Erkan YILMAZ / ÖZEL RÖPORTAJ
Transist Fuarı’nda Anadolu Isuzu, ödüllü 12 metrelik Citiport’un yanı sıra 9 metrelik Citibus, 7,5 metrelik Novociti modellerini de sergiledi. Anadolu Isuzu Satış ve Pazarlama Direktörü Fatih Tamay, Taşıma Dünyası’na özel açıklamalarda bulundu. Tamay, 2015 yılını değerlendirdi ve 2016’ya yönelik beklentilerini aktardı.
2015 iyi, 2014’e göre büyüdük
“2015 güzel bir yıl, büyüyen bir pazar. Pazar 2014’e göre büyürken, biz de hem kentiçi hem de midibüs tarafında büyüdük” açıklamasını yapan Fatih Tamay “Bu yılın ilk üç ayında her araca talep fazlaydı. Onun nedeni tam olarak algılanamadı, ama yılın son aylarında seçimler olmasına rağmen yüksek talep devam ediyor. Müşteri, ticari araçta fiyatların artacağını, döviz artışlarının fiyatlara yeterince yansıtılmadığını biliyor. Herkesin ‘ileride daha pahalı alacağıma öne çekeyim’ düşüncesinde olduğunu düşünüyorum. Ödüllü aracımız Citiport’un artık müşterileri var. Bir sene önce test araçları olarak başlarken şimdi belirli hatlarda istenen bir araç haline dönüştü. Bütün ihalelere giriyoruz. Aldığımız ihaleler de, kaybettiklerimiz de, iptal edilenler de oluyor” dedi.
Henüz 4/1’i dönüştü
2016 yılında Euro 6 normuna rağmen toplu ulaşımda hareketliliğin süreceğine dikkat çeken Tamay, “Devam etmesi gerekiyor, çünkü dönüşüm projeleri var. Ülkenin henüz 4/1’i dönüştü. Çok fazla dönüşecek proje var. Toplu taşıma tarafı sadece 2016’da değil, 2017’de de iyi olacak” dedi.
Euro 6 en az 10 bin Euro fark yaratacak
Midibüs tarafında Euro 6 geçişi fiyat etkisinin daha çok hissedileceğini belirten Tamay, “Araç küçüldükçe Euro 6 geçişinden fiyat anlamında etkilenme daha fazla oluyor. Aslında sadece Euro 6 değişimi değil, motorla birlikte ilgili sistemler, fren sistemleri de değişiyor. Bir sürü ilave regülasyonlar geliyor. O regülasyonlardan etkilenen parçaların araç üzerinde etkisi, araç küçüldükçe daha çok oluyor. Ben bir seferde yüzde 10’un üzerinde bir fiyat etkisi olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Eldeki Euro 5 stoku sınırlı
Euro 5 stoklarının tüm sektörde çok fazla seviyede olacağını düşünmediğini belirten Fatih Tamay, “Bizim de diğer markaların da 6-8 ay yetecek Euro 5 stokunun olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bu üretim kapasitesi ve yeteneğine bağlı bir durum. Ayda 100 birim üretiyorsanız, ertesi ay 300 birime çıkaramazsınız. Artırabileceğiniz bir seviye var, herkes artırmaya çalıştı. Zaten ‘kötü bir yıl, üretelim stoka koyalım’ diyebileceğiniz bir yıl olmadı. Sermaye denen bir yapı var. Araçları stokta çok uzun süre bekletme şansınız yok. Lastiği, aküsü ve muhtelif yaşlanan yerleri ile fazla yatan araç iyi değil. Herkes normal sattığından bir çıt daha fazla üretim yaptı. Belli markaların çok çok az, belli markaların biraz daha fazla stoku olacak. Sektör olarak, Ocak-Şubat’ta Euro 5 araçlar devam eder” dedi.
Rakiplerden farkımız
2016’ya tamamen yenilenmiş ürün grupları ile girmelerinin rakiplerine yönelik önemli bir fark olduğunu belirten Fatih Tamay, “Midibüs ve otobüs tarafında, tüm ürünlerde rakiplerden çok önemli farkımız, bizim arabaların yeni olması. Bütün arabalarımız full yenilenmiş modeller. Face tip falan değil. Ufak tefek makyajlar yapsak, yeterli olacak. O da sürekli olan bir şey, çünkü hayat devam ediyor. Biz sadece motor ve aktarma organlarında regülasyondan etkilenen yerleri değiştireceğiz. Bizim yeni bir araç çıkartmaya ihtiyacımız yok. Görüyorum ki, pazarda yenilenmesi gereken çok ürün var” dedi.
Ciddi Ar-Ge yatırımı yaptık
Ar-Ge merkezine çok ciddi yatırımlar yaptıklarını ve ürün gelişimi çalışmalarına aralıksız devam ettiklerini vurgulayan Fatih Tamay, “Sadece yurtiçi için değil ihracat pazarları için de sürekli ürün geliştirdiğimiz için 100 kişiden oluşan Ar-Ge merkezimiz yeni ürünler geliştirmeye devam ediyor. 2015 yılında ciromuzun yüzde 1-2 civarını Ar-Ge’ye yaptığımız harcamalar oluşturdu. Fuarda gördüğünüz ürünlerimizin en eskisi iki yaşında. Ama sektörde 10-15 yaşında ürünler var. Onların yenilenmesi gerekiyor” diye konuştu.
TÜBİTAK’tan desteği alamadık
Tamay, TÜBİTAK ile birlikte yürüttükleri elektrikli otobüs çalışmalarının son bulmasına yönelik şu açıklamayı yaptı: “TÜBİTAK ile elektrikli otobüs çalışmamız vardı, ama oradan yeterli desteği alamadık. Orada bir kamu desteği olacaktı. Bu desteklenen bir projeydi. Yerli araç tasarımı, yerli araç üretiminden yola çıkılarak başladı. Biz de “elektrikli otobüsü yüzde yüz yerli yapabiliriz” dedik, projelerimizi sunduk. TÜBİTAK ile birlikte çalıştık, ama olmadı. Elektrikli otobüs için süre belirlemek için çok erken. Halka açık bir şirketiz, tarih şudur dediğimiz zaman paylaşırız. Ama Ar-Ge ekibimiz çalışıyor.”
İETT bir daha iptal etmezse…
Türkiye’nin neresinde otobüs yatırımı projesi olursa, hepsinde mutlaka yer alacaklarını belirten Fatih Tamay, “İETT’nin ihalesine gireceğiz. Tüm firmalar girecek. Ben bu kez umuyorum ki; İETT bu sefer de iptal etmez. İptal etmemesi gerekir diye düşünüyorum. Çünkü o zaman, Türkiye’nin gelmiş olduğu gelişmişlik düzeyini herkes sorgulayacak. Kamu ihale kanunumuz var. İETT aynı kanundan yola çıkarak ihaleye çıkıyor, ama bir iptal, iki iptal, üç iptal… o zaman çok sağlıklı olmaz. Alıcı karar verirken sipariş de verebilir, iptal de edebilir. İhalelerin sonucunda kimse ihaleyi kazanmaz, en iyi teklif açıklanır. Sadece en iyi teklife, isterse sipariş verebilir, isterse vermeyebilir. Ama dediğim gibi bir kere olur, daha sonrası için çok doğru olacağına inanmıyorum. Bakacağız. Bir kere daha iptal etseler de yine gireceğiz” dedi.
Yeni Novo serisi
Midibüs tarafında Novo serisini belli bir yere oturttuklarını belirten Tamay, “Biz midibüs tarafında ürünlerimizin tamamını yeniledik. Yepyeni ürünler bunlar. Dünyanın birçok ülkesine de satılıyor. Biz farını değiştirelim, sinyallerini değiştirelim, panjura bir ilave yapalım, camların rengiyle oynayalım şeklinde değişiklik yapmadık. Çok başarılı pazar lideri olmuş bir ürün ailesini bir kenara bıraktık, ortaya yepyeni bir ürün ailesi çıkardık. Onun belli çocukluk dertlerini problemlerini hallettik. Yeni Novo, şu anda artık 18 yaşında delikanlı” dedi.
Şehir efsanelerini yıktık
Yakıt tüketimi konusunda belli bir seviyeye geldiklerini ve şehir efsanelerini de yıktıklarını belirten Anadolu Isuzu Satış ve Pazarlama Direktörü, “Aracımızı sattığımız illerdeki müşterilere aracın nasıl kullanılacağının eğitimini verdiğimizde hem emniyetli sürmeyi, hem daha verimli kullanmayı öğrendiklerini gördük. Çok ciddi olumlu geri dönüşler alıyoruz. Böyle olmasak, biz bu kadar araba satamayız. Bu araçlar hem yurtiçinde, hem yurtdışında bir sürü ülkede satılıyor. Avrupa’nın birçok ülkesinin yollarında araçlarımızı görebiliyorsunuz. Neden alıyorlar? Bir; araçların kalitesi çok iyi. İki; yakıt tüketimi çok düşük. Üçüncüsü de satış sonrası çok iyi bir hizmet kalitesi var. Satış sonrasında daha ucuz işletme maliyetlerinde araçlar üretiyoruz. Serviste kalma süresi sınırlı. Parça bulunabilirliği de çok kolay. Bu özellikleriyle araçlarımız öne çıkıyor” dedi.
10 yıl yine lideriz
10 yıldır ihracatın lideri olduklarını 2015 yılında ise bu liderliğe bir mola verdiklerini vurgulayan Fatih Tamay, “Bu yıl ihracat lideri olarak bitirmeyebiliriz. Özellikle petrol üreticisi ülkelere yönelik pazarlarda çok ciddi kayıplarımız oldu. Cezayir, Azerbaycan gibi pazarlar önemli pazarlarımız. Bunlar Türkiye’nin de önemli ihracat pazarı ülkeler. Buralarda hükümetler çok ciddi kemer sıktılar. Regülasyonları artırdılar, ithalatı zorlaştırdılar. Buna uzun yıllar devam edeceklerini sanmıyorum. Çünkü o ülkelerin aleyhine olabilir. Bu yılın önemli bir kısmını bu nedenle kaybettik. Buna yönelik farklı bir çalışma stratejimiz var. 2016 ve izleyen yıllarda biz yine lideriz. Bir senelik bir nefes arası verdik. Hani çay içerken dudak payı denilir ya o kadarlık bir boşluk bıraktık. Rakiplerimiz de ‘bak lider olunuyormuş’u gördüler. Biz on yıldır liderdik. Büyük bir ihtimalle önümüzdeki 10 yıl da olacağız, o kadar iddialıyız” dedi.
Satış sonrası yeniden yapılanıyor
Satış sonrası teşkilatını da tamamen yeniden yapılandırdıklarını da ifade eden Tamay, “Bu yeni bir atak. En iyi olmak bize yetmiyor. Gelecekte de en iyi olmak istiyoruz. Tüm sistemimizi bir otomobil servisi mantığı ve konforu ile yeniliyoruz. Servis konusunda çok daha mükemmel hale geldiğimiz bir dönem olacak. Bunu laf olsun diye söylemiyorum, konsept komple yenileniyor. 2016 yılının ikinci yarısından itibaren bunu görmeye başlayacaksınız. Türkiye’nin lehine olan bir proje olacak. Biz yaparsak diğerleri bizi kopyalamak isteyecek, bizden daha iyi olmak isteyecekler. Bu da Türkiye’nin ticari araçta önünü açar” dedi.
2016’da oyun yeniden başlıyor
Euro 6 değişimine rağmen 2016’nın kötü bir yıl olmayacağını, ancak Euro 6’nın da etkileyici olacağını belirten Anadolu Isuzu Satış ve Pazarlama Direktörü Fatih Tamay, “Özellikle ikinci çeyrek boyunca sürecek bir dönem belirleyici olacak. Yazın sonlarına doğru artık hayatın böyle olduğunu herkes kabul edecek, normal adımlara geçeceklerini düşünüyorum. Acayip dinamik bir ülkeyiz. ‘Önce yok ya, hiçbir şey değişmez’ diyoruz. Sonra değişeceğini görüyoruz. ‘Ya, dur bir bakalım, Allah Kerim’ diyoruz. Arkadan değiştiğini görüyoruz. ‘Eskisi ile devam eder’ diyoruz. Eskinin devam etmeyeceğini görünce, ‘artık alalım’ deniliyor. Kabulleniyoruz, yani kabullenmeyi de seviyoruz. Yeni dönemde bunun devam edeceğini düşünüyorum. Yeni bir dünya kuruluyor, aslında kağıtlar yeniden karılacak, yeniden dağıtılacak. Herkes oyuna yeniden başlıyor. Biz bu yeni oyuna sıfır deste ile başlıyoruz” dedi.
Her şehir akıllı değil
Şehirlerin akıllandığını ve akıllanan şehirlere akıllı ürünlerle hitap etmenin gerektiğine de vurgulayan Tamay, “Bizim de rakiplerimizden aşağı kalmayan çok iyi bir Ar-Ge merkezimiz var. Türkiye’nin bütün şehirleri akıllanıp, yenilenmedi daha. Üç-beş şehir buna çok yakın bir kısmı hedefliyor ama bir şey yapmış değiller. Bir kısmının hedefinde bile yok… Bizim hedefinde olmayanlara hitap etmemiz lazım, hedefinde olanlarla birlikte çalışmamız lazım. İETT’nin ihalesine giriyorsak, zaten her şeye hazırız demektir. İki ihaleye de girdik. Fiyat olarak en iyi olamadık, ama girmemiz bunu yapabileceğimiz iddiasında olduğumuzu gösterdi” dedi.
Engelli donanımı karışık
Belediyelerin engelli erişimine uygun araç konusunda kafasının karışık olduğuna dikkat çeken Tamay, “Engelli erişimine uygun araç konusunun sonuçlanmasından önce bu karışıklık giderilemez. Bir taş atıldı kuyuya. Hep birlikte bunu çıkartmaya çalışıyoruz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bu konudaki kararı ile bu iş çözülecek. O zaman belediyeler de, 90 km için engelli donanımına yönelik bütün arabalarını düşük tabanlı yapamayacaklarını bilirler. Şu anda bunun tam farkında olmadıkları için 90 km rampalı, kasisli bir yol için sıfır tabanlı bir araba almak istiyorlar. Düzenleme yayınlandığında herhangi bir belediye bu tür araçlarla bunun taşınamayacağını anlayacak ve talepleri değişecek” dedi. ■
Ödül ufkumuzu açtı, motive etti
Citiport’un Avrupa’nın en ergonomik ve konforlu otobüs ödülü almasının ufuklarını daha da açtığına dikkat çeken Fatih Tamay, “Bu ödül yeni ürünleri geliştirme yolunda ufkumuzu biraz daha açtı, bizi biraz daha motive etti. Bu aracın tamamı Ar-Ge merkezimizde tasarlandı ve Türkiye’de üretildi. Sadece motor ve aktarma organları yurtdışından geldi. Sektöre yıllar önce girmiş markalarla yarışarak bu ödülü alınca tabii, büyük bir gurur duyuyorsunuz. Birçok şehir, ödüllü Citiport aracımız ile 2016 yılında tanışacak. Ocak ayı ile birlikte teslimatlarımız başlıyor” dedi.
12 metrelik Isuzu Citiport, 16-21 Ekim tarihleri arasında Busworld Kortrijk Europe 2015 Otobüs Fuarı kapsamında düzenlenen ECW (European Coach Week) yarışmasında uluslararası Büyük Jüri tarafından Avrupa’nın “En Konforlu ve Ergonomik Otobüsü” ödülüne layık görüldü.
TRANSİST 2015 (17-19 ARALIK) FUARINDA
Anadolu Isuzu Transist Fuarı’nda ödüllü 12 metrelik Citiport’un yanı sıra 9 metrelik Citibus, 7,5 metrelik Novociti modellerini sergiledi.