İşte sorunlar ve talepler
1-Bir yıldır İBB'den ısrarla talep ettiğimiz İTAKSİ Aplikasyonu yolcu için cep telefonu uygulaması var olup, fakat taksi şoförü için neden cep telefonu uygulaması hayata geçirilmemiştir. Zira müşteri çağrısı alabilmek için araç içerisinde sesi çok az çıkan sürüş güvenliğini tehlikeye sokan bir ekranı takip etmek zorunda kalıyoruz ve çağrıyı duymadığımızda hem ceza puanı alıyor, hemde müşterimize hizmet edemiyoruz.
2-Karayolu Taşıma Kanunu’nun 10.maddesi gereği yolcu taşımacılığında komisyon alınamaz. İTAKSİ emektar taksi şöföründen neden kanunsuz bir şekilde yüzde 5 komisyon almaktadır? Belediyemiz tıpkı İETT otobüslerinde olduğu gibi reklam gelirleri ile bu işi neden organize etmiyor? Devletimiz E-Devlet üzerinden binlerce hizmeti ücretsiz sunmaktadır, bir hizmet kurumu olan İBB bu konuda neden Taksici esnafına destek vermemektedir?
3-İBB mevcut 17.395 taksiciye Fiat Egea başta olmak üzere neden 2 marka küçük sedan araç dayatması yapmaktadır. Bizler C segment olmak kaydı ile neden her marka geniş aracı kullanma hakkımız elimizden alınmıştır?
4-İBB açıklamalarından bahsedilen QR kodu Teknoloji Tek Tip kıyafet Geniş ve kabinli araç mevcut Taksilere bu imkan ve destek defalarca talep etmemize rağmen neden verilmiyor? Sonuçta İBB bizim ruhsat makamımızdır. Bizlere küçük araç kötü teknoloji dayatması ama kendilerine gelince yüksek standartlar, haksız rekabetin en temel göstergesidir. Bizlerin ruhsat makamı olan İBB bizim taleplerimiz karşılamalıdır.
5-İstanbul da Taksicilerin meslek odaları vardır. İBB medya aracılığı ile yetkisi sorumluluğu olmayan bir kişiyi muhatap alarak, neden cevap vermektedir? Odalarımızın Taksi Kooperatiflerinin kınadığı bahse konu "İstanbulu Kitleriz" sözü kime aittir? O kişinin hükmü yetkisi yoktur. İBB yetkili kurumları muhatap almalıdır.
6-Medyada yer alan “İBB Sözcüsü Murat Ongun’un 1965 yılından bu yana taksi artışı yapılmadı” söylemi gerçek değildir. Zira 1989-1990-1991 ve 1998 yılları olmak üzere 3.500 adet Plaka ihalesi yapılmıştır.
7-Son yıllarda toplu ulaşım ağlarımız oldukça artmıştır. Hatta İstanbul'da bulunan 6.600 adet M plaka minibüsler şuan atıl ve mağdur durumdadırlar. Yine 2.154 adet özel mavi halk otobüsleri yine randımansız verimsiz durumdadırlar. Sayın İmamoğlu’nun vaadi 223 km olan raylı sistemin 600 km’ye çıkarılmasıdır. Böylesi bir durumda mevcut taksiler dahi Ankara örneğinde olduğu gibi işsiz ve boşta kalacaklardır.
8-Trafipper raporuna göre pandemi öncesi İstanbul trafik yoğunluğu yüzde 83 oranındadır. Bahse konu yoğunluğu daha da arttırmanın doğru olmadığını düşünüyoruz. Bizlere örnek gösterilen Avrupa ülkelerinde ekonomik standartlar alım gücü turist yoğunluğu İstanbuldan farklıdır. Ayrıca o Avrupa ülkelerinin hiç birinde İBB’nin özel izin verdiği 1.100 adet şirket personellerini taşıyan sedan otomobil araçlar yoktur. Avrupa ülkelerinde 6.600 adet M Plaka minibüs yoktur. Avrupa ülkelerinde 2.154 adet Mavi Halk Otobüsü yoktur. Avrupa Ülkelerinde turizm kisvesine sığınmış tur rehbersiz çalışan 3.000 adet minibüs yoktur. Avrupa Ülkelerin de 66.000 adet servis aracı yoktur. Son olarak Avrupa ülkelerinde sitelere ait, marketlere ait ilçe belediyelerine ait, ücretsiz servis araçları da yoktur. Bunca taşımacı mod karmaşası varken İstanbul trafiğini daha karmaşaya kaosa sokacak ilave 5000 araç çıkışını doğru bulmuyoruz.
9-Bizler İstanbul’a yakışır optimum fayda veren modlar arasında yolcu ulaşımını profesyonel bir sistem ile aktarma şeklinde programlanıp hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Zira taksiciler olarak bizlerde sabah akşam 2 şer saatin haricinde İstanbul trafiğinde boş dolaşarak yüzde 50 verimlilik ile çalışıyoruz. İBB’nin acil bir şekilde bizlere söz verdiği İTAKSİ dijital aplikasyonun hayata geçirilmesi ve gerekli tanıtımın yapılmasını talep ediyoruz.
10- Taksiciler olarak devletimizin her kademesinden ( Emniyet-Jandarma-Ulaştırma-Çevre) gibi yetkililerin bulunduğu UKOME Kurulu tarafından kurulacak bir alt komisyon ile Sayın Valimizin, Belediyemizin, Üniversitelerin, Emniyetin ve Esnaf Odamızın katılacağı komisyon ile bir çalışma yapılması sonucu yasalara ve müktesep haklara uygun olacak bir şekilde Plaka arzı İhalesi yapılmalıdır.
11-Medya da bazı basın mensupları tarafından sektörümüzü karalamaya yönelik “filan sanatçının 10 plakası var” söylemleri tamamen algı operasyonudur. Zira yasalarımız gerçek kişi olmak kaydı ile bir kişi ancak bir plaka alma hakkı vermektedir. İkinci plaka alma hakkı yoktur. Ayrıca yine yasalarımıza göre kurumlar şirketler de taksi plakası sahibi olamazlar.
12-Bizler İBB’ye defalarca başvuru yaptık. İstanbul da İETT METROBÜS ve TAKSİ yıllık yolculuk ve şikayet sayıları kaç diye fakat bir türlü cevap alamıyoruz. Sayın Valimiz Ali Yerlikaya, Şubat ayında bir tweet ile taksicilerin günde 1.403.000 adet yolculuk yaptıkllarını açıklamışlardır. Bunun yanı sıra da İBB Beyaz Masa’nın içerisinde medyayı davet ederek, İstanbul’da taksicilerden günlük 490 adet şikayet var haberleri ile bizlere sahip çıkmadığını göstermiştir. Zira bu konularda oranlardır gerçek olan veriler bizler İETT'nin METROBÜS ün şikayet oranın yüzde 15 olduğunu biliyoruz. Taksi şikayetlerinin %1 civarında olması bir vakadır. Tabi bu bizim kusurları savunduğumuz anlamına gelmemelidir. Zira esnaf olarak bizim de halkımızın da şikayetçi olduğu Eminönü Taksim gibi 5-6 kronik nokta ve de geçe İspark duraklarını mesken tutan adli vaka kişiler için dönüşümlü olmak kaydı ile sürekli trafik zabıtası denetimleri istedik, ama malesef yapılmadı.