Filo kontrol uygulaması
Önümüzdeki 5 yıl süresinde lastik pazarının ortalama yüzde 5 civarında büyüyeceğini öngördüklerini ifade eden Ginalli, kullanıcılara sundukları çözümler ve farklı hizmetlerin de pazarda bir adım geçmelerine katkı yaptığını vurguluyor: “Güçlü satış sonrası hizmetlerimiz, bizi rakiplerimizden farklılaştırıyor. Firmalara sunduğumuz ‘CQ24 uluslararası yola devam programı’, aracın bulunduğu nokta ve arıza ne olursa olsun en yakın yetkili satıcımız aracılığıyla aracın maksimum 2 saat içinde tekrar yola çıkmasını sağlıyor. Uluslararası çalışan filolara sahada uzman kadromuzla verdiğimiz “Fleet check” yani “Filo kontrol” uygulaması ile lastik analizleri gerçekleştirerek doğru lastik seçimi ve kullanımını sağlıyoruz. Bir cihazla firmanın merkezine gidiyoruz, beş dakika içinde lastik basınçlarını, dış derinliklerini ölçüyoruz. Gördüğümüz hasarları firmaya bildiriyoruz, ayrıca lastiğin kaplama veya acilen değiştirilmesi gerektiğini raporluyoruz. Filo mühendislerimizin yanı sıra yetkili satıcılarımız da bu hizmeti sunuyor.”
Novateck’in pazar payı…
Lastik kaplamanın maliyetleri düşürmenin önemli bir parçası olduğunu vurgulayan Oktay Ginalli, 2008 yılında lanse ettikleri Novateck ile önemli bir yol kat ettiklerini söylüyor: “Novateck’in toplam pazar içinde yüzde 3 payı var. Bunu katlamalı olarak büyütmek istiyoruz. Bunun için Pirelli kalitesini verebilecek noktaları arttırıyoruz, kaplamayı teşvik eden kampanyalar da yapıyoruz. Lastiklerimizin kaplanabilirlik özelliklerini artırmak için tasarım, projelendirme ve malzeme seçimi aşamalarında da özenle çalışıyoruz. Ürünlerimizi geliştirirken ve üretirken dayanıklı olmasına özellikle dikkat ediyoruz. Özellikle güvenlik ve çevre dostu özelliklerinden ödün vermemeye özen gösteriyoruz. Her türlü kullanım şartı için geliştirilmiş Novateck sırt kaplama ürünleri sayesinde lastiklerimiz orijinal desenleri ile kaplama şansı buluyor ve böylece ömürleri 2 kat artıyor. Kaplamaya olan ilginin önümüzdeki dönemde daha da artacağı öngörüsüyle, Türkiye çapında kalite ölçütlerine uygun kaplamacıları yetkilendirerek ağımızı da genişletiyoruz.”
Otobüs lastiğinde liderlik
H:01 serisi ile otobüs lastiğinde liderlik hedefine emin adımlarla ilerlediklerini ifade eden Oktay Ginalli, “Son yıllarda önemli bir pazar payı kazandık, payımızı da arttırıyoruz. Burada ürünlerimizin de, yetkili satıcılarımızın da çok büyük bir emeği var. Otobüs kullanıcılarının lastik konusunda, aracı sürerken konfor, ses gelmemesi ve uzun km yapması gibi talepleri var. Özellikle otobüsler için geliştirilmiş yeni ürünümüz H:01, daha düşük ses, daha fazla konfor ve daha fazla performans sağlıyor. Bu açıdan da, otobüs pazarında 2012 yılında çok daha etkin bir rol üstlendik. Biz her yıl belirli dönemlerde otogara gidip giren çıkan araçları, yaklaşık 5-6 bin lastiği sayıyoruz. 2013 Nisan ayında da yaptık, sonuçlarını yakında göreceğiz. Ben, Pirelli’nin her yıl olduğu gibi bu yıl da yine artı çıkacağına inanıyorum” dedi.
Rakiplerine fark attı
“Çevre dostu 01 serisi ağır vasıta lastikleri en iyi değerleri alarak rakiplerine fark attı. 01 serisi lastiklerimiz düşük yakıt tüketimi, yüksek kaplanabilirlik ve daha uzun ömür özellikleri ile dikkat çekiyor. 01 ailesi lastiklerimiz sırasıyla kritik kış koşulları (FW:01 ve TW:01), uluslararası ve uzun mesafe yük taşımacılığı (FH:01 ve TH:01) ve bölgesel kullanım için R:01 (FR:01 ve TR:01), yol/yol dışı koşullar için (FG:01 ve TG:01) G:01 serisi ve büyümesini devam ettirmekte olan treyler/dorselerde kullanım için ST:01 serilerinden oluşuyor.
Islak zeminde yol tutuş özelliği, yağmurlu havalarda fren mesafesini ortaya koymasıyla bir lastiğin en önemi güvenlik kriterlerinden birini oluşturuyor. Örnek olarak C ve B etiket değerlerine sahip ağır vasıta lastikleri arasında yüzde 17’ye kadar fren mesafesi farkı bulunabiliyor. Her bir etiket değeri arasındaki fark, 80 km/s hızda, ıslak zeminde, fren mesafesinde yaklaşık 2,6 metre azalma veya artış anlamına gelebiliyor.”
Pirelli’nin bir sürprizi var
Oktay Ginalli lastik kullanımı konusunda önemli bir maliyet avantajı sağlayacak bir projenin hazırlıklarını sürdürdüklerini ve bu projenin lansmanını Eylül veya Ekim ayında yapacaklarını söyledi: “Müşterin beklentisi ekonomik bir lastik, kaplanabilirlik ve daha fazla km. İşte biz, bu unsurlarla taşımacının hayatını kolaylaştıran ve maliyet avantajları sunan bir projenin çalışmalarını tamamladık. Sonucu sürpriz olsun, açıkladığımızda herkes Pirelli’nin kalitesini ve avantajını bir kez daha kabul edecek.”
Pirelli'den Notlar
Lastik seçimi bir yatırım
“Öncelikle son dönemde kullanıcılarımızın fiyattan daha çok güvenlik ve lastikten alacağı performansa odaklandığını söyleyebilirim. Tüketicilerimiz önce lastiğin kaplanabilirliğini düşünüyor, ‘km/performans’ diyor, ondan sonra fiyata dönüyor. Eskiden lansmanlara büyük filo sahipleri gelmezdi; artık onların da her yeni ürünü merak edip getirilerini ilk ağızdan duymak istediklerini gözlemliyoruz. Lastik seçimini bir yatırım olarak düşünmek gerekiyor. Sadece ilk alım maliyetini göz önünde bulundurarak ucuz lastiğe yönelmek uzun dönemde kullanıcının zarar etmesi demektir. Kullanım koşullarına uygun lastiği seçebilmek, km. başına maliyeti göz önünde bulundurmak, kaplanabilirlik konusunda bilinçli davranmak, düşük yakıt tüketimini sağlayan teknolojileri araştırmak genel olarak maliyetlerini düşürmek isteyen kullanıcılarımızın ana seçim kriterleri olmalı. Sonuç olarak lastiklerin doğru kullanımı, doğru hava basıncına sahip olması, belli bir diş derinliğinin altına indiği durumlarda mutlaka değiştirilmesi gerektiği gibi konular oldukça önem taşıyor. Bunların bilincine her gün daha fazla varmaya başlayan tüketicilerimiz ticari lastik alanında alımlarında ürünler kadar hizmetlerinde üstünlüğünü arayacaklar.”
“Pirelli lastik sektöründe oransal olarak Ar-Ge çalışmalarına en çok yatırım yapan firma olarak dikkat çekiyor. Türkiye’deki Ar-Ge departmanımız 2007 yılında kuruldu. Her yıl toplam ciromuzun yaklaşık yüzde 3’ünü, premium lastiklerden elde ettiğimiz cironun da yaklaşık yüzde 7’sini Ar-Ge çalışmalarına harcıyoruz. Bu sayede de pazarın değişen şartlarına ve tüketicilerimizin beklenti ve taleplerine en uygun ürünleri geliştirebiliyoruz. Yine fabrika içerisinde gerçekleştirdiğimiz indoor ve outdoor testleri ile ürünlerimizin bu ihtiyaçları en iyi şekilde karşılıyor olması test ediliyor.
Lastik etiketleme
“Yeni Avrupa Birliği Lastik Etiketleme Yönetmeliği, lastiklerin yakıt verimliliği (dönme direnci), ıslakta tutunma ve dış sesi hakkında bilgilerin gösterimi ile ilgili etiketleme şartını zorunlu kılıyor. Yeni yönetmelik düşük gürültü seviyesine sahip yakıt tasarrufu sağlayan güvenli lastikleri teşvik ederek karayolu ulaşımının güvenliğini ve verimliliğini artırmayı hedefliyor. Lastik etiketleme yönetmeliği son kullanıcılara doğru lastik seçimleri için şeffaflık ve daha fazla bilgi sahibi olma imkanı sunuyor.
Krizleri fırsata çevirdik
“Stres altında daha güzel fikirler çıkar. Stres yoksa çok rahatsınız. Kriz boyunca sürekli lansman yaptık, ürünlerimizi tanıttık, sürekli pazarda bulunduk. Dedik ki; ‘yeni ürünlerimiz var. Bu yeni ürünlerin size getireceği avantajlar bunlar. Krizle beraber buradan kaybedeceksiniz, ama buradan kazanacaksınız.’ Karşı taraf, ‘aslında evet, kriz var’ ama o da bu işten ben daha az zarar ederim veya artıya nasıl geçerimin hesaplarını yapıyor. Lastik bunlardan biri. Biz de bunun, bir yerde, çözüm ortağı olmaya çalışıyoruz. Yoksa krizde fiyatı indirmek çözüm değil. Pazarda lider olmak çok kolay. Üretiminiz vardır, fabrikanız vardır, herkes 100 üretirken, siz 200 üretirseniz ama o 100 üretenler, 100 liraya satarken siz 80 liraya satarsanız pazarın lideri yüzde 50’sini alırsınız. Ürününüz de diğerleriyle eşitse tabii. Burada sadece ürününüzün eşitliği değil, fiyatınızın da güçlü olması belirleyici. Şu anda Türkiye pazarında fiyatları diğerlerinden daha farklı iki marka sayabiliriz. Müşterinin tercihinden kaynaklanıyor bu. Müşteri fiyatı daha ucuz lastik yerine, daha iyi, daha performanslı bir ürünü yatırdığım parayı geri alabileceğine inandığı için tercih ediyor.”
Müşterinin her ihtiyacına cevap veriyoruz
Bizim için belirleyici olan müşterinin isteği… Her segmentin isteği farklı. İnşaat, hafriyat segmenti dayanıklılık istiyor. Uluslararası nakliye ve yolcu taşımacıları sessizlik, konfor ve daha fazla km istiyor, onu yormayacak lastik istiyor. Pirelli, bu çerçevede, ürün gamını o kadar çeşitlendirdi ki, herkese hitap edebiliyor.
Yıllık 8 milyonluk üretim
“Biz günde iki bin lastik üretiyoruz. Ürettiğimizin yüzde 60’ını ihraç ediyoruz, bunun da yüzde 80’i, ağırlıklı olarak Avrupa pazarlarına gidiyor. Avrupa pazarında, şu an devam eden bir kriz var ama Pirelli, geçen seneki rakamlarını satabiliyor. 8 milyon lastiğin 1 milyonu ağır vasıta.”