Durst Safa Genel Müdür Yardımcısı (Proje ve Montaj Sorumlusu) Volkan Sarıkaya, firmanın yapısı ve gelişim sürecinden bahsederek, kuruluşlarının araç boyama ve kurutma kabinleri imalatı yapmak üzere Fahrettin Sarıkaya tarafından 1994 yılında kurulduğu bilgisini verdi.2004 yılında Avrupa’nın en iyi bilinen firmalardan biri olan DurstLackıerAnd U. Trocknungsanlagen firması ile ortaklık kurduklarını hatırlatan Sarıkaya, bugüne kdar yaptıkları işlerle Alman ortaklarını şaşırttıklarını aktararak, Alman Kalite ödülene layık görüldüklerini söyledi.
Sarıkaya;Türkiye’de Temsa, Mercedes, Hidrokon, İmer gibi markaların yanı sıra treyler sektöründe; Tırsan, Yalçın Dorse, Öztreyler, Serin, Aksoylu, Koluman gibi firmaların boyama kabinlerini kurduklarını söyledi. Savunma sanayi, raylı sistemler gibi pek çok sektöre hizmet verdiklerini aktaran Sarıkaya, otomasyon sistemlerini artık tesislere kazandırdıklarını söyledi. 12 beyaz yaka ve 32 tane mavi yaka ile hizmet verdiklerini aktaran Sarıkaya, bir çok faydalı modele sahip olduklarını, en iyi örneklerinden birinin kombine boyama kabini olduğunu söyledi.
Karton filtremeyi Türkiye’de ilk olarak Durst Safa yaptı
Yaş boyama kabinlerinde karton filtremeyegeçildiğini belirten Sarıkaya, bu filtrenin 900 kg boya tutma kapasitesine sahip olduğunu, kapasite doluncaya kadar bakım ve servise ihtiyaç olmadığını söyledi. Türkiye’de bunu yapan ilk firma olduklarını vurgulayan Sarıkaya, Serin Treyler’in yeni tesisinde karton filtreleme kullanıldığını söyledi.
50 büyük firmanın, 30’unu yaptık
Durst Safa Genel Müdürü Fahrettin Sarıkaya, 30 yıldır bu işi yaptığını belirterek,işe başlayış hikayesini şöyle anlattı: “Mustafa Koluman Cadillac aracını boyatmak için atölyöme gelmişti.Boyama fırınımı görünce bir tanesini de fabrikasına yaptırmak istedi ve ilk tesisi böyle kurdum. Daha sonra Kadir Hasçağırdı. Sektörde Fevzi Serin, Yalçın Şentürk ile bu işleri pekiştirdik.Bu insanladan çok şey öğrendim. Birlikte bu işleri büyüttük diyebilirim.”
Treylerde 50 büyük firma varsa 30 firmanın boya kabininin kendilerinni yaptığınıaktaran Sarıkaya, boya kabini seçiminde nelere dikkat edilmesi gerektiği hakkındatevrübelerini paylaştı:“Hava-Hız düşük olduğunda boya türbülans yapıyor. Türbulanstan tozu gidrmek için bir kat daha boyuyor. Hava hızı yavaş olduğunda toz yüzeye yayılıyor. Yaptığımız hesaplamalarda 20 dakikanın 90,6 euro ilave maliyet oluyor. 500 araç yaptığınızda 49 bin eruroyu fazladan harcıyorsunuz. Bu da yanlış kabin seçiminden kaynaklanıyor. Bunnu için fan sisteminin kabine göre kurulmasını istiyoruz. Kurulum maliyetini ucuztlatmak için, servis kabini kullanılması yanlış.”
Katoforez daha ekonomik
Çevre normlarının bundan böyle daha önemli hale geldiğini anlatan Sarıkaya, boyamada stantartların belirli olduğunu ve bu değerlere uyulmadığında bundan üreticinin de zarar gördüğünü söyledi. Sarıkaya, yanlış kullanımdan dolayı enerji, boya gibi kaynakların verimli kullanılmadığı uyarısında bulundu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından boyama tesislerinin çevreye verdiği etkinin ölçüldüğünü ve buna göre işlem yapıldığını aktaran Sarıkaya, firmaları cezai müeyyidelerden korumak için ölçme ve belgelendirme yaptıklarını söyledi.
Katoforez’inteknolojisinden de bahseden Sarıkaya, bu sistemin üreticiye toplam sahip olma maliyetinin daha ekonomik olduğunu vurgulayarak, “Yılda 3 bin araç yapan bir üretici bir milyon 100 bin Euro tasarruf sağlıyor. Bu tasarrufun yanında müşterisine de 10 yıl paslanmazlık garantisi verebiliyor” dedi.
Ziyaret ile ilgili açıklama yapan TREDER Başkanı Yalçın Şentürk, “Bu yılın son tedarikçi ziyaretini Durst Safa firmasına yaptık. Treylerin kalitesini belirleyen önemli işlemlerden biri boyama. Durst Safa, uzun yıllar sektörde ve bu alanda Ar-Ge gücü olan, faydalı model geliştiren bir firma olarak önemli bir yer edinmiş sektörde. Umarız, bu tür tedarikçilerimizle ülkemizde daha kaliteli treylere imza atarak dünyada daha fazla söz sahibi olacağız ” şeklinde konuştu.
TREDER Başkanı Yalçın Şentürk, sektöre verdiği katkılardan dolayı Durst Safa Genel Müdürü Fahrettin Sarıkaya’ya plaket verdi.