Toplantılarda sürekli olarak, ‘10 yıldır aynı fiyatlarla taşımacılık yapıyoruz’ açıklamaları yapılıyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. Cumhuriyet tarihinin en yüksek bilet fiyatını uyguluyoruz. İstanbul-Bodrum bilet fiyatımız 150 TL
Bu bayramda fırsatçılık olarak algılanmasın. THY bile bayramda fiyatını 500 TL yapıyor. Bu iş bilmek, ben kendi ticaretimi sorumlu olduğum şirketin haklarını koruyorum.
Tarihin en yüksek bilet fiyatı
Toplantılarda sürekli olarak dile getirilen, “10 yıl öncesinin bilet fiyatlarıyla taşımacılık yapıyoruz” açıklamaları üzerine İmran Okumuş, “Neden bu durumda sektör. Bunun tespitini yapmak lazım. Kendi şirketimden örnek vermem gerekirse 10 yıl öncesinin bilet fiyatları ile taşıma yapmıyoruz. Şu anda İstanbul-Bodrum hattında Varan Turizm ile 150 TL’ye bilet kesiyorum. Bu son yılların değil, cumhuriyet tarihinin en yüksek bilet fiyatı. Türkiye’de hiçbir ilden ile taşımacılıkta bu fiyat yok. Edirne’den, İstanbul’dan Kars’a bile bu fiyatta satılmıyor. Bu fiyata rağmen arabalarımız yüzde yüz dolu. Sektörün isteğiyle zaman zaman taşıma ücretlerine taban getirildi ama hiçbir zaman tavan söz konusu olmadı, herkes istediği fiyata çıkma hakkına sahip” dedi.
Bu fırsatçılık değil, şirkete sahip çıkmaktır
“Fiyatları yükseltmek, fırsatçılık değil” açıklamasını yapan Okumuş, “Gelişen şartlara göre o ayarlamaları yapmak durumundayız. Havayolları normal dönemlerde 49 lira diyebiliyor, bayramda ise 500 liraya bilet satabiliyorsa biz neden bunu yapmayalım. THY devlet kurumu olarak bunu yapıyor, özel sektör neden yapmasın. Üstelik hava taşımacılığındaki gibi fiyat segmentleri oluşturuyoruz. En lüks hizmet satın almak isteyene, daha klasik şekilde hizmet isteyene göre ayarlama yapabiliyoruz. Bu iş bilmek, ben kendi ticaretimi sorumlu olduğum şirketin haklarını koruyorum. Bu şirkette 4 bin kişi çalışıyor. Onların da haklarını, geleceğini planlamak zorundayım. 50 liraya yolcu taşımak ve şirketleri batırmak yerine doğru planlama yapılması gerekiyor. Sivil toplum örgütlerinin bir görevi de bunu anlatmak, bu işin çözümü kendi sektörümüzde. Trabzon’a 100 liraya bilet satıyorum, 60 liraya bilet satan meslektaşlarımız var. Bence sektörün artık planlamalarını iyi yapması gerekiyor. Bin sefer yapacağıma, milli serveti tüketeceğime, kazanç getirecek 3 sefer yapalım” dedi.
Yıkıcı rekabete çözümler
İmran Okumuş, sektördeki yıkıcı rekabetin çözümü için de yapılması gerekenleri açıklıyor: “Sektörü disipline edecek, doğru maliyetlerle taşımacılık düzeni oluşturacak yapı da akaryakıt kaçakçılığını önlemekten geçiyor. Benim anlamadığım tek şey, 12 bin 800 istasyon otomasyon sistemine sahipken, 70 ana dağıtım şirketinin toplam 100 deposu neden otomasyon sistemine bir türlü alınmadığı. Çalışmalar var deniliyor. Ancak ne bitmeyen çalışmadır, bu anlamak mümkün değil. Akaryakıt kaçakçılığı bittiği takdirde sektör disipline olacak, gerçek maliyetler üzerinden taşımacılık yapısı oluşacak.”
Ücretsiz servise çözüm bulunmalı
Belediyeler kentiçi ulaşımda hizmet yapısını ücretlendirebilirken, sektörün ücretsiz servis hizmeti vermesinin doğru olmadığını savunan İmran Okumuş, “İstanbul Otogarı’ndan Mimaroba’ya kadar ücretsiz servisimiz var. Taksi ile 100 lirayı geçen bir yol. Sektörün buna bir an önce çözüm bulması şart. Ortak servise geçilmesi için mutlaka adımların atılması gerekiyor” diye konuştu.
Yazıhane kiraları villalardan pahalı
Otogar yazıhane kiralarının fiyatlarını anlamakta zorluk çektiğine dikkat çeken İmran Okumuş, “Hem tekel konumunda bir yapı kuracaksınız, sonra da İstanbul’da Boğaz’da bulunan villaların aylık kirasının üstünde bir bedelle yazıhane kiralamak durumunda olacaksınız. Villaların aylık kirası 5 bin dolar, bir yazıhane 7 bin dolar. Üstelik hiçbir şekilde hizmet almadığın, elektriğinin suyunun parasını ödediğin bir yere de 75 TL çıkış ücreti ödeyeceksiniz. Sivil toplum örgütleri bu sorunun çözümü için öncelikle çalışmalı. Ben bu tekelin kırılması için Rekabet Kurulu’na dahi başvurmayı düşünüyorum. Otogarların rekabete açılacak bir yapıya kavuşturulması şart. Trabzon’dan Fethiye’ye sefer yapan otobüs 420 lira ödüyor, ona kalan 300 TL. Otogara ödediği parayı çıkartamıyor. Bu sektör mutlaka bir araya gelmeli, birleşmeli. Bu maliyetlerle, yıkıcı rekabetle otobüsçülüğü devam ettirmek mümkün değil” dedi.
Havayolu taşımacılığına taban fiyat
Havayolu taşımacılığının gelişmesinin memnun edici bir sonuç olduğunu, çünkü seyahat oranını, alışkanlığını arttırdığını, seyahat özgürlüğü getirdiğini de belirten İmran Okumuş, “Sadece 19 TL, 29 TL denilerek vatandaşların yanıltılmaması gerekiyor. Bu da bir haksız rekabet. Uçaklara taban fiyat getirilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.
İmran Okumuş’un son bir talebi daha var: “Belediyeler kentiçi ulaşımı bayramlarda ücretsiz veya yüzde 50 ucuz yapabiliyor. Toplu taşımaya destek veriliyorsa, biz de toplu taşıma yapıyoruz, otogarlarda bayram sürecinde çıkış parası alınmasın veya yüzde 50 daha ucuz alınsın.” ■