Dünyanın halleri…

Geçen hafta, ekonomide demokrasi hakkında konuştuk, 1 yıl aradan sonra tekrar. Bu konuyu tekrar tekrar konuşacağız. 1 Mayıslar ekonomide demokrasinin bir parçası. Üretenlerin sesini ve kendilerini bayramlı şekilde duyurdukları gün. 

Biraz tarihçe bilgisi çok yararlı olabilir: 1856 yılında, 150 yıldan daha da eski tarihte, Avustralya'nın maden ve inşaat işçileri günlük çalışmanın 8 saat olmasını istediler ve Meclis'e yürüdüler. Bugün, bakınca ne kadar da sıradan bir istek değil mi, zaten herkes 8 saat çalışıyor! 

30 yıl sonra, Amerika'da, işçiler aynı isteği dile getirdiler ve yürüdüler. Bilinmeyen birileri kürsüyü bombaladı, o zamanlarda da demokrasi zor tabii. İşçilerin uluslararası toplantısı olan Sosyalist Enternasyonal’e bir Fransız işçinin önerisi geldi ve 1 Mayıslar işçi bayramı kabul edildi. İlk 1 Mayıs'ın kutlanması 1890'da, Avustralya eyleminden 34 yıl sonra yapıldı. 

1 Mayıslar da, ekonomi de demokrasi ihtiyacının kanıtlarından biri. 

Ekonomiler köleliği, angaryayı, ölünceye kadar çalışmayı yaşamışlar ve giderek ekonominin demokrasisi de düşünülür, aranır, istenir, elde edilir olmuş... Kalkınma ve gelişme bu yeni bölüşümle ilerlemiştir. 

1 Mayıslar daha denk paylaşımların, dolayısıyla daha yaygın kalkınmanın aracısı olacak. 

* * * 

Dünyanın büyük kısmının ilgi ile beklediği ABD ekonomik verileri parlak gelmedi. Veri pek çok, ama yatırım malları siparişlerinin 7 aydır devamlı olarak gerileme göstermesi bizde olsa tehlikeli olurdu. Bunun arkasından, dayanıklı tüketim mallarının siparişlerinin artması beklenecek. Bu nedenlerle, ABD Merkez Bankasının 8 yıldır bastığı paraları geri toplaması erteleniyor devamlı. AB, Çin, Japonya parayı sürekli gevşetirken Amerika nasıl sıkacak tek başına? O da tekrar gevşetirse kim şaşırır acaba? 

* * * 

SPK Başkanımız, Forumİstanbul'da dünyanın toplam borcunun 299 trilyon dolar olduğunu anlattı. Yani yıllık gelirin 4 katı, dünya yüzde 400 borçlu, durum iyi değil. Japonya ve İran da bu kadar borçlu imiş. Çin yüzde 282 borçlu. Yunanistan'ın borçlarını ödemesinin 180 yıl süreceğini yazmıştık, geçen haftalarda. Demek ki herkes borç alarak büyümüş. Bu borçların büyümesi ödeme gerektiriyor ve ekonomik büyümeleri kısıyor.

Borçlu dünyada her yıl gelirin 2 katı kadar finansal işlem yapılıyor, 150 trilyon dolar, yüzde 200 hareketli finans.

* * * 

İnternete her başvuru bir kayıt bırakıyor, bilirsiniz. Bu kayıt toplamı 2015 sonunda, şimdiye kadarki toplamın 80 katına ulaşacak. Sadece 5 yıl sonra da 400 katına çıkacak. Bu veri kumbarasından çıkarılacak bilgilerle kişinin trafik sigorta prim hesabı bile yapılacak. Sigorta sektörümüz de yüzde 13 büyümüş, ülke büyümesinden büyük.

* * * 

Taşıma dünyası, yük ve yolcu taşımacılığının sorunlarını sadece 5'er madde ve 3'er dakikada kamu yönetimine anlattı, geçen hafta TOBB toplantısında. İyi  hazırlık. Bu sunumlara bağlı olarak Lojistik Koordinasyon Kurulu (LKK) kurulması kararı alındı, büyük kazanım. Lojistikçiler kendi konularını daha iyi anlattılar. Daha etkin temsil edildikleri besbelli. Bu yazılarımızda hep  konu ettiğimiz SÜREÇ anlayışı, işte, böyle stratejik durumlarda bu kadar büyük etki sağlayabiliyor. 

Yolcu taşımacılığını yolcu taşıyanlar bile tarif edemiyor. 

Taşıma Dünyası gazetesi 2 sayı önce yolcu taşımacılığında fazla örgüt olduğunu, ama verimin düşük kaldığını incelemişti. Hemen bütüncü anlayışa geçmeli yolcu taşıyanlar; şehiriçi, şehirdışı, şehirlerarası, yurtdışı, personel, turizm, özel, kamu… derken koordinasyon gerek.

* * * 

Bir güzel haber olsun. 

Yıldız Teknik Üniversitesi'nde (YTÜ) mühendislik öğrenci grubu, Student Formula1 adlı uluslararası otomotiv yarışmasına girmişler. 

Proje, İngiltere'nin yönetiminde, bir Formula1 mini aracını yoktan var edip yarışa sokmak. Projenin her aşaması puanlanıyor. Mesela bir hedef: pilot aracını 12 saniyede terk edecek. Buna benzer pek çok hedef var ve her hedefin bir ağırlık puanı var. Yarışın da kendi ayrı puanı var. Tüm puanlar toplanıyor ve kazanan böyle belli oluyor. 

Memnuniyetle söyleyeyim, pek çok otomotiv şirketimiz bu projeye destek oluyor. YTÜ üçüncü defa katılıyor. Proje etkili bir deneyim oluşturuyor ve deneyimli otomotiv Ar-Ge'cileri yetiştiriyor.

İyi haftalar… ■