fark ücreti alınıyor. Kaldı ki; referans alınan 1994 tarihli anlaşmada dikkate alındığında bile ikili taşımalar yer almasa da, bu taşımalardan ücret alarak, anlaşmayı hükümsüz hale getirip yüz milyonlarca USD haksız kazanç sağlayan yine İran Hükümetidir. Türk araçlarına ‘Siz ülkenizde bu fiyatı ödemeye alışıksınız, İran’a geldiğinizde de aynı parayı ödeyeceksiniz’ demek, hiçbir uluslararası kurala uymaz, eskide kalmıştır. Bu yolla İran araçları lehine haksız rekabet avantajı sağlanmasını kabul etmiyoruz. İranlı Bakan Yardımcısının ‘misilleme hakkımızı saklı tutuyoruz’ ifadesi gerçeklerden uzaktır. İran şu anda her türlü misillemeyi fazlasıyla yapmış durumdadır” diye konuştu.
Kriz nasıl başladı!
İran, 20 yıldan bu yana “İran’da akaryakıt ucuz sizde pahalı” diyerek Türk araçlarından transit geçişte tek yönde 750 USD ekstra ücret ile beraber Türkiye’ye dönüşte depoda bulundurulan yakıt için 550 USD ek vergi alıyordu. 1/10 yakıt fiyatı ile Türkiye’ye gelen İran araçları ise İran-Türkiye, Türkiye-İran taşımalarının yüzde 90’ını ele geçirmiş durumdaydı. Bu haksızlıklar ve zorluklar sebebiyle geçtiğimiz yıl İran üzerinden Türki Cumhuriyetlere giden araçlarımızdan 13.800 tanesi yüklerini
İran araçlarına devretmek zorunda kaldı.
İran tarafından uygulanan ayrımcılık, bugün için bir taşımacılık meselesi olmaktan çıkıp Uluslararası Hukuk meselesi haline gelmiş Türkiye’nin Orta Asya ile ticaretinin geleceğini tehdit eden bir problem haline geldi.
Türkiye, son bir yıldır, yapılan 3 toplantıda sabırla bu haksızlıklara son verilerek, her iki ülke taşımacılarının eşit muamele görmesi gerektiğini dile getirmiş, buna karşılık yapılan ilk iki toplantıda çözüm için süre isteyen İran son toplantıda daha önce hiç süre istememiş gibi ret cevabı verdi.
Buna karşılık Türkiye, 10.10.2014 tarihi itibariyle mütekabiliyet gereği aynı ücreti İran araçlarından almaya başlamış, İran buna karşılık ücrete yüzde 100 zam yaptı. Türkiye de kısa süre içerisinde buna cevap vererek fiyatı iki katına çıkardı. Şu anda her iki ülkede km başına alınan ücret eşit seviyeye geldi.