Türkülerin sözleri hayatın gerçeklerine uymasa da isteneni çok kolayca anlatıyor. Mümkün mü minareden attığınızı ondan önce inip tutabilmeniz, eğer attığınız tüy değilse…
Başka bir dünya yok biliyorsunuz. Evrenin bir taraflarında bizim dünyamıza benzer yaşanabilecek bir başka gezegen varsa da -şimdilik bilmiyoruz- gidebilmek kuşaklar boyu sürebilir… Kaldı ki, oralar da bizim dünyamız gibi, hor kullanılmış olabilir, orada yaşayanlara yetmediği için onlar da arayış içerisinde, bizim dünyamıza gelmeyi kuruyor olabilirler.
Küresel iklim krizi yaşıyoruz. Havalar alabildiğine sıcak, yağmurlar artık sele dönüşüyor, sadece açık denizlerde görülen hortumlar bizim ülkemizde de felaketlere yol açıyor, can alıyor. Sıcak dayanılmaz, kuraklık yaşanıyor, kar yağmıyor ya da aşırı yağıyor, yollar kapanıyor, ulaşım kesiliyor, ceviz büyüklüğünde dolu yağıyor her yere, tarladaki, bahçedeki ürünleri don vuruyor daha çiçek halindeyken.
Bir şey yapmalı!
Dünyanın, bizim de içinde bulunduğumuz kuzey yarı küresi buğday, güney yarı küresi ise pirinç ağırlıklı beslenirmiş. Stoklardaki buğday ve pirinçle insanlar on yıllar boyu beslenebilirmiş. Ben demiyorum, uzmanlardan aktarıyorum. Peki, o zaman, neden Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) ile yaşayanların, insanlarla birlikte börtü böcek gibi büyük ve küçükbaş hayvanların hatta çiçeklerin, ağaçların da hayatı riske atılıyor. Stoklardaki buğday ve pirinç kimin için?
16 yaşındaki İsveçli Greta Thunberg, ülkesindeki parlamentoyu iklim konusunda göreve çağırmak için başlattığı cuma günleri okula gitmeme ve oturma eylemiyle “bir şey yapmalı”nın cevabı oldu. Bir kişiyle başlayan bu önemli, önemli olduğu kadar gerekli ve bir o kadar da can alıcı eylem dalga dalga bütün dünyaya yayıldı. Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’de de birçok kentte binlerce çocuk eylem yaptı. Kutuplardaki buzullar eriyor, kıyı kentlerini sular basacak, bizim ülkemizde bile. Bunu görmek ve kabul etmek zorundayız.
Herkes evinin önünü süpürürse sokaklar temiz olur. Herkes çevreyi korursa daha yaşanabilir bir dünya oluşturabiliriz ve çocuklarımızdan emanet aldığımız bu dünyayı torunlarımıza bırakabiliriz. Değilse, yukarıda değindiğimiz sorunlar çözüme kavuşmayacak, daha da büyüyecek.
"Yanıma staja gelmişti, daha dün gibi... Berkay Erdoğan, çok çabuk ayrıldı yaşamdan...
Erdoğan ailesinin üzüntüsü üzüntümüzdür, acılarını paylaşıyor sabırlar diliyorum." ■