İstanbul Büyükşehir Belediyesi, yapılan UKOME toplantısında hukiki altyapının yeterli şekilde oluşturulmadığını ve daha sonraki süreçte sorunlarla karşılaşmak istemediklerini gerekçe göstererek beklenen Plaka Tahdidini kararını erteledi. Daha sonra yapılacak toplantılarda hukiki altyapının oluşturulup değerlendirilmek üzere gündeme alınacağı belirtildi.
İSAROD Başkanı Hamza Öztürk, İSTAB Başkanı Ali Bayraktaroğlu, İTO Meclis Üyesi Hakan Orduhan toplantı çıkışında açıklamalarda bulundular.
HABER: ERKAN YILMAZ - CANER ÖZCAN
İSTAB Başkanı Ali Bayraktaroğlu:
BU İŞ BİTTİ GİTTİ DEMİYORUZ
Umduğumuz karar bu UKOME’den çıkmadı. Sayın Genel Sekreter hukuki ve idari yoldan tekrar bu konunun incelenmesini istedi. Genişletilmiş bir alt komisyon toplantısı daha bizi bekliyor. İnşallah orada umduğumuz kararı aldırırız. Şu an biz buna karşıyız da denmiyor. Evet bugün kararı aldırıyoruz da denmiyor. Maalesef bu UKOME toplantısından umduğumuz çıkmadı. Bir sonraki alt UKOME toplantısında bu çok net bir sorudur ve bu genel sekreter yardımcısına benim tarafımdan iletilmiş bir sorudur. Başkanım şunu mu anlıyoruz dedim; alt komisyon toplantısından sonra bir daha burada tekrar alt komisyon toplantısı yapıyormuşuz gibi gündem oluşacak mı? Hayır bu sefer alt komisyon buna karar versin. Biz bu kararı alırız’ dedi. İnşallah umduğumuz gibi olur. Bir sonraki alt komisyon toplantısında bu kararı alınır. Birkaç gün içinde konunun netleşeceğini düşünüyorum. O konuda isimler alınıyor. O komisyona kimler katılacağı ile ilgili muhtemelen aynı hazirun olacak. Biraz genişletilecek. O da hukuki yoldan ve idari yoldan genişletilecek. Yani hukukçular da olacak. İçinde idareciler de olacak. Komisyon süresinin oluşumunun bir hafta on günü alacağını düşünüyorum. Ama bir sonraki UKOME gündeminde bu iş karara bağlanabilir diye düşünüyorum.
Sektör şöyle algılamasın. Benim de gerçekten moralim bozuk. Ama biz sektöre şu mesajı vermemeliyiz. Bu iş bitti gitti demiyoruz; içeriden duyduğumuz bu. İş bir sonraki alt komisyon toplantısında üstüne basa basa söylüyorum; idari ve hukuki yönden bir daha incelenmek üzere alt komisyon toplantısına sevk edildi. Bu şeyde avukatların katılacağı sanırım bir takım idari teknik kişilerin katılacağı toplantı daha yapılacak. O toplantıda çıkan karar muhtemelen UKOME’nin de kararı olmuş olacak. Şimdilik sektöre biraz daha sabırlı olmalarını diliyorum. Artık çıkacak kararın da hepimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Alt komisyon toplantısında yine gereğini yapacağız. Sektörün bütün haklarını da savunacağız.
İSAROD Başkanı Hamza Öztürk:
ŞÖLEN Mİ YAPACAĞIZ, İSYAN MI EDECEĞİZ?
Servisçinin bir sıkıntısı var. Bana destek olacak federasyonumun temsilcisi köstek oluyor. Neymiş esnafı şirketlere peşkeş çekiyor. Biz dışarıdan arabamı getiriyoruz, mevcut çalışanlar bu işi yapacak diyoruz. Başka bir söylediğimiz bir şey yok ki. Bir komisyon sonra bir toplantı sonraya gittik. Süreç uzadı başka bir şey yok.
Bu sektöre aktif olarak devam eden herkesin hakkını korumaya çıktık. Biz bugüne kadar Ticaret Odası ile ilk defa aynı noktaya baktık. Hep biz istiyorduk; orası karşı çıkıyordu. Orası istiyordu, biz karşı çıkıyorduk. Hep tezat durumdaydık. Şimdi anlaştık, esnaf temsilcisi diye içimize giren arkadaş TŞOF Başkan Vekili Halit Yılmaz, okulla, personel ayrı olsun. Biz ne olduğunu biliyoruz. İSKİ’nin servisini çeken araba 17.30 da çıkacak buradan. Bu adam 16. 30 da okulunu bitirip buraya gelse kime engel.? Sekiz de buraya gelirse, 9 girişli okuluna gitse kim mani ? Gidiyor kime engel oluyor kime zarar veriyor.
Bir takım şeyler üzerinde komisyon üyelerini ikna edemedik. Kabahat biz de diye düşünüyoruz, kimse de kabahat yok. Kabahatin büyüğü bizde. Alt komisyon ikna olmuştu, biz orada yeniden bir alt komisyon yaptık. Başka bir şey olmadı. ‘Hukukçular bu konunun incelenmesi lazım’ dedi. Büyükşehir Belediyesi UKOME gibi ortak karar alınması gereken noktada; eğer hukuki bir engel tespit ediliyorsa, burada hemen soru işareti beliriyor. Onun için UKOME yetkililerin kafasındaki soru işareti hukuki boyutta bir sıkıntının olup olmayacağı. Göreceğiz.
Yarın akşam bakalım, Bakan bize ne cevap verecek? Biz bakan ile yarın akşam görüşeceğiz. Bakan, bu işin bugüne kadar bittiğini, Cumhurbaşkanımızın son verdiğini, bu işin kimsenin kafasında soru işareti olarak kalmasını istemiyoruz diye bize birçok yetkili cevap verdi. Biz kendi başımıza bir işin peşine koşmadık. 2010’ dan beri Oda başkanıyım. 2010’dan beri hep plaka plaka istiyoruz, yıllardır istiyoruz. Kazlıçeşme’de 2 kere toplantı yaptık. Basın açıklaması yaptık, belediye önünde yaptık. Sayın Cumhurbaşkanımız; 25 Mayıs’ta geldi orada Büyükşehir Belediye Başkanımızın sözü ile döndü hayırlı olsun dedi bize. Yani biz şimdi 25 Mayıs 2015, 26 Ekim 2015. Tam 5 ay bir gün bir konunun yazışması veya alt yapısının oluşturulması nedir ne değildir! Biz şunu anlamış değiliz, şu anda. Sektör şunu anlamalı. Ben toplantıda iken, sürekli telefonlar mesajlar geldi. Sektör biz, şu anda akşam kime nasıl hesap vereceğimizi biz bilmiyoruz. Çünkü biz esnafımıza Salı günü bu UKOME gündemi Çarşamba günü çıktığı zaman biz esnafımıza bir şölen hazırlıklarından bahsetmiştik. Şimdi şölen mi yapacağız isyan mı edeceğiz Buna karar vermiş değiliz. Ne yapacağımızı yarın akşam karar vereceğiz. İlk UKOME’de gene görüşülecek, ama nasıl görüşülecek Allah bilir yani...
İTO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Orduhan:
BİZ MÜCADELEDEN VAZ GEÇMEYECEĞİZ
Bu işin kararı alınırken hiç mi, araştırma yapılmadı. Yani hiç mi konuşmadık. Bugün mü bu konuşulacak? Biz bunun her yerden boyutunu, her taraftan araştırmadık mı, araştırdık. Verilen cevaplar hiç de tatmin etmedi. Sanki bu işi yumuşakça, insanları üzmeden süreye yayılması gibi bir kanı uyandırdı bizde. Ama biz mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. sonuna kadar devam edeceğiz madem bu noktaya geldik. Bu noktadan sonra dönmeyeceğiz. Bu yolda devam edeceğiz.
Bu UKOME bunun görüşüleceği en güzel ortam ve zamandı. Bunu hepimizi biliyoruz. Bu noktaya getirmiştik ve bize verilen taahhütler vardı bu konuda. Hamza Başkanın gerçekten, esnaf odasının çok ciddi çalışmaları oldu, katkıları oldu. Bu işin mimarlığını resmen üstlendiler. Ve dediği gibi ilk defa Ticaret Odası olarak biz de aynı yolda, aynı gönülle, el ele yürüme fırsatı bulduk. Bu noktada sektörün bütün bileşenleri olarak bir aradayız. Çünkü hep bundan vuruluyordu; o istemiyor, bu istemiyor diye vuruluyorduk.
ÇOK BASİT ŞEYLERDEN ÇOK İYİ BİR FIRSATI KAÇIRDIK
Sektörün bütün bileşenleri, bu şekilde birleşmişse, bu işin olacağı ile ilgili inancımı kaybetmiyorum ama şu an çok iyi bir fırsattı. Biz bu fırsatı elimizden çok basit şeylerden dolayı kaçırdık. Bugünkü fırsatı kaçırdık diye görüyorum. Madem alt komisyon bu kadar yetkili değildi! Niye alt komisyon kuruldu. Alt komisyon, bir kıymetse, bir değerse yarın yine bir alt komisyon hazırlığı yapılacak. O zamanki bugünkü alt komisyonun aldığı kararlar niye açılıp ta okunmadı. Herhangi bir itibar görmedi. Neden bunlar yapılmadı.
ŞEVKİMİZ KIRILDI
Dolayısı ile bu konu ile ilgili biz mücadelemizi bırakmamalıyız. Bu konuya devam etmeliyiz. Ama şevk kırıldı, sinerji kırıldı. Ama biz de bu konu ile ilgili yapacaklarımızı, yolumuzu biliyoruz.
ANKARA ÖRNEĞİ ÇÖZÜM İÇİN ÖNEMLİYDİ
Okulla, personel konusunda en güzel örnek Ankara. Daha önce Ankara ile ilgili olumsuz düşüncelerim vardı. Ankara’da yaklaşık 10-12 gün yaşadım. Plaka ile ilgili oradaki süreçlere tanık oldum. Ankara’da arabanın az olması şirketlerin ve okulların o az olan plakaya uyum sağlama ile ilgili çabalarını getirmiş, bugün bir bankaya gidiyorsunuz 8.30 diyor. Arabanın olmadığı bir durumda o araçların olmadığını anladığında o 8.30 saatini 8’ e de alabiliyor veya esnafın önerisi ile 8.45’e alabiliyor. Ankara’ 09.15 ile 15 ile 09.30 ile giren, okullar var. Bu ne yapmış; mevcut olan araçlarla idare etme anlamında çok güzel bir örnek teşkil etmiş. Mevcut olan kapasiteyi, mevcut olan araçlara bir şekilde sistem sıkıştırmak için bizim o yıllardır savunduğumuz kademeli mesai saati uygulamasını önü serbest olunca trafiğe binlerce aracın ileriki yıllarda da gireceği düşünülürse servis sistemi çok fazla göz önünde olmaya başladı. Çok fazla hedef oluyoruz. Şimdi bununla ilgili adımları atmak varken, hazır da böyle bir fırsat yakalanmışken bu elimizden kaçmamalı. Ben inanıyorum ki; sayıyı sınırladığımızda uzun bir müddet bu konu ile ilgili plaka manipülasyonu diye plaka şeyi söz konusu olmayacak. Ankara’da 10 bin araçlık ihtiyaç var 7 bin 200 plaka var. Dolayısı ile 10 bin araç 7 bin 200 e sıkışıyor olmasaydı ne olacaktı Ankara’ya 3 bin 4 bin daha hatta daha fazla araç girecekti. Şimdi aynısı İstanbul da olacak. 40 bin küsür araçlık ihtiyaç var. Şu an 55 bin plaka var. Bari burada durduralım. Bundan sonraki süreci disipline edelim 55 bin ihtiyacına gelecek onu geçecek, çok ihtiyaç olacak da plakalar para edecek. Ankara’da plaka niye para ediyor. Servis aracı bulunamadığı için. İstanbul’da böyle bir şey olmayacak. İstanbul da çok uzun yıllar o ihtiyaca yetişinceye kadar, sistem servis plakası para etmeyecek. Kimsenin de böyle bir beklentisi olmasın. İl dışından 25 Mayıs’tan sonra 100 tane araba almış alsın. Bizim alacağımız karar da; 25 Mayıs’tan sonra kurulan şirketler buraya talep eden araba alan il dışı şirketlerin hepsi ile ilgili alt komisyonda önlem aldık. 100 bin-200 bin nereden çıkıyor bu rakamlar? İçeride saçma sapan rakamlardan bahsedildi. Manipüle edildi. İstanbul’a yarın plaka tahdidinden sonra şirketler 200 bin araç alırsa, ya plaka tahdidi var hangi 200 bine araç almadan bahsediyoruz. Yani bir olay kendi içimizden olan arkadaşlar, bu işi bildiğini söyleyen arkadaşlar tarafından para versen böyle böyle manipüle edilmezdi. Dışarıya ben bir şey söylemiyorum; onlar bizim işimizi bilmiyorlar. Onların farklı görüşler sergilemesi doğaldır. Ama biz işi bilen dediğimiz bir arkadaşımız böyle manipüle etmesi bizi hayal kırıklığına uğrattı.
“HUKUKİ ALT YAPISINI DAHA İYİ ZEMİNE OTURTALIM” DENİLDİ
Sayın Genel Sekreter Hayri Baraçlı bey de, ‘ plaka tahdidi olmasına biz de sıcak bakıyoruz. Hayır olmayacak demiyoruz’ diyor. Ancak bunun son konuşma şöyle sonuçlandı. Ancak bunun hukuki alt yapısını daha doğru bir zemine oturtalım, bugün minibüs hatlarında bir minibüsün servis güzergahının uzaması ile ilgili 3 gün konuşuyoruz. Burada servislerle ilgili şu an göremediğimiz bir konu olmasın istemiyoruz. Bunun altını daha doğru dolduralım. Şimdi tabi bizi burada üzen şey; şu bu konuşma bugün yapılmamalı. Alt komisyon kuruldu. Alt komisyonun çıkan raporuna; bir bakılır alt komisyona raporu iade eder dersin ki, yeterince dolu değil bu rapor veya şartların hepsi burada oluşmamış. Eksikler var dersin. Biz bir daha oturur çalışırız. Bunlar yapılmadan böyle hızlı bir sürece gelip hemen seçim öncesi UKOME kararı alma yönünde bir şey, iyi niyet göstergesi olur. Arkasından biz bunu yapacağız, ama biraz erteleyelim. Altını daha iyi oluşturalım. Verilen mesaj donmama gibi bir şey yok, donacak plaka tahdidi yapacağız ama ne şekilde ve nasılı bir daha konuşacağız.
Biz bundan önce UKOME toplantılarına çok katıldık. UKOME toplantılarında alınan kararların süreç ve işleyişine çok tanık olduk. Sanki belediyemizde buraya geldiğimizde bu konu ile ilgili bugün plaka tahdidi kararı alıyorum düşüncesi ile gelmemişti. Bunun hukuki alt yapısının daha sağlam zeminlere oturtulması, ileride şu an göremediğimiz başımıza herhangi bir olumsuzluğun, gelmemesi adına daha geniş katılımlı karayolları ulaştırma şu bu, çok daha geniş katılımlı bir yapı ile bunu oluşturalım, kararımızı öyle alalım tavrındaydı. Belediye şu andaki servisçinin ruh halini anlamamış durumda.
Ben daha önce Taşıma Dünyası’na verdiğim mesajdan hiç tereddüdüm yok, bugün çıkacak olmasından o kadar emindim ki, çünkü yaptığımız hazırlıkta hiçbir kusur yoktu. Alt komisyonda, hiçbir eksik yoktu. Her şeyi ile bitmişti oradakilerle de, mutabık kaldık. Sadece bir para konusu vardı. O para konusunu da biz Büyükşehir Belediye Meclisine havale ettirerek orada belirlensin diye bitirmiştik. Yani bugün plaka tahdidi kararı aldıracaktık. Sonrasındaki olayı da o plaka parasının belirlenmesini olayı da Büyükşehir Belediye Meclisinde karar alınsın dedik.
BUNDAN SONRAKİ SÜREÇ DAHA ZOR
=Bundan sonraki süreç daha da zor. Ama eğer bu süreç zor diye biz yılarsak biz dönersek bu iş hiç olmaz. Biz bu konuda sonuna kadar gitmeliyiz. Sonuna kadar bu mücadeleyi vermeliyiz. Önümüze konan her engeli, çürüte çürüteme neticeye ulaşmalıyız. Bu toplantıda alt detaylara hiç geçilmedi. Bizi hayal kırıklığına uğratan şey de bu. Oralarda takılsaydık biz ikna edemediğimiz alanlar varmış, durun biz bu konulara çalışalım derdik. Alt detaylara geçmeden, UKOME’de bir tanesi kalktı; şirketlerin şu kadar arabası olamaz o şunu öneriyor diyor ki, mesela benim 100 arabam, ortak sayısı 44 tane arabası olsun diyor. Niye burası İstanbul kardeşim. Buranın gerçeği var. Burada amaç sadece bir esnafa imtiyaz tanıyarak, şirketleri yok etme projesi değil ki bu. Bu İstanbul’un tümünün servisle ilgili düzenlenmesi projesi bu. Öbürü onu duyunca burada ihtilaf var diye söze girdi. Kıvılcım orada başladı. Bugüne kadar bizi esnaf odası ile kırdırdılar, bugüne kadar esnaf odası istiyor, ticaret odası istemiyor, hatta ticaret odasında Hakan Orduhan buna karşı çıkıyora kadar uzanacak yakıştırmalarda bulundular. Bugün yani kol kolayız istiyoruz diyoruz, bizim öyle bir etkimiz olsaydı bitmişti bu iş değil mi? Biz istemediğimiz için çıkmıyorsa, plaka tahdidi bugün çıkmıştı. Demek ki konu biz değiliz. Demek ki bu konuda otoriteler, bir şey yakalayıp onu bahane ederek kendi düşüncelerini devam ettirme çabası içindeler. Bugünde sanki yaşanan o gibi geldi. Ama ben böyle yorumlamak istemiyorum. Bu hem sektörün hem sektörün umudunu kırar, o umudu kırmamalıyız, plaka tahdidi olacağı ile ilgili yapılacağı ile ilgili içeride zikredildi. Ama bunun nasıl ve altının hukuki açıdan nelere oturtulacağı ile ilgili bir daha görüşelim konusunda yumuşak bir mesajla tamamlandı. Karar çıkmadı.