Karayolu yolcu taşımacılığını zor günler bekliyor
Seçim sonrası ekonomik gelişmelere yönelik beklediklerimiz ile tek tek karşılaşmaya başladık. Bütçe açıkları, ek ödemeler, zamlar hayatı yaşanmaz hale getirmeye başladı. Motorlu Taşıtlar Vergisi arttırıldı. Örnek olarak vermem gerekirse, tekstil atölyelerindeki makinelerden her yıl vergi mi alınıyor? Hayır. O zaman neden her yıl ticari araçlardan Motorlu Taşıtlar Vergisi alınır? Üstelik biz bu vergiye karşıyken ek vergi neden getirilir? Bunu anlamak mümkün değil.
2003 yılında, Motorlu Taşıtlar Vergisi ile ilgili yine bir ek vergi getirilmiş, fakat Anayasa Mahkemesi bu düzenlemeyi iptal etmiş. Ben bu düzenlemenin de Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi gerektiğine inanıyorum. 11 Temmuz 2023 tarihinde Anayasa Mahkemesi, Takoğraflar için bir karar verdi. Araç sahibinin olmadığı seferde hem araç sahibine hem de sürücüye ceza yazılıyordu. Anayasa Mahkemesi, araç sahibini kapsam dışında tuttu ve araç sahibine yazılan cezayı iptal etti. Umarım Motorlu Taşıtlar Vergisi konusunda da iptal kararı alır. Ama iptal edildiğinde de yine başka vergilerle bunu tahsil etme yoluna gideceklerdir. Hep söylediğimiz; ülkemizin üreten, ihraç eden bir yapıya dönmesi gerekiyor. Aksi takdirde vergiler artmaya devam edecektir. Bunu görüyoruz. Akaryakıt fiyatlarına, son 1 ayda 6-7 lira zam geldi. Hayat giderek daha çekilmez hale geliyor.
Ücret tarifeleri
Ücret tarifelerinin 4 ay süreyle uygulanmasının askıya alınması ile ilgili TOBB Sektör Meclisi olarak başvuruda bulunduk. Sayın Bakan Abdulkadir Uraloğlu ve Ulaştırma Hizmetleri Genel Müdürü Sayın Murat Baştör’e, Daire Başkanı Sayın Kerim Cicioğlu’na talebimizi ilettik. Türk Hava Yolları ve TCDD’de bilet fiyatlarına yönelik herhangi bir süre şartı konulmuyor. Özellikle havayolunda anlık fiyat değişimleri yapılıyor, buna herhangi bir müdahale de yapılmıyor. Maliyetler bu kadar hızlı artarken neden 4 ay sürede ısrar ediliyor? Akaryakıt fiyatları 26 liraya kadar çıktı. Şu anda en düşük memur maaşı 22 bin TL’ye getirildi. Biz 25 bin TL ve üzerinde kaptan çalıştırmak durumundayız artık. Bu maaşlar da kaptanların hakkıdır. Biz 15 bin TL’ye muavin bulamıyoruz. Bakın hizmet kalitesi de, güvenlik sorunu da büyüyecek. Bakanlık, bizim için, artık Uğraştırma ve Engelleme Bakanlığı oldu.
Sesimizi duymayan bizden olamaz
Bu kadar maliyet artışlarına rağmen, sesimizi duymayan Bakanlık bizim Bakanlığımız olamaz. Sektörün hali ortada. Bir iki ay para kazanılacak. Şu anda maliyetler katlanarak artıyor, 4 ay kuralı esnetilmiyor. THY bizi rakip olarak görüyor. THY canı istediğinde bizimle rekabet edecek, benim hareket alanım olmayacak. THY, kışın yolcu azaldığında fiyatlarını istediği kadar düşürecek, istediği anda uçakta farklı fiyatlarla bilet satabilecek, hiçbir müdahalede bulunulmayacak. O zaman bize de 4 ayda maliyetlerimizde ciddi bir artış olmaması şartının getirilmesi gerekir. Fiyatlardaki ani artışlar mücbir sebep sayılarak fiyat artışlarının da 4 ay bitmeden yapılmasına imkan verilmelidir. Sayın Bakanın bize randevu vermesini ve firma sahipleriyle birlikte dinlemesini arzuluyoruz. Bize hep “haklısınız” deniliyor ama çözüm bulunmuyor. UETDS sistemi ile birlikte bakanlığımız Cezalandırma Bakanlığı da oldu. UETDS kaçağı önlemek için oluşturuldu. Tamam, ama korsan taşımacılık için bir önlem alınıyor mu? Hayır.
Otogar çıkışları 1400 adetlere düştü
Temmuz ayının ortasında İstanbul Otogarı’nda biz hiçbir yıl 2000 adetlerin altına inmedik. Hafta içinde otobüslerde doluluk oranları yüzde 70’lere kadar düşüyor. Bu sektör artık can çekişiyor. Pazar giderek daralıyor. İzmir Otogarı, çıkış ücretini 350 TL’den 500 liraya çıkardı. Park ücreti buna dahil değil. İzmir Otogarı’nı diğerleri izlemeden müdahale edilmeli. İstanbul-İzmir Otoyolu da çok pahalı. Geliş gidiş maliyeti 7-8 bin TL’yi bulacak; akaryakıt artarsa 10 bin TL. İzmir otobüsüne 30-35 kişi koyamazsanız, 500-600 TL bilet fiyatıyla külliyen zarar. Bakanlığa bu konuda da talepte bulunduk. Bu işin gereğini Bakanlık yapmalıdır. Bunlar kötü günler, ama bizi çok daha kötü günler bekliyor. Asıl daha kötü günlere hazır olalım. Karayolu yolcu taşımacılığı tarihin en karanlık günlerine doğru hızla gidiyor. Karamsarlıktan içimiz, dışımız karardı. ■
