Ufak tefek gördün de Karamürsel sepeti mi sandın diye bir sözümüz var. Gücümüzün cüssemizden değil yaptığımız işten kaynaklandığını anlatır. Türkiye’yi taşıyan otobüsçüler, hiç uyumsuz olmadı, hiç isyankar da olmadı. Boğazımıza kadar battık, ama “ya sabır” çektik, başımızı salladık, ses çıkarmadık. Ama sabır taşının da bir tahammülü vardır, o da çat diye çatlayıverir orta yerinden, hem de bir daha onarılmamacasına.
Verginin her türlüsünü ödüyoruz ses çıkarmıyoruz, haksız yapılan düzenlemelere de bu güne kadar ses çıkartmadık. Ama bu, bardağı taşıran son damla oldu. İki yıldır sadece otobüsle yolcu taşımacılığı yapan işletmecilerin ve özel sektörün değil, ülkemizi otobüs üretim üssü haline getiren büyük markaların da sabrının sonuna gelindi. Engelliler için otobüslerde yapılacak zorunlu düzenlemeye itiraz etmezsek, ancak kendisini korutan ama yatırım yapmaya bile imkan tanımayan üç kuruş kazancımızı da elimizden alacaklar.
Türkiye’nin en büyük otobüs üreticisi Mercedes-Benz Türk de sesini yükseltti. Engelli taşımaya uygun koltuk konulmuş otobüslerin zararı kazandırdığından daha fazla olacaktır. Zaten Mercedes-Benz Türk de onun için karşı çıkıp, üretimi durdurma kararı almış.
Devlet, engelli vatandaşları için her şeyi yapar, tüm imkanları seferber eder, sonra sıra otobüsçülere gelir, başımızın üstünde yeri var. Sen engelli çocukların bile eğitim alabilecekleri okulları kurma, şehirlerde kaldırımları engelle haklarına göre düzenleme, onlar için okullar açıp eğitimleri sağlama ama vur otobüsçünün sırtına. Bu ne insafa sığar ne kul hakkına!
Geçtim engelli vatandaşların haklarını, sağlıklı bireyler için bile düzenlemeler yapılmayı bekliyor. Edirne düz bir şehir; Konya gibi, Van gibi… Şehiriçinde bisikletle ulaşım hem çevreci hem sağlıklı hem de ekonomik ama gelin görün ki bu düz şehirlerde bile bisiklet yolu yok. Ağaçlıklar ya betona çevrildi ya da kesilerek yok edildi. Çalışma Bakanı Faruk Çelik bile, Ali Sami Yen Stadının yerine rezidans yapılmasının rant sorunu olduğunu söyledi. Bir Bakanın söyledikleri olayın vahametini anlatıyor, asansör kazasından söz ediyorum. Hem eğitim verme hem tedbir alma, işçi ölünce de “şehit” deyip üstünü ört. Olacak şey mi bu devirde?
Mercedes’in otobüs üretimini durdurma kararı bardağı taşıran son damla olarak önemli. Şehirlerarası yolcu taşımacıları da Mercedes’in haklı tutumunun yanında yer alıyor. Engelli vatandaşlara en çok destek veren, yardımcı olan, gerektiğinde yol parası almayıp onların güven ve huzur içinde taşınmasını sağlayan otobüsçüler, artık bıçak kemiğe dayandı diyor. ■