Kaptan Mehmet Bulduk ile Tekirdağ-Ankara seferi için İstanbul Otogarı’na otobüsünün gelişini beklediği sırada buluştuk.
Oğlu Harun Bulduk’un Tekirdağ’dan başladığı sefere baba Mehmet Bulduk, İstanbul Otogarı’ndan Ankara güzergahında devam edecek. Bu sefer öncesinde kendisi ile çok keyifli bir görüşme gerçekleştirdik.
Mehmet kaptan, turizm taşımacılığı alanında da yıllarca çalışmış, turizm taşımacılığına da tutkuyla bağlı hala.
C plaka sahibi olabilirdim
Mehmet Bulduk, 2005 yılında Antalya’da çalıştığı dönemde, bir otobüsten üç otobüse kadar çıkmış. O dönemde çocuklarının da zorlaması ile Antalya’dan Ankara’ya dönmüş. Arkadaşları çok ısrar etmiş otobüsleri satıp C plaka almasına, ama ikna edememişler. Daha sonra yaşanan zorluklarla otobüsleri satmak zorunda kalmış. Bugün Ankara’da C plaka 530 bin TL değere sahip. Bunun pişmanlığını yaşasa da çok da dert etmiyor…
Turizm taşımacılığına tutku ile bağlı
Turizm taşımacılığı alanında birçok firmada çalışmış. Ancak Perge Turizm ve sahibi Hüseyin Satır’dan övgüyle bahsediyor. Hala onunla çalışma yönünde büyük bir isteği var. Ancak turizm alanında işlerin iyi gitmemesi, Mehmet kaptan ve oğlunu şehirlerarası taşımacılığına doğru itmiş. İki yıl önce girdiği şehirlerarasından yine turizm taşımacılığına dönme planları yapıyor. Çünkü turizm taşımacılığı alanında işler açıldığında kazancın iyi olduğunu, Perge Turizm’in ödemelerinin, acentenin sağlam olduğunu, rehberlerin işini iyi yaptığını, aracı da çok fazla km yapmadığı için ağır maliyetler getirmediğini söylüyor.
Kaptan sıkıntısı çok büyük
İstanbul Seyahat’e, 2011 model otobüsünü kiraya verdiğini ve seferlere de kendisiyle birlikte oğlunun da gitmeye devam ettiğini belirten Kaptan Mehmet Bulduk, “Tekirdağ-Ankara arasında seferler yapıyoruz. Artık zevk için yapıyorum. 66 yaş sonrasında bu işi yapamayacağız. Ama sektörde kaptan sıkıntısı çok büyük. Yeni kaptanlar yetişmiyor. Belki de bu yaş sınırını 70’e çıkarmak durumunda kalacaklar. Kaptanların çalışma koşulları ağır. Cazip gelmiyor bu meslek yeni nesle” dedi.
Denetimler çok yetersiz
Yollardaki denetimlerin çok yetersiz olduğuna dikkat çeken Mehmet Kaptan, “Yurtdışında çok ciddi denetimler yapıldığını gördüm. Kent girişlerinde, çıkışlarında kontroller var. Araba, yolcu, sürücü iyice kontrol ediliyor. Hız konusunda denetim yapmak aslında çok kolay. Takograf kontrol edildiğinde bu çıkar. Aslında 250 km yol sonrasında diğer şoför arabayı almalı. Kaptanların dinlenmesine yönelik birçok sözler dile getiriliyor. Tekirdağ’dan Ankara’ya sefer yapan otobüs bir şoförle gidiyor. Gitmesin. Bu devletin elinde. İstanbul çıkışında yapılan kontrolde o şoför direksiyonda ise indireceksin onu. Kaptanlarımız da bu noktada sınır aşıldığında ‘gitmeyeceğim’ demesini bilmeli. Şirketler de ona göre planlama yapmalı. Batılı ülkelerde bu böyle. Devlet, eğer firma, aracı tek şoförle göndermişse basacak cezayı. Bütün konu denetimlerin iyi yapılmasında. Bu yapıldığında sorunun büyük bir bölümü çözüme kavuşur. Burada sorgulanacak olan kaptanlar değil, firmalar. Tekirdağ’dan gelip yine tek kaptanla İzmir’e gidiyor. Bir yerde otobüs devrildi. Devrilir tabii, siz önleminizi almazsanız. Kaptanlar gerçekten eziliyor, yeterli denetim olmadığı için. Hatları belli, otobüs sayısı belli, sen ne kadar kaptan çalıştırıyorsun diye şirkete soruyor musun? Şirketleri kontrol edecek, yol denetimlerinde direksiyondaki kaptan farklı ise bunun cezasını kesecek. Yasal boşlukların giderilmesi lazım ilk olarak. Çıkışta ve takografta kaptanın ehliyetini kullanıyorlar ama seferde o kaptan bulunmuyor. Ağrı’dan İstanbul’a tek şoför olarak gelenler var” dedi.
Dinlenmek önemli
“Benim en çok dikkat ettiğim konu istirahatimdir” diyen Kaptan Mehmet Bulduk, “Dünyada sağlığa en çok dikkat edilmesi gereken mesleklerden birisidir bizim yaptığımız. Beyniniz, gözünüz, kulağınız, ayaklarınız çalışıyor. Sizin de dikkat etmeniz gereken sağlığınız. Sağlık denetimleri de iyi olmalı. Kaptanların ayda bir sağlık denetiminden geçmesini, devlet zorunlu yapmalı. Herhangi bir ücret ödemeden sağlık raporunu alması gerekiyor. Bir kaptana, yeri geliyor 45 kişinin canını teslim ediyorsunuz. Bu kadar kolay olmamalı ” dedi.
Eskiden para kazandırırdı
İki oğlu olduğunu ifade eden Mehmet Kaptan, bir oğlunun bu işi istemediğini, diğerinin ise bu işe gönül verdiğini söylüyor: “Bu işi yapan oğlum da ‘artık kâr edilmiyor bu işten’ diyor. Para kazanmak eskidendi. Bireysel otobüsçüler artık para kazanamıyor. Bu, üç ayda 50 bin TL para kazandı. 20 bin lira arızalar ve bakıma gitti. Lastik alacağım, 30 bin TL… Vergi ve sigortaya ayırdığınızda bize para kalmamış olacak.”
Yolcu farkı
Turizm taşımacılığı alanında yolcuların koltuk arkası ekranlara odaklanmadığını, rehberin anlattığı bilgilerin onlar için daha önemli olduğunu belirten Mehmet Bulduk, “Orada koltuk arkası ekranları açmamız bile istenmiyor. Açmıyoruz da. Yolcular seyahat süresince rehberin anlattığına odaklanıyor. Ayrıca ikram beklentileri de yok. Arabada bulundurduğumuz suyu da paralı olarak sunuyoruz. İki küçük su 1 Euro. Bunun dışında herhangi bir ikram yok. Şehirlerarasında ise ücretsiz sunduğumuz halde her ikramı, yolculara yaranamıyoruz” dedi.
Dernek haklarımızı savunmalı
“Ağır çalışma koşulları ile kaptanlar çok eziliyor” açıklamasında bulunan Kaptan Mehmet Bulduk, “Bizim hakkımızı savunan kimse yok. Sorunlarımızı dile getirecek, hakkımızı savunacak bir oluşuma, derneğe büyük bir ihtiyaç var. Bu dernek eğitimlere de odaklanmalı. Kaptanlara dil eğitimi verilmesini, araçla ilgili teknik bilgilerin verilmesini de sağlamalı. Birçok kaptan yeni araçları kullanmayı bile bilmiyor. Ben hiç fren kullanmam. Fren kullanmadan seferi tamamlarım” dedi.
Mehmet Bulduk’un oğlu Harun Bulduk, Tekirdağ’dan İstanbul Otogarı’na geldi. Araç çok kısa süre içerisinde Ankara seferine hazırlanırken 37 yaşındaki Harun Bulduk ile de görüştük. Genç kaptan, bu işi sevdiğini ama şartların çok zor hale geldiğini belirterek, “Bu işe babam da yönlendirdi, ben de istedim. Aslında hayalim birkaç otobüs daha alıp, firma kurarak turizm taşımacılığı yapmaktı. Ama bazı firmaların bireysel otobüsçüleri acımasızca kullanması ile 3 arabaya kadar çıktığımız halde kala kala bir otobüse kaldık. Ama hala gönlüm turizmde. İmkan olduğunda hiç tereddütsüz turizme dönerim. Perge Turizm’in sahibi Sayın Hüseyin Satır ve eşi eli öpülesi insanlar. Gerçek çok değerliler. Bu iş hiç kolay değil. Yeni evliyim, 8 aylık çocuğum var, aklımın büyük bölümü Ankara’da eşim ve ailemde” dedi. Kaptanların dinlenmiş bir şekilde yola gitmesinin önemine de değinen Harun Bulduk, “Kazaların çoğunluğu kaptanlar dinlenmediği için meydana geliyor. Kaptanlarımızın ve şirketlerin buna dikkat etmesi çok önemli” diye konuştu. ■