Kıraç Turizm: "Sezon geç açıldı ama 2019 seviyesine geldi"

Röportaj: Erkan YILMAZ 

Kıraç Turizm kurucusu Mehmet Kıraç, turizm taşımacılığının duayen ve öncü isimlerinden. 30 yıl önce Antalya’da kurduğu Kıraç Turizm, sektörün önde gelen en güçlü şirketleri arasında. 300’ e yakın özmal araca sahip Kıraç Turizm’in direksiyonunda, 2018 yılından beri kızı Havva Kıraç bulunuyor. Pandemiye rağmen Antalya’da hareketlilik seviyesi çok yüksek. Havva Kıraç, hem turizm sezonu değerlendirdi hem de gelecek öngörüsünü paylaştı. Bu söyleşi Havva Kıraç’ın göreve gelmesinin ardından ilk özel söyleşi olması dolayısıyla da ayrı bir önem taşıyor.  

Avrupa operasyonu beklediğimizden de iyi

Nisan ve Mayıs aylarında yaşanan kapanmalarla birlikte, 2020’de olduğu gibi durgun bir sezon yaşayacakları endişesine az da olsa kapıldıklarını belirten Kıraç Turizm Genel Müdürü Havva Kıraç, “Sezongeç açılmasına rağmen rakamsal olarak 2019 seviyesinde geçiyor. Önceki yıllarda Nisan ve Mayıs ayında tam anlamıyla açılırdı. Bu yıl,hareketlilik Haziranayında başladıyükselmeye devam etti. Avrupa pazarının yüksek geçeceğini acentelerimiz ile yaptığımız toplantılardan dolayı bekliyorduk, sürpriz yaşamadık ancak piyasanın beklentisinin üstünde bir sezon oldu. Şu an Almanya’nın, ülkemizi tekrar, riskli ülke kategorisine alması nedeniyle yüzde 10’luk bir düşüş yaşanacağı öngörüsü var. Yine de bir varsayımda bulunmak zor. Biz yoğunluğun hem iç hem dış turizm olarak 15 Ekim’e kadar sürmesini bekliyoruz. “ dedi.

Araç var ama şoför yok

Havva Kıraç, gündemden düşmeyen araç ve şoför sıkıntıları ile ilgili değerlendirmede de bulundu: “Biz araç hazırlıklarımızı sezon başında tamamladık. Kiralık tarafında ise iş ortaklarımız yıllardır bizimle, ilk tercihleri her zaman -sağolsunlar- Kıraç Turizm oluyor. Bu nedenle araç açısından sürpriz yaşamadık, ancak şoför bulmakta zorlandık. Bu nedenle özmal araçlarımızın da parkta beklediği dönemler oldu. Şu an araçların büyük bölümü çalışıyor ama gerçekten şoför bulmak sıkıntılı. 2020 yılında yaşananlar nedeniyle birçoğu farklı sektöre yöneldi.”

Şoförler dinlenmeye özen göstermeli

Şoförlerin çalışma ve dinlenme koşullarına özen gösterdiklerini belirten Kıraç, “Biz ne kadar özen göstersek, çalışma saatlerini kontrol etsek de bazı şoförler dinlenme konusunda çok dikkatli ve özenli değiller, sektöründe en zorlandığı noktalardan biri. Biz her fırsatta her şeyden önce kendi canınız için dinlenme saatlerinize dikkat edindiyoruz.”

2022’de beklentiler yüksek

Turizm tarafında 2022 beklentileri, 2021’den daha yüksek.2022 Yılı için acentelerin bizden araç anlamında daha fazla talepleri var. Her yıl bir sonraki yılla ilgili araç yatırım planı 15 Eylül’den sonra şekilleniyor. 

Filomuzun çoğunluğu Temsa

Kıraç Turizm olarak filomuzun çoğunluğunu Temsa araçlar oluşturmaktadır. Bunun yanında Volkswagen, Mercedes-Benz ve FORD araçlar ile hizmet vermekteyiz. 2021 yılında filomuza Temsa Otobüs, Mercedes Benz Minibüs ve Renault Binek yatırımlarımızı gerçekleştirdik.

Amaç bayrağı daha yukarı taşımak

2020 yılından bu yana şirketimiz de yeni bir yapılanma var. Kıraç Turizm çok iyi bilinen marka ve sektörde saygın bir yerde. Şirketimizle ilgili fark yaratacak planları oluşturmuş durumdayız. Bunları hayata geçirdikçe zaten paylaşacağız. Amacımız Kıraç Turizm’in bayrağını daha yukarıya taşımak. Planlarımız arasında araç filomuzu daha gençleştirmek biz bunu 2019 yılından bu yana devam ettiriyoruz. Çalışanlarımıza daha çok kariyer eğitimleri sunabilmek öncelikli amaçlarımızdan biri.

Turizm taşımacılığı nedir, nasıl yapılır, ne gibi zorlukları vardır tam anlamıyla anlaşılmış değil ve mevzuat ihtiyaçlara cevap vermekte yetersiz. Şehirlerarası yolcu taşımacılığı penceresinden Turizm Taşımacılığına bakmak doğru değil. Yıllardır dile getirilse de çözüm bulunabilmiş değil. Bir diğer yandan ise Havayolundan gelen bir yolcu güvenlik kontrolünden geçmesine rağmen UETDS ile bizim isim listesi vermemiz isteniyor. Bu yolcu taksiye binse gitse kimse bunu takip etmeyecek. D2 belgesine kayıtlı olmayan araçlarla yolcular alınıyor kimse engel olmuyor. Ama bize bu zorunluluk getirilerek istihdam ve iş yükü oluşturuluyor. Ne yazık ki adil bir durum değil. ■