Köprüden geçmeyelim, ikramlar kalsın

Gün günden ağır geliyor… Ekonomik krizle birlikte her alanda büyük bir daralma yaşanıyor. Şehirlerarası yolcu taşımacılığı firmalarının da bundan etkilenmemesi mümkün mü? Dolayısıyla firmalar da küçülecekler, küçülmeliler…

Ancak bizim otobüsçülerimiz aklına ilk gelenin doğru olduğunu düşünüyor ve onun peşine düşüyor. Biraz düşünse, biraz sorgulasa sorunların temelinde yatanları bulacak.

Yolda dönen tekeri bulunmayan federasyon ve dernek başkanları, oturdukları rahat koltuklardan ahkam kesiyorlar… Televizyon haberleri ve gazeteler de onların dediklerini duyuruyor, sanki matah bir şeymiş gibi…

O kadar çok şey var ki… Hepsini değil ama bir kısmını sıralayalım.

Birincisi; yeni havalimanı ile otobüsçülerin işleri artacak. Çünkü havalimanına ulaşım hiç de kolay değil. Bir de saatler sürecek ulaşmak. Yolcu da aklını kullanarak otobüsle seyahat edecek.

Ancak bu olanağı iyi değerlendirmek lazım; parsa toplamaya kalkışılırsa kısa yoldan,  yine eski hamam eski tas olur, benden söylemesi.

İkincisi; şehiriçi servisleri kaldırmak yerine yaygınlaştırmak gerekir. Çok cüzi bir bedel konulabilir, ama tümden kaldırılması, yolcu taşımacılığı sektörünün kendi ipini çekmesi demektir. Bunun için ortak servis sistemi oluşturulmalıdır. 

Üçüncüsü; seyahat esnasında yapılan ikramların kaldırılması ne örf, adet ve geleneklerimize uyar ne de yolcu memnuniyetini sağlar. İkramların, eskiden olduğu gibi su ve çay ile sınırlandırılması söz konusu olabilir. Bununla ileride diğer taşımacılık sistemlerine kayacak yolcuyu da tutmak mümkün olabilir. 

Otogar çıkışları indirilmelidir. Ya belediyeler ya da firmaların yönettiği otogarlar için ödenen paralar, verdikleri hizmete kıyasla çok yüksek. Haksız ve hadsiz yere yüksek tutulan bu bedeller düşürülse kanun ve kurallara uyum da artar. Otobüsçü, bir yolcu indirmek veya bindirmek için üç yolcu parası ödemekten haklı olarak imtina ediyor. 

Biz, asıl zorunlu olan üçüncü köprü geçişini iptal ettirmeliyiz. O zaman işler rayına oturur. 140 kilometreyi aşan bir yolculukla harcanan zaman ve mazottan tasarruf edebiliriz ve bu birçok şeyi değiştirir. İstanbul’u gezip görmek isteyen bir turist birinci köprüden geçiyor, ama hastaneye, asker ocağına, işine gitmek isteyen otobüs yolcusu üçüncü köprüye mecbur tutuluyor. Bu hakka reva mı? Biraz izan lütfen. ■