banner92
banner139

İBB Afet Koordinasyon Merkezi Antakya'da Deprem Çalışmalarını Değerlendirdi

banner113

Kahramanmaraş merkezli 2 büyük deprem sonrasında AFAD tarafından Hatay ile eşleştirilen İBB, felaketi yaşayan şehirde ‘koordinasyon toplantısı’ düzenledi. Antakya’da, 35 dönüm alan üzerine konumlandırılan ‘İBB Afet Koordinasyon Merkezi’nde yapılan toplantıda konuşan Başkan Ekrem İmamoğlu, “Devletin gücü, sorunları çözme becerisinden gelir. Vatandaşlarımızın da devletin gücünü her zamankinden çok daha fazla hissetmek durumunda olduğu bir zaman dilimindeyiz. Gerçek anlamda bir deprem seferberliğine de ihtiyacımız vardır. Depremle yaşamak, bu coğrafyada herkes için kaderdir; doğru. Ama depremde ölmek, kaderimiz asla olmaz, olamaz. Çaresi bilinen, önlemleri geliştirilmiş ve bu anlamda afete hazırlığı birçok yönüyle dünyadaki örnekleriyle deneyimlenmiş bir yerde dururken, burada sadece bu hazırlığı ihmal etmenin kusurunu başkalarına atarak, kendimizi asla ve asla masumlaştıramayız” şeklinde konuştu. “Ortak aklı, bilimi, var olma ve sürdürülebilir bir şekilde toplumun gündeminde tutmayı önemsiyoruz” diyen İmamoğlu, ‘Afetle Mücadele Bilim Kurulu'nun mutlaka devreye alınması gerektiğine vurgu yaptı. İmamoğlu, “Bilim kurullarının oluşumunda; meslek odaları, sivil toplum kuruluşlarının da içine eklenmesi, katılımcılığı da güçlendirecektir. Zira ta 1999 yılında kurulan Ulusal Deprem Konseyi'nin, 2007 yılında ‘Güncelliğini kaybetmiştir’ denilerek lağvedilmesinin yanlış olduğunu tekrar hatırlatıyor ve böyle bir konseyin ülkemizin zaruri bir ihtiyacı olduğunu da buradan ilgililere, yetkililere ulaştırmak istiyorum” dedi.

banner114
DEPREM 13.02.2023, 16:51 Taşıma Dünyası
İBB Afet Koordinasyon Merkezi Antakya'da Deprem Çalışmalarını Değerlendirdi

ANTAKYA / HATAY

CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, eşi Prof. Dr. Nazan Savaş ve Adana Büyükşehir Başkanı Zeydan Karalar’ın katılımıyla, Kahramanmaraş merkezli 2 büyük depremin vurduğu Hatay’da “Koordinasyon Toplantısı” düzenlendi. İBB’nin Antakya’da 35 dönüm alan üzerine konumlandırdığı Afet Koordinasyon Merkezi’nde yapılan toplantıya; Bilecik, Defne, Arsuz, Samandağ, Erzin, K, Sarıyer, Şişli, Avcılar, Kartal, Beşiktaş, Beylikdüzü, belediye başkanları, Hatay milletvekilleri ve İBB bürokratları katıldı. İBB Başkan Danışmanı Yiğit Oğuz Duman’ın sunumuyla başlayan toplantıda, koordinasyon konusunda izlenecek yol haritası tartışıldı.

“HEPİMİZİN EN ÖNEMLİ SINAVLARINDAN BİR TANESİ”

Toplantının sonunda İmamoğlu ve Savaş, değerlendirme konuşması yaptı. Yaptıkları toplantının bir başlangıç olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, şunları söyledi: “AFAD'ın görevlendirmesiyle beraber, İstanbul'daki bütün kurumlar olarak, Hatay sorumluluğumuz var. AFAD'a katkı sunma sorumluluğumuz var. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanımızla, ekibiyle, diğer belediye başkanlarımızla ve ekipleriyle çalışma sorumluluğumuz var. Günün sonunda bu süreç, hepimiz için belki de en önemli sınavlardan bir tanesi. Çok büyük bir felaket yaşadık. Çok büyük bir üzüntü içerisindeyiz. Bunu hepimiz biliyoruz. Ama sorumluluklarımızın bundan daha büyük olduğunu da unutmayacağımız anlardayız. Umutsuzluğumuzu ve karamsarlığımızı da mutlaka yeneceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. İçimizde öfke var, isyan var. Ama bu duyguyu akılla ve mantıkla buluşturacağız. İnsanlığa, insanlığımıza güveneceğiz. Kendimize, milletimize, devletimize güveneceğiz ve bu güveni büyüteceğiz arkadaşlar.”

“ÖNÜMÜZDE BAŞARMAK ZORUNDA OLDUĞUMUZ ÖNEMLİ BİR SÜREÇ VAR”

“En zorlu sınavlarından birini belki yaşıyoruz insan olarak. Hepimiz, özellikle burada yaşayan, burada görev yapan kurumlarını, yol arkadaşlarını, akrabalarını kaybeden siz kıymetli dostlarımız. Ama bunların üstesinden gelme güç ve iradesini bize veren Yüce Allah'a güveneceğiz. Önümüzde çok önemli bir süreç var. Ama sonucunda muhakkak başarmak zorunda olduğumuzu da unutmayacağız. Bu toprakların ve bu toplumun karakteri, bize başarmak zorunda olduğumuz sorumluluğunu da yüklüyor. Büyük milletimizin yardımlaşma ve dayanışma duygusunun çok emsalsiz olduğunu, bize ne güzel, ne manevi anlar yaşattığını şu an bile hissediyoruz. El ele verince, başaramayacağımız hiçbir şeyin olmadığını da bir yanıyla hissediyoruz. Devletimizin güçlü olduğunu unutmayacağız. Her sorunun üstesinden geleceğimizin farkında olacağız. Tabii bazen güçlü olmanın, hata yapmama diye bir pozisyon ürettiğini de iddia edemeyiz. Hatalar oluyor. Buna engel değil. Onun için hatalar yapıldı. Belki hala yapılıyor. Ama bütün bunların, geçmişten bugüne gelen ne var ise hatalar, eksikler; onları biraz öteleyeceğiz, daha sonra oturup konuşacağız. Ve bu konuda hatalarımızı, eksikliklerimizi, niçin bir araya gelemediğimizi de ayrıca konuşacağız. Hukuki, ahlaki, insani olarak mutlaka bunları ele alacağımız günlerin de geleceğini ifade edelim.”

“HER YETKİLİNİN TAVIR, DAVRANIŞ, DİL VE TUTUMLARINA DİKKAT ETME ZORUNLULUĞU VAR”

“Tabii bugün önceliğimiz var. Öncelikle daha fazla hata yapılmasına izin vermemek. Her bir yöneticimizin birbirinden haberdar olarak, birbiriyle koordine olarak, bildiğini okumaya değil, ortak aklı devreye almayı, stratejik aklı devreye almayı hedefleyen bir tavırla hareket edeceğiz. Ve bu hataları engelleyeceğiz. Tabii devletimizin bundan böyle tüm gücünü hata yapmadan, en etkili bir biçimde ortaya koyma zorunluluğu vardır. Devletin gücünün, milletine verdiği güvenden geldiğini hepimiz biliyoruz. O bakımdan bu hassas dönemde her yetkilinin tavır, davranış, dil ve tutumlarına dikkat etme zorunluluğu vardır. Bugün yetki makamlarında bulunan herkesin, devlete güveni sarsmadan hareket etmesi gerektiğini hatırlatıyor ve üzerimize düşen sorumluluğu da bizler alıyoruz. Milletin her bir ferdine ayrım yapmaksızın, aynı sevgiyi, aynı saygıyı, aynı anlayışı, aynı hizmeti sunma karakterine sahip olmalıyız. Hiçbir vatandaşın içerisinde ayrımcılık yapıldığına dair toz zerresi kadar şüphe bırakmamak zorundadır bütün devlet görevlileri, hepimiz. Bütün yöneticiler olarak, bunu hedef koymalıyız ve bütün kaynaklarımızı, imkanlarımızı ortak hedefler doğrultusunda birleştirmekle de yükümlüyüz.”

“HER ADIMI AKILLA, BİLİMLE HAREKET ETTİRMEK ZORUNDAYIZ”

“Millet olmanın, milletçe birlikte hareket etmenin belki de böyle en tepe noktası, en zirve noktasını yaşama sorumluluğu günlerinin içerisindeyiz. Dolayısıyla her adımı akılla, bilimle hareket etmek ve ettirmek zorundayız. Dünyada çok değerli örnekler var, kendi yaşamımızda çok değerli örnekler var. Ülkemizin deneyim sürecinde yapılmış iyi örnekler var. Bütün bunları önümüze ışık olarak koyup, hareket etme zorunluluğumuz vardır. Yanlış alışkanlıklardan kurtulmanın, yeni ve cesur bir anlayış içerisinde hareket etmemizin zaruri olduğunu ifade ediyorum. Tabii ki burada devlet ve milletin iş birliği safhası da çok mühim. Devletin gücü, sorunları çözme becerisinden gelir. Vatandaşlarımızın da devletin gücünü her zamankinden çok daha fazla hissetmek durumunda olduğu bir zaman dilimindeyiz. O bakımdan, devlet ve millet iş birliği, oradaki şeffaflık, oradaki hesap verebilirlik, oradaki dayanışma, aynı masada buluşma… Tabii ki bu işin sorumlusu olan kurumlarımız var; başta AFAD ve devletimizin bütün kurumları. Ama burada bulunan bizler, belediyeler, hepimiz, o masanın cesur birer ferdi, o masaya bütün aklıyla, bütün fikriyle, bilgisini paylaşma, emeğini koyma, imkanlarını koyma konusunda son derece kararlı bireyler olduğumuzu, buradan vatandaşlarımızla da paylaşmak istiyoruz.”

“99 YILINDA KURULAN ULUSAL DEPREM KONSEYİ, 2007’DE ‘GÜNCELLİĞİNİ KAYBETMİŞTİR’ DENİLEREK LAĞVEDİLDİ”

“Bu süreçte her birimiz yorulmadan, yılmadan, destek olma kararlılığını ortaya koyuyoruz. Bu sorumluluğumuzun sadece bulunduğumuz şehirlere değil, memleketimin her yöresine olduğunu da ifade etmek durumundayız. Ortak aklı, bilimi, var olma ve sürdürülebilir bir şekilde toplumun gündeminde tutmayı önemsiyoruz. Afetle Mücadele Bilim Kurulu'nun mutlaka ve mutlaka devreye alınmasının stratejik aklın sadece devletin kurumlarında olmadığını, aslında bizim son derece kıymetli bilim insanlarımızın olduğunu ve o bilim insanlarımızın, teknik insanlarımızın direkt katkılarını sunabileceği Afetle Mücadele Bilim Kurulu'nun olmasının, mutlaka şart olduğunu düşünüyorum. Bilim kurullarının oluşumunda; meslek odaları, sivil toplum kuruluşlarının da içine eklenmesi, katılımcılığı da güçlendirecektir. Zira ta 1999 yılında kurulan Ulusal Deprem Konseyi'nin, 2007 yılında ‘Güncelliğini kaybetmiştir’ denilerek lağvedilmesinin yanlış olduğunu tekrar hatırlatıyor ve böyle bir konseyin ülkemizin zaruri bir ihtiyacı olduğunu da buradan ilgililere, yetkililere ulaştırmak istiyorum.”

"AMA’SIZ, ‘FAKAT’SIZ BİR SÜRECİ SAĞLAYABİLDİĞİMİZ TAKDİRDE…”

“Devletimizle, hükümetle, belediyelerle, yerel yönetimlerle, sivil toplum kuruluşlarıyla, milletimizle son derece ‘ama’sız, ‘fakat’sız bir süreci sağlayabildiğimiz takdirde, milletçe ayağa kalkacağımız, bu zorlukları aşacağımız bir gerçektir. Evet; yıkım çok büyük. Bunu biliyoruz. Ama insanımızın bundan sonra ihtiyaçları var. Milyonlarca insanımızın hayatı, güvenliği, barınması, beslenmesi, sağlığı, eğitimi, bütün bunların kararlarının alınması konusunda herkesin anlamlı fikirleri var. Onun için anlık, saatlik, gün içerisinde ‘pat’ diye insanların önüne kati kararlar, aylarca insanın hayatını etkileyecek kararların alınmasının ne yazık ki toplumu negatif etkilediğini ifade etmek Isterim. Onun için bu kararlar alınırken ,bilimin yol göstericiliği, farklı ihtiyaçların, farklı kesimlerin ne düşündüğünün aktarılmasının kanallarının açık olması çok mühim. Burada en geniş sosyal ve siyasi mutabakatın tam da böylesi bir dönemde, toplumumuza son derece üst seviyede bir moral vereceğini de ifade etmem gerekli.”

“BU SINAVI YARINLARDA ÜLKEMİZİN BAŞKA BİR YERİNDE VERECEĞİZ”

“Devletiyle, milletiyle, iktidarıyla, muhalefetiyle en geniş ortak paydalarıyla buluşarak ilerlemeliyiz. Ki deprem her an bir başka yeri de vurabilir. Yani bu sınavı belki bugün burada veriyoruz, ama yarınlarda ülkemizin başka bir yerinde vereceğiz. Allah korusun, bugün bir başkasına yardım etmek için canını dişine takan insanlar, yarın yardıma, desteğe ihtiyaç da duyabilir. Bu bağlamda, bu bakış açısıyla sürece eğilmemiz şart. Onun için yaşadıklarımızdan ders almalıyız. Deprem bölgesinin yaralarını sararken, bütün şehirlerimizin de böyle bir felakete hazırlık konusunda, dayanışma konusunda büyük bir seferberlik başlatmak zorunda olduğumuzu biliyoruz. Ki bunun en baş şehri İstanbul'dur; en baş aktörleri bizleriz. O bakımdan son derece önemli bir süreci başlatacağımızı da buradan ilan etmek istiyorum. İstanbul, bu hızla harekete geçirilmesi yerlerden birisidir.”

“DEPREMDE ÖLMEK KADERİMİZ OLAMAZ”

“Bu konuda üç ayağı önemsiyoruz. Merkezi yönetim-yerel yönetim iş birliği ayağı çok mühimdir. Yerel yönetimler reformu ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi bu anlamda çok çok mühimdir. Elbette ki bütüncül bir biçimde kaynak seferberliği… Yoksa sadece kurumlar kendi başlarına 7-8 aşamalı konuşuyor ve kendi sesini duyuyor bir biçimde hareket etmesinin ülkemizi, şehirlerimizi ne denli geciktirdiği ve işte burada yaşanan bu felaketin sonucunda da nasıl büyük kayıplara maruz kaldığımız ortadadır. O bakımdan gerçek anlamda bir deprem seferberliğine de ihtiyacımız vardır. Depremle yaşamak, bu coğrafyada herkes için kaderdir; doğru. Ama depremde ölmek, kaderimiz asla olmaz, olamaz. Bunu da altını çizelim. Çaresi bilinen, önlemleri geliştirilmiş ve bu anlamda afete hazırlığı birçok yönüyle dünyadaki örnekleriyle deneyimlenmiş bir yerde dururken, burada sadece bu hazırlığı ihmal etmenin kusurunu başkalarına atarak, kendimizi asla ve asla masumlaştıramayız.”

“10 ŞEHRİMİZİN YAŞADIĞI BU FELAKETİN YARALARINI SARACAK BİR ORGANİZASYON BÜTÜNLÜĞÜ İÇİNDE HAREKET EDECEĞİZ”

“Böyle bir anlayışla Hatay'dayız. Burada Hatay'ın ne denli önemli bir emanet olduğunu, Atatürk'ümüzün, ‘Hatay benim şahsi meselemdir’ diyerek, milletçe, 86 milyon insanımıza bu şehri nasıl emanet ettiğini biliyoruz. Tabii ki bütün şehirlerimiz, bizim için çok kıymetli. Güney, Doğu, Güneydoğu Anadolu Bölgemizin şehirleri, 10 şehrimizin yaşadığı bu felaketi hep beraber yaralarını saracak bir organizasyon bütünlüğü içinde hareket edeceğiz. Hatay'da görevli olmamız sebebiyle, bütün yerel yönetimlerin AFAD'la, devletimizin diğer kurumlarıyla irtibatlı, koordineli nasıl daha etkin çalışabiliri, nasıl daha iyi iletişimle süreci yönetebiliri konuştuk. Ama aynı şeyi bütün CHP’li belediyeler olarak diğer şehirlerimizde de yapacağımızı, göstereceğimizi duyurmak istiyorum. Tabii Hatay'a ve tüm deprem bölgesine daha fazla destek olmayı ümit ediyoruz. Hepimizin elinden bir şey geleceğinin farkındayız. Yalnız kurumlar olarak değil, bireyler olarak, sivil toplum kuruluşları olarak, şirketler olarak, Türkiye'nin her yerindeki insanlarımızın bu yürekli, cesur, vicdanlı davranışını elbette ki alkışlıyoruz, elbette ki buna minnet duyuyoruz.”

“SEN, BEN’ DEMEDEN BİZ BİR ARAYA NASIL GELEBİLİRİZİ GÜÇLENDİRMELİYİZ”

“Tabii bunun iyi bir organizasyona da ihtiyaç duyduğunu da ifade edelim. ‘Sen az yap, sen çok yap ya da sen yapma’ demeden, biz bir arada nasıl yapabilir, ‘sen, ben’ demeden biz bir araya nasıl gelebilirizi güçlendirmeliyiz. Az gelir, çok gelir ama hepimizin elinden bir şey gelebileceğini unutmamalıyız. Herkes kendindeki gücü bilmeli. Bunu güçlendirmeliyiz ki, insanlar kendine güvensin. Kendine güvenen insanlar, kendine güvenen toplumlar üretir. O bakımdan cansiperane çalışan, aklını, yüreğini, emeğini ortaya koyan, şu ana kadar enkazların altında insanların canını kurtarma konusunda emek ortaya koyan bütün emekçi dostlarıma, bütün arama-kurtarma ekibinde bulunan kurumlara yürekten ama yürekten teşekkür ediyorum. Sevgili Hataylılara, bu kadim topraklarına güzel insanlarına sabırlı, güçlü, haysiyetli duruşlarından dolayı yürekten teşekkür ediyoruz.”

“BUNLARI DA AŞACAĞIMIZA YÜREKTEN İNANIYORUM”

“Antakya'sı, İskenderun'u, Defne'si, Samandağ’ı, Dörtyol’u, Erzin'i, Arsuz'u, Kırıkhan’ı, bütün ilçeleriyle gerisinde eşsiz ve muazzam bir tarihi var. Bütün medeniyetlere ev sahipliği yapmış, haklı bir gurura sahip. O bakımdan biliyoruz ki, binlerce yıllık tarihte nice badireler, nice nice felaketler yaşadı bu topraklar. Şimdi tam da bu süreçte, biz, bu toprakları tekrar ayağa kaldırmak adına, kıymetli siyasi büyüklerimizle, dostlarımızla, çok kıymetli Hatay Büyükşehir Belediye Başkanımız Lütfi Savaş, milletvekillerimiz ve diğer belediye başkanlarımızla muazzam mücadelenin içerisinde olacağız. Düştüğü yerden kalkmasını bilen, geleceğe ve güzel günlere güvenle bakan, inancını yitirmeden acısını yaşayan insanların yanında olduğunu hissettiren bir dayanışmayla, hep birlikte bu ülkenin geleceğini hazırlayacağız. Bunları da aşacağımıza yürekten inanıyorum. Bu koordinasyon aklının, bu ortak akıl düşünce zemininin, bu dayanışmanın, bu buluşmanın şehrimize ve afet bölgesine güzel sonuçlar getirmesini diliyor, katkı sunan herkese de yürekten teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun.”

SAVAŞ: “İSTERLERSE AFAD’LA BÜTÜN YAPTIKLARIMIZI, PLANLARIMIZI PAYLAŞIRIZ”

Büyük depremde felaketi yaşayan şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı Savaş da “İstanbul'dan gelen ilçe belediye başkanlarımızın her biri birer kişi versin Koordinasyon Merkezi’ne. İl Başkanımızın her ilçeden bir kişi alarak, Koordinasyon Merkezi’yle koordine olması, aynı zamanda bir il başkan yardımcısının da bunlarla birlikte çalışmasını sağlaması lazım. Koordinasyon Merkezi bizlere, her gün ‘Bugün ne yaptık? Son durum nedir? Yarın ne planlıyoruz’u gönderirlerse memnun oluruz. Bunun dışında da 3 günde bir bizi de içine alacak şekilde toplantı yapılırsa iyi olur. Haftada bir de AFAD’la isteriz toplanmayı. Ben de konuşacağım. Ekrem Bey de konuşur. İsterlerse, onlarla da bütün yaptıklarımızı, planlarımızı paylaşırız” ifadelerini kullandı.

Yorumlar (0)
banner92
banner117
5
kısa süreli hafif yoğunluklu yağmur
banner153
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 29 74
2. Fenerbahçe 28 68
3. Samsunspor 30 51
4. Beşiktaş 28 48
5. Eyüpspor 29 47
6. Başakşehir 28 42
7. Göztepe 29 39
8. Gaziantep FK 28 39
9. Kasımpaşa 29 39
10. Antalyaspor 29 39
11. Konyaspor 30 37
12. Trabzonspor 28 36
13. Rizespor 28 34
14. Bodrum FK 29 33
15. Kayserispor 28 33
16. Sivasspor 29 31
17. Alanyaspor 29 31
18. Hatayspor 28 19
19. A.Demirspor 28 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 33 66
2. Karagümrük 33 59
3. Gençlerbirliği 33 57
4. Erzurumspor 33 55
5. Bandırmaspor 33 55
6. İstanbulspor 34 52
7. Keçiörengücü 34 51
8. Amed Sportif 34 51
9. Boluspor 33 48
10. Iğdır FK 33 48
11. Esenler Erokspor 33 48
12. Ahlatçı Çorum FK 33 48
13. Ümraniye 33 47
14. Pendikspor 33 45
15. Sakaryaspor 33 42
16. Ankaragücü 33 38
17. Manisa FK 33 38
18. Şanlıurfaspor 34 37
19. Adanaspor 33 27
20. Yeni Malatyaspor 33 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 31 73
2. Arsenal 32 63
3. Nottingham Forest 32 57
4. M.City 32 55
5. Aston Villa 32 54
6. Chelsea 31 53
7. Newcastle 30 53
8. Fulham 31 48
9. Brighton 32 48
10. Bournemouth 31 45
11. Brentford 32 43
12. Crystal Palace 31 43
13. M. United 31 38
14. Everton 32 38
15. Tottenham 31 37
16. West Ham United 31 35
17. Wolves 31 32
18. Ipswich Town 31 20
19. Leicester City 32 18
20. Southampton 32 10
Takımlar O P
1. Barcelona 30 67
2. Real Madrid 30 63
3. Atletico Madrid 30 60
4. Athletic Bilbao 30 54
5. Villarreal 29 48
6. Real Betis 30 48
7. Celta Vigo 30 43
8. Mallorca 31 43
9. Real Sociedad 31 41
10. Rayo Vallecano 30 40
11. Getafe 31 39
12. Valencia 31 37
13. Sevilla 31 36
14. Osasuna 30 35
15. Girona 30 34
16. Espanyol 29 32
17. Deportivo Alaves 30 30
18. Las Palmas 31 29
19. Leganes 30 28
20. Real Valladolid 30 16