Bu hafta, İstanbul’da gerçekleştirilecek olan Çalıştaydan bahsetmek istiyorum. Bu Çalıştay uzun süre gündemimizi işgal edecek. Özellikle sivil toplum örgütlerimiz ve TOBB’daki sektör meclisimiz, ‘sonuç odaklı bir çalışma yapalım’ dedik. Ulaştırma Bakanlığı’nın şu andaki mevcut Yönetmelikleri değiştirme isteği, bizim isteğimizle paralel bir süreci izliyor. Özellikle 2010 yılından önceki dönemde yönetmelikler ve genelgelerle beraber yapılan düzenlemeler mevzuatı yazboz tahtasına döndürmüştü. Ulaşımda hızlı değişimler gerçekleşti. Ulaşım modları arasında denge sağlandı. Bununla birlikte Yönetmelikte ciddi değişiklik ihtiyacı doğdu. Sayın Başbakanımız ile Ulaştırma Bakanlığı döneminde İTO’da yaptığımız toplantının arkasından, bir danışma kurulu ya da Yolcu Taşımacılığı Konseyi oluşturulması; buna paralel olarak mevzuattaki değişiklikler ve bu mevzuattaki değişiklerin sektörün gelecekteki ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde düzenlenmesi… Entegre taşımacılık ve her modun kendi yolcusunu taşıyacağı düzenlemelere yer verilmesi, firmaların birleşerek güçlenmeleri ve büyük ihalelere girmesi, hizmet ihracatı kapsamında yeni adımların atılması gibi birçok konu gündemimize oturdu.
Sektörün değişim ihtiyacı
TBMM’de yaptığımız görüşmenin ardından, sektörün değişime ihtiyacı olduğunu ifade etmiştik. Karayolu Düzenleme Genel Müdürlüğü bu konuda duyarlı davrandı. Genel Müdürümüz Sayın Saim İliçoğlu ve Ulaştırma Bakanımız Sayın Ahmet Arslan’a teşekkür ediyoruz. Mevzuattaki değişiklikleri gerçekleştirmek üzere mutabakat sağladık. 3-4-5 Şubat tarihlerinde gerçekleştirilecek Çalıştayla ilgili hazırlıklarımızı tamamlamak üzereyiz. Sektörün bütün paydaşlarının ve sivil toplum örgütlerinin de görüşünü alarak sektörün bundan sonraki ihtiyaçlarını planlamayı esas aldık. Burada birinci esas, sektörün karar süreçlerinde daha etkin davranabilmesi için Danışma Kurulu oluşturulması veya Yolcu Taşımacılığı Konseyi kurulmasıdır. Taşıma organizatörlüğü artık sektörün bir ihtiyacıdır. Birden fazla şirketin bir üst kimlikle bir çatı altında, birlikte hareket edeceği ortak taşıma yapabilmesi ve bu ortak taşımaların arkasından ortak bilet, ortak fatura kesmelerini sağlayan düzenlemelerin yapılması… Ceza şartların değişmesi, akıllı sistemlerin eğitimde, denetimde, bürokraside kullanılması, 24 saat, 365 gün kesintisiz hizmet veren internet altyapısının oluşturulması… İnsanların bürokratik engellere takılmamaları ve zamanı daha efektif kullanmaları gibi eğitimden, altyapıya kadar birçok konuda atılması gereken adımlar var. Ayrıca her modun kendi yolcusunu taşıyabileceği yeni düzenlemelere ihtiyaç var. Hazırlıklarımızı yaptık, önümüzdeki hafta, firma sahipleri ve yöneticilerine, sivil toplum örgütlerine bu çalışmamızın özeti gönderilecek. Bizim gibi Bakanlık da bu çalıştaydan çok önemli sonuçlar bekliyor.
Sorunların çözüm kavuşturulması
Kamu kuruluşlarının tamamen taşımacılıktan çekilmeleri ve vatandaşı ile rekabet eden yapıların oluşturulmaması, şehirlerarası ve uluslararası taşımanın tamamen sivil inisiyatif tarafından gerçekleştirilmesi ve Ulaştırma Bakanlığı’na bağlanması, mevzuatlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi, tanımların ihtiyaca göre güncellenmesi, elektronik bilet, sürücü eğitimi, otobüs kaptanlığında üst bir eğitime ihtiyaç olduğu ve bu nedenle mesleki sivil toplum örgütlerimizin Türkiye’de şubeleşerek büyükşehirlerden başlayarak özellikle SRC belgelerinin altının doldurulması, mesleki eğitim yeterlilik kurumu ile çalışılarak ara eleman yetiştirmede eğitim dışında kalmış sektörümüzde sertifika programına girilmesi, sivil toplum örgütlerine kaynak yaratılarak güç verilmesi, bu güçle birlikte eğitimin kalıcı hale getirilmesi, sektöre daha kurumsal hizmet verilmesi, mevzuat takibi ve uluslararası ihalelere girmek, hizmet ihraç etmek gibi birçok konuda girişimlerimiz olacak.
Milat olacak
Bu çalıştay sektörümüz için bir milat kabul edilebilir. Kamu ve sektör yan yana, ulaşımın geleceğine uygun karar almaya çalışacağız. İnanıyorum ki isteklerimizin birçoğu mevzuata yansıyacak. Ama buradan yola çıkarak şunu da söylememiz lazım; az taşıtlı çok sayıda firmanın kaynakları tükettiğini, küçülen pastanın bu kadar firmaya yetmeyeceğini, firmaların kendi arasında bölgelerinde ittifaklar yaparak ortak çalışmayı denemeleri gerektiğine inanıyorum. Bu anlamda sektörümüzün de yapması gerekenler olduğunu vurgulamak istiyorum. Onun için herkesin bu çalışmalara destek vermesi lazım. Kaynak israf eden, sektörün hasılatını sağa sola dağıtarak herkesin zarar etmesi yerine daha akıllı çalışarak, akıllı sistemleri daha çok kullanarak işletme giderlerini ortaklaşa karşılayarak çok verimli işler yapılacağına inanıyorum.
Halen geç kalmış değiliz
Ben özellikle ana giderlerimiz olan acentelerin toplama merkezlerine dönüştürülmesi acentelerin yolcudan hizmet bedelini alması, komisyonun kaldırılması, servislerin ortaklaşa yapılması da dahil olmak üzere birçok konuda ortak adım atılacağına inanıyorum. Birlikte çözüm üretmek adına herkesin toplantıya hazırlıklı gelmesini ve katkı sağlamasını bekliyorum.
Bu düşüncelerle herkese iyi haftalar diliyorum. ■