24.02.2014, 11:36

Büyüğümüz Saffet Ulusoy

23 Şubat, holdingimizin kurucusu Saffet Ulusoy’un ikinci ölüm yıl dönümü. Saffet Ulusoy, nevi şahsına münhasır bir insandı. Ulaştırma sektörüne, özellikle lojistik camiasına çok büyük katkıları olmuş, değerli bir işadamıydı. Bugün Ulusoy’un gelmiş olduğu noktanın tanımlayıcılarından biriydi, lideriydi. Saffet Ulusoy, çeşitli özelliklerinin yanında halk adamıydı, işadamlığının yanında merhameti vardı, insanlığı vardı. Saffet Ulusoy cesur bir insandı. Rahmetli Turgut Özal’a ‘Sayın Cumhurbaşkanım, Fatih Sultan Mehmet gemileri karadan yüzdürdü, ben de TIR’ları denizden yüzdüreceğim’ dedi. UN Ro-Ro’nun kurulduğu günleri birlikte yaşadık. Ondan öncesi var. 42 yıldır bu sektörün içindeki bir insanım. Saffet Ulusoy hesap kitap ve karar adamıydı. Çok enteresan bir insandı.  Cumhurbaşkanı ile konuştu ve Un Ro-Ro’yu kurdu. UN R0-RO Türkiye’ye 1 milyar 350 milyon dolarlık ihraç edilmiş önemli bir marka haline geldi. Oraya 50 bin Dolar yatıran insanlar yıllar sonra 13-14 senede 5 milyon Euro gibi paraların sahibi oldular. Tabii, bunlar ekol iş adamlarıdır. Saffet Ulusoy, Türkiye’nin ilk 11’nde santrafor mevkiinde oynayacak lider bir adamdı. Bu yönüyle Saffet Ulusoy anılmaya değer, yattığı yer cennet olsun. Onu ben sevgi ile saygı ile anmayı görev bildim… 

Engelli düzenlemesi 

Onun dışında engellilere yönelik yapılan düzenleme ayrı bir konu. Bunu söylerken, 2001 yılında Omurilik Felçlileri Derneği’nden geldiler. Onlara Saffet Bey, 400 engelli aracı hediye etmesini hiç unutmuyorum, bu tür insani yardımlardan mutlu olurdu. Engellilere yakın olan bir insanın başındaki insanlardan biri olarak söylemeyi ihmal etmeyeyim: Torba yasadaki engellilerle ilgili düzenleme uygulanabilir değil. Bunu defalarca gündeme getirdik. Şimdi TBMM’de kabul edildi. 2018’e kadar uygulama zorunluluğu getiriliyor. 6 ay içinde engellilerle ilgili yeni taşıtları uygun hale getirmemiz lazım. Koltuk kayıpları bir yana, yatırımları bir yana kapasite kullanımını engelleyen özelliği bir tarafa; bu yasa gelişmiş ülkelerde dahi örneği olmayan bir düzenleme. Buna karar veren yöneticilerimize bir sitemimiz var. Bizi engelli insanlarla karşı karşıya getirmeye kimsenin hakkı yok. Onlara saygımız var. Aile fertlerimizin içinde, toplumun her kesiminde bu insanlar var. Hayatlarını kolaylaştırmaya her zaman destek olduk ve olmaya devam edeceğiz. Bizim tepkimiz, uygulanması mümkün olmayan bir kararın önümüze gelmesidir. Popülist düşünce ile yapılan bu düzenleme Anayasa Mahkemesi’ne kadar taşınması gereken bir karardır. Uygulanmasından doğacak sakıncaların zararı, yarattığı faydadan çok daha büyük olacak diye düşünüyorum. Bu anlamda otobüslerde yapılacak tadilatların yaratacağı statik dengesizlik ve koltukların kullanılma oranıyla, zaten sıkıntıda olan karayolu taşıma sektörünü yeni bir sıkıntı ile karşı karşıya getirecek. Gerek üretici firmalarımız, gerek taşımacılar, Otomotiv Sanayicileri Derneği, İçişleri Bakanlığı, UDH Bakanlığı, Sanayi Bakanlığı’nın bunu yeniden değerlendirmelerine inanıyoruz, tepkilerimizi sürdüreceğiz. Engellilerin başımızın üstünde yeri var. Onları taşıyorduk, bundan sonra da taşımaya hazırız. Ama önce otogarlar, konaklama yerleri engelli ulaşımına hazır hale getirilmeli. Otogarlarda onların otobüslere inip binmelerini sağlayacak bay bayan personeli istihdam etmemiz gerekir. Dolayısıyla bu sıkıntıların ortadan kaldırılması için herkesi, aklıselime; sektör mensuplarını da uyanışa davet ediyorum. 

Enerji ihtiyacı 

22 Şubat Cuma günü İstanbul Ticaret Odası’nda enerjiyle ilgili bir Zümre toplantısı vardı, oraya katıldım. Çok faydalı bilgiler aldık. Ülkemizin önündeki engelleri anlattılar. Sorunlar her geçen gün artacak, enerji ihtiyacı ve kullanımı daha da büyüyecek, maliyetleri de artacak. Ancak bizim sektörün mutlaka dönüşüme uğraması lazım. Türkiye özellikle enerji tüketimi ile ilgili endüstriyi geliştirmesi ve enerjiye ağırlık vermesi lazım. Önümüzdeki 10 yıl içinde enerjiye harcanacak para 1,4 trilyon; bu da petrol ithalatına vereceğimiz paradır. Türkiye’nin enerji arayışını, gaz arayışını sürdürmesi lazım. İsrail’de 420 sonda yapılmış, her sondanın değeri 107 milyon Dolar. Sonunda kısmen petrolü, enerjiyi buldular. Ama biz, sadece 34 kuyu açtık, bulamadık diye kapattık. Türkiye bununla sınırlı kalmamalı. Enerji açığını kapatmak için alternatif enerjiyi kullanması lazım. Ve Türkiye, CNG, LPG gibi gazların ulaşımda kullanılması konusunda endüstriyi geliştirmesi ve altyapıların oluşması lazım. Yani bugün kara bir tablo gördük. Türkiye’nin üç bir yanı enerji yatakları ile dolu. Türkiye’de mutlaka gaz vardır, bu tür arayışların sürdürülmesi lazım. Bu konuda özelleştirme başlamıştır. Aç kapa 6 kuyu açıldı, hepsi de bir şey bulunmadı diye kapatıldı. Rusya’da, Kafkasya’da tarafında ne kadar varsa bizim tarafta da o kadar vardır. Ekonomimiz, sanayimiz ve ulaşım için mutlaka enerjiye ulaşmamız lazım. 

Kadir Kılıç’ı kaybettik

Allah’tan rahmet; ailesine, evlatlarına, dostlarına başsağlığı diliyorum. Cenazesine gidemedik. Kadir Kılıç, sektörün renkli simalarından biriydi. Truva ile uzun yıllar Çanakkale’de hizmet verdi. Çanakkale’nin de önde gelen insanlarından biriydi. Sektörün değerli bir mensubuydu… Yattığı yer nur olsun, mekanı cennet olsun. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159
banner153