Birkaç kez yazdım, gündemde değil diye burun kıvırdılar. Ama şimdi hem yeni otogarlar hem de daha işlevlisi için herkes ağız birliği ediyor. İşte, otobüsçünün en büyük derdi bu. Kimse, kimseyi dinlemiyor, kulak vermiyor. Hep bana, rab bana diyenler, kişisel çıkar peşinde koştukları için sektörün genel çıkarlarını gözetmiyor.
Kaç defa yazdım, İstanbul Otogarı yetersiz. Bunu herkes biliyor, çıkalım şimdi, perondaki otobüslerin bütün kaptanlarına soralım: Bakalım kaçı memnun otogardın, kaçı değil. Yolculara da soralım, ama onlara otobüsteyken gidiş gelişlerindeki durumu soralım, çünkü onlar toplu ulaşım aracı tramvay açısından bakıp memnun olduklarını söyleyebilirler.
Tekerleği dönmeyen, profesyonel yönetici bir arkadaşımız, Kayseri otogarıyla ilgili olarak çok önemli noktalara temas etmiş. Girişi çıkışına dikkat çekmiş. İstanbul Otogarının bırakın bayramları ve özel günleri, hafta sonlarında bile girişi çıkışı çile çektiriyor. Perondan aynı anda kalkan otobüsler çıkışta kuyruk oluşturuyor ve bir saati bulan gecikmeler yaşanıyor. Hele bir de yağmur yağıyorsa, kar tutmuşsa yolları, daha da uzun oluyor çıkış süresi. Bunun bir de gelişi var. Hafta başında, pazartesi sabahı gelip işe yetişecek hemen bütün yolcu işine gecikiyor. Çünkü otobüs otogara giremiyor. Yolda inse bir dert, inmese bir…
Otogarın yeri ulaşım için çok önemli. Üçüncü Boğaz Köprüsü mecburi istikamet olunca yol daha da uzadı. Demek ki bazı şeylerin değişmesi gerekir. Zorunlu güzergaha yakın, girişi çıkışı kolay, altyapısı tamamlanmış, toplu taşımaya yönelik raylı sistemin olduğu yeni birkaç otogar olmalı İstanbul’da.
Sizin aklınız alıyor mu? Türkiye’nin ana ulaşım sistemi karayolu, ama İstanbul’da bir otogar var. Havaalanının bile üç tane olduğu dünya şehrine bir otogar yeter mi? Kulaklarınızı şimdi bu ve buna benzer önerilere tıkıyorsunuz, ama yarın sizin aklınıza gelmiş gibi, sanki yeni bir fikirmiş gibi çıkarsınız ortaya.
Bu arada, deprem fırtınası yaşanıyor özellikle Çanakkale ve civarında. İstanbul Otogarının sağlamlığına, beton kalitesine bir şey demiyoruz. Birileri, nedense, otogarın çok sağlam olduğunu söylüyor da… Varsın sağlam olsun, bize hizmet veremedikten sonra isterse en güçlü ve en güzel olsun. Hani, boyu değil işlevi derler ya, bilirsiniz… Betonu değil işe yarayıp yaramaması önemli otogarın. ■