Toplantının açılışında konuşan KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Senem Kılıç, KalDer İzmir Şubesi’nin faaliyetleri hakkında bilgi vererek konuşmasına başladı. ‘CEO’lar ile Kahvaltı’ toplantıları serisine pandemi ve sonrasındaki seçim sürecinde bir süre ara verdiklerini ancak Cevher Jant’ta yapılan bu toplantıyla bu seriye geri döndüklerini söyledi. Türkiye’de şu anda çeşitli sektörlerde daralma yaşayan ancak büyüme baskısını da üzerinde hisseden firmaların sayısının çok olduğunu dile getiren KalDer İzmir Şube Başkanı Kılıç, “Türkiye hem önümüzdeki dönem ticari olarak fark yaratacak hem de kendi içinde varoluş dinamiklerini daha sağlıklı yapabilmek için önemli sınavları vereceği bir dönemden geçiyor. Üstelik hem küresel anlamda çok stabil bir ortam yok hem de Türkiye olarak yine seçime gidiyoruz” dedi.
Deneyim paylaşımı
Türkiye’deki iş insanlarının kriz yönetiminde tecrübeli olduğuna dikkat çeken Kılıç, “Bu aslında genlerimize işlemiş bir durum. Buradaki CEO’lara hem kendilerinin hem de firmalarının hikayelerini sorsak, hepsinden birer roman çıkar” dedi. Bu sebeple her sektörün kendi içindeki mevcut problemlerini konuşmak yerine, önümüzdeki dönemde karşımıza çıkma ihtimali yüksek olan yeni fırsat ve araçlara bir bakış sunmak istediklerini vurgulayan Kılıç, “Bugün burada dijital dönüşümde ciddi yol almış, üstelik bununla yetinmeyip, bu süreçte edindiği tecrübe, deneyim ve bilgi birikimini değerlendirip dijitalleşme alanında yeni bir firma kurmuş bir kurumsal şirketteyiz. Bugün bu masanın etrafında dijital dönüşüme adım atmak zorunda olan, bu adımı atmaya hazırlanan ve yeni atmış firmaların CEO’larını bir araya getirerek bir deneyim paylaşımı yapmak istedik. Cevher Jant’a bize bu fırsatı verdikleri için KalDer ailesi olarak teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Cevher’in dijitalleşme yolculuğu yeni bir teknoloji şirketi yarattı
Açılış konuşmasından sonra Cevher Jant İcra Komitesi Üyesi Oğuz Özmen, Cevher Grubu hakkında bilgiler paylaşarak sunumuna başladı. Özmen, 1955 yılında kurulan ve ikinci jenerasyonunun yönettiği ancak üçüncü jenerasyonun da yönetime dahil olduğu Cevher’in otomotiv endüstrisi için alüminyum dökümünü Türkiye’de ilk başlatan firma olarak büyük bir kültür birikimine sahip olduğunu söyledi. Bugün 130 milyon Euro ciroya sahip olduklarını, son 4 yılda 40 milyon Euro’luk yatırım yaptıklarını ifade eden Özmen, “Endüstri 4.0 yolculuğumuza da kurum olarak başladık ve önemli yollar kat ettik. Bu süreçte edindiğimiz deneyim ve bilgilerle Cevher’in içinden DijitalÇözümler şirketi ortaya çıktı. Literatürde buna ‘Spin-off’ deniyor, yani kurumsal bir şirketin içinde geliştirilmeye başlanan ve ana şirketten daha niş bir konuya odaklanan yeni iş modelinin kurumdan ayrılarak bağımsız bir şirket yaratılması demek. Bu spin-off girişimimiz 2021 yılında Teknopark’taayrı bir tüzel kişiliğe dönüştü ve bugün bu firmamız kuruluşlara dijital çözümler, mobil uygulamalar sunuyor” dedi.
Özmen: “Yapay zeka artık yaratıcı dünyayı da etkiliyor”
Dünya’da sürekli yakın zamanda en fazla hangi trendin hayatımızı etkileyip dönüştüreceğinin araştırıldığını söyleyen Özmen, “McKinsey’in yaptığı yakın tarihli bir araştırmada açık ara öne çıkan trend ve gelişiminin olası yıkıcı etkilerinden en çok endişe edilen konunun dijital teknolojiler olduğu görüldü.Yapay zeka ve nesnelerin internetinin hayatımıza ne kadar büyük bir etki ettiğini hali hazırda görüyoruz., bu etkinin önümüzdeki yıllarda ivmelenerek arttığını göreceğiz” dedi.
Bu sürecin sadece mavi yaka için değil, beyaz yaka için de bir iş dönüşümünü getirdiğini söyleyen Özmen, “Birçok işin ortadan kalkma riski var. Birçokiş alanı risk altında. Önceki yıllarda daha çok belirli algoritmalar ve karar alma mekanizmaları ile düşük yaratıcılık gerektiren alanların daha yoğun bir şekilde etkileneceği beklenirken, artık yaratıcılık alanı da yapay zeka tarafından ciddi şekilde tehdit ediliyor. Bu sebeple dijital dünyanın etkilemediği alan kalmayacak, firmalar da buna ayak uydurmak zorunda” dedi.
Özmen: “Dijital dönüşüme direnç doğru diyalogla aşılır”
Cevher Jant olarak dijital dönüşümde önemli bir yol aldıklarını ve bu süreçte edindikleri deneyime göre bu yola girmek isteyenlerin faydalanabileceği bir yol haritası çıkardıklarını söyleyen Özmen, “10 maddede toparladığımız bu yol haritasının başlıklarını şu şekilde sıralayabilirim: Mevcut Durum Analizi ve Hedeflerin Belirlenmesi, Stratejik Yol Haritası, Üst Yönetim Desteği, Proje Lideri ve Ekip Seçimi, Pilot Proje ile Başlangıç, Yaygınlaştırma Yol Haritasının Hazırlanması, Yetkinlik Arttırıcı Eğitimler, Sürdürülebilirlik için ‘Dijital Kültür’ün Yaygınlaştırılması, Etkinliğin Ölçümü ve Sürekli Gelişim, Köklü Kültür Değişimi ve Bitmeyen Yolculuk” dedi.
Dijital Dönüşüm yolculuğunda en önemli riskin ‘Çalışan Direnci’ oluğunu vurgulayan Özmen, “Konfor bölgesinden çıkış ve iş kaybı korkusu bu direncin en temel iki sebebi. Bunu aşmanın yolu ise iç iletişimde dönüşümün amacının iyi anlatılmasından geçiyor. Bu dönüşümle zaman ve artı değer artacak. Bunun getireceği verimlilik ve karlılık firmanın büyümesinin önünü açıyor. Bu da daha çok çalışan, daha çok iş alanı demek.Bu dönüşümü gerçekleştiremeyen büyük firmaların önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde ayakta kalmaları mümkün gözükmüyor. Bu sebeple dönüşümün kaçınılmaz olduğu çalışanlara doğru anlatılmalı. Doğru iletişim ile söz konusu direnç de büyük oranda aşılabiliyor” diye konuştu. Bugün Cevher Jant olarak Endüstri 4.0 yolculuğunda önemli ölçüde ilerlediklerini ancak hala yapılması gereken çok şey olduğunu dile getiren Özmen, “Bu bir süreç ve sürekli yenilemeler ile robotik üretim hatlarımızı geliştiriyor, elde ettiğimiz verileri ve onları işleme süreçlerini daha kullanışlı hale getiriyoruz. Dijitalleşme yolculuğunda bir son yok, bu süreklilik isteyen bir yolculuk” dedi.
Sunumun ardından Cevher Jant üretim tesisine bir teknik gezi yapılarak robotik üretim alanları incelendi.