İstanbul’da hizmet veren 65 bin dolayındaki servis aracının 19 bininin okul taşıtı olduğu bilgisini veren İstanbul Taşımacılar Birliği Derneği Başkanı Turgay Gül, “Bu araçlar otomatikman işini kaybetti. Personel taşımacılığında kapasite yüzde 25-30’lar seviyesine düştü. Koronavirüssektörü inanılmaz etkiledi. Sektör yüzde 80’e yakın durdu. Turizm taşımacılığı da bu süreçten çok olumsuz etkilendi. Bizler yatırım maliyetleri yüksek olan sektörüz. Kepçe ile verip çay kaşığı ile toplamaya çalışan bir sektörüz. 250.000-300.000 TL’ye araç alıp günlük 250 – 300 TL ile işimizi sürdürme çabası içindeyiz” dedi.
Tahsilatlarda sıkıntı yaşanıyor
Personel taşımacılığı tarafında ödemelerin vadelerinde hizmet verdiğimiz firmaların özellikle bu süreçte sektörümüze destek olmalarını bekliyoruz.
Geçirdiğimiz bu süreçte imkanı olan tüm firmaların ödemelerini kısa vadelerde yapmaları konusunda azami özen göstermeleri gerekmektedir. Uzun vadeli ödemeler akaryakıt, tedarikçi ve tüm ödemelerin aksamasına sebep oluyor.
Yüksek maliyetli ve borçlu sektör
Koronavirüs sürecinde alınan ekonomik tedbirlerin bir rahatlama getirmediğini belirten Turgay Gül, “Kredilere ulaşım hiç kolay değil. Biz yüksek yatırım maliyeti olan borçlu bir sektörüz. Bunun anlaşılmasında zorluk yaşandığını düşünüyorum. Hiçbir şirket nakit parayla ticaret yapmıyor. Biz hep vadeli çalışıyoruz. Biz sermayeyi döndürüyoruz. Bu taşımacılık sektörünün hepsi için geçerli. Bizler bu zor süreçten desteksiz kurtulamayız. Bankalar öteleme açıklıyor. Bunun sektöre hiçbir faydası yok. Açık ve net!Geçen yıl aldığımız kredileri ödeyemeyecek durumdayız. Borçluluk oranı çok yüksek olan bir sektörüz. Bu bütün taşımacılar için geçerli.Acil düzenlemeler yapılmazsa geriye dönüşümüz çok sancılı ve uzun olur.Her Nisan’da önümüzdeki yılı görme şansı bulurduk. Şimdi sistem allak bullak oldu. Şirketler hedefledikleri cironun belki de yüzde 30’unu yapabilecekler” dedi.
Kredi ödemeleri faizsiz olmalı
Mevcut kredilerin ödeme planının, faizsiz şekilde 2021 yılına yayılmasının gerektiğini belirtenTurgay Gül, “Yeni kredilerde ciro bazlıverilmeli. Mart ayı itibariyle tahakkuk eden SSK, KDV, muhtasar ödemeleribir yıl süreyle ertelenmeli ve gecikme zammı olmamalı. ÖTV’siz yakıt, kasko ve trafik sigortaları salgın sürecindeki zaman kadar uzatılmalı. Köprü ve paralı geçişlerde araçlara uzun bir süre indirim uygulanmalı hatta ücretsiz olmalı” dedi. Başkan Gül, kısmi çalışma ödeneğnin sektör için çok önemli olduğunu ve sürecin iyi yönetilmesi gereklilğini ifade etti
Ticaret mantığımızı değişmeli
Başkan Gül, koronavirüs sonrasında neler olabileceğine yönelik şu değerlendirmeyi yaptı: “Artık ticaret mantığımızı değiştirmek zorundayız. Bunu diyorum, ama bu süreçten sonra ayakta kalabilecek miyiz, o da ayrı bir konu. Yatırım maliyetlerinde eskisi kadar rahat olamayacağız. Artık 3-5 yaş araç olmaması gerekir. Çok yüksek yatırım maliyetimiz var ama kârlılık oranımız çok düşük. Farklı bir rekabet ortamı olan bir sektörüz. Bunun kurallarını da netleştiremedik. Şirketler evden çalışmanın sonuçlarını da görebilecek ve maliyetleri ona göre şekillendirecek. İnsanlar artık toplu ve kalabalık alanlardan çekinecek. Ama her şey,heran iyiye de gidebilir, umudumuz bu yönde . Düzgün ve vizyonerkararlar alınmazsa sektörümüzde sıkıntı çok büyük olur.”
Şoförlerimiz çok ciddi risk altında
“Araçlarımız haftada iki kez dezenfekte ediliyor,periyodik olarak maske dağıtımı yapılıyor. Bütün şirketlerkendilerine makine aldı, ekip kurdu. Dışarıdan bu hizmeti almamız çok maliyetli ve zaman sorunu var. Birçok firma araçlarına el dezenfektanı koydu. Şu an ikinci aşamaya geçtik. Şoförle yolcunun temasını kesecek şeffaf bir kabin oluşturmak için adım attık. Termal kamera isteyen firmalarda oldu, ama bunlar maliyetli. Burada herkeste bireysel bilinç oluşmalı ve sorumluluk geliştirilmeli. Otokontrol çok önemlikişi Kendini iyi hissetmiyorsa, ateşi varsa ya doktora gidecek ya da evinde kalacak.”