Dışarıda iyi, içeride farklı gelişmeler var

19 – 24 Ekim tarihlerinde Belçika Kortrijk’de Busworld Fuarı vardı. İlk defa 1996 yılında gittiğim Busworld ile bugün arasında büyük farklar gördüm. Daha önce de defalarca gittim. Her seferinde Türk firmalarının arttığını gururla görüyoruz. Türk otomotiv sanayinin nerelere geldiğinin önemli bir seviyesi bu fuar.  Resmen Belçika’ya Türk çıkarması yapıldı. Bu, otomotiv endüstrimizin ne kadar üretken ve iyi olduğunun göstergesidir. Özellikle ben yine yan sanayicilerimizden bahsedeceğim. Bursa’daki KOBİ ölçeğini aşmış, giderek markalaşan birçok firma cam, koltuk, kumaş firmalarımız oradaydı. 

İhtisas fuarı

Busworld bir otobüs iktisas fuarıdır. Özellikle otobüs üreticilerimizin bu fuara duyduğu ilgi beni fazlasıyla memnun etti. Türkiye, otomotiv endüstrisinde Avrupa’ya ağırlığını koydu. Mercedes Tourismo otobüsünün Avrupa otoyollarında dolaştığını gördüm. Paris’te de yollardaydı. MAN geç de olsa bir adım attı, 13 metrelik arabaya döndü. Yeni Fortuna da, Mercedes’in ve Otokar’ın araçları da ilgi çekti. 

Küçük otobüs bana göre Türkiye’nin önemli modelidir. Kısa mesafe şehiriçi taşımacılıkta önemli rolü olacağını umuyorum. Temsa Genel Müdürü dahil bir çıkarma yaptılar. Temsa ve Isuzu gibi üretici bütün firmalarımızın önemli yeni modellerini gördük. Busworld otomotiv endüstrimiz için önemli bir sınav oldu. Bu sınav tek taraflı olmamalı, devletin de otomotiv endüstrisine yeterli desteği vermesi lazım. Türkiye’nin ikinci el otobüsleri düzenlemesiyle ihracat hızlanacak, araç filoları yenilenecek hem de istihdam oluşturulacak. Devlet de katma değer kazanacak. Koltukçusundan camcısına kadar herkesin çarkları dönmeye başlayacak.

Ulaştırma ve Lojistik Kongresi

Türkiye’de lojistik konusunda çok fazla okulda, bölüm yok. Beykoz’da adı lojistik olan bir okulumuz var. Ama İstanbul Üniversitesinin iş dünyasıyla kurduğu lojistik bölümünün, Ulaştırma ve Lojistik Kongresi vardı ve öğrencilerinin neredeyse tamamı oradaydı. Taşımacı firmalarımız ile dernek başkanlarımızın hepsi, özellikle büyük bir ilgiyle oradaydı. Orada uygulamalı eğitimin çok güzel örneklerini gördük. Şirket yöneticileri oradan eleman tedarik ediyorlar. Teori ile pratiğin yan yana getirilirse çok daha başarılı işler yapılacağını net olarak gördüm. Birçok öğrencinin de stajlarını taşımacı kuruluşlarda yaptıklarını tanık oldum. İstanbul Üniversitesini tebrik ediyorum bununla kalmayacak ve bizimle ilgili Ulaştırma Mühendisliğinin Türkiye’de literatüre eğitim dünyasında yer almasını istiyoruz. Çünkü ulaşım ekonomide önemli bir zaman dilimini alıyor. 

Hayatımızın önemli yeri ulaşım

Ekonominin de önemli yeri ulaşımdır. Demiryollarından havayollarına, denizyollarından karayollarında her şirkette ulaştırma mühendislerinin rol alması lazım. Akademisyenlerle bunları da konuştuk. Başta Bakan Ahmet Arslan olmak üzere, Ulaştırma Bakanlığından Şaban Atlas oradaydı, UTİKAD, UND, IRU oradaydı. Hepsinin ciddi destek olduğuna şahit oldum. Konuşmalarımızla öğrencilere bir nevi koçluk yaptık. Ne yapmaları gerektiğini anlattık. Ulaşımın insan hayatında önemini aldıkları eğitimin hayat için ne kadar önemli olduğunu anlatmaya çalıştık. Öğrencilikleri sırasında da çalışmalarını tavsiye ettik. Bu kongrenin sürekliliğinin sağlanarak geleneksel hale getirileceğine inanıyorum. 

Telif hakları

Telif hakları konusu enteresan bir hale geldi. Müzisyenlerin oluşturduğu meslek birliklerinde yeniden parçalanma yaşandı. Artık muhatabımız 7 ayrı meslek birliği… Telif istekleri otobüs başı 1570 liraya çıktı. Kültür Bakanlığı, Odalar Birliğine pazarlık yapmak üzere, bir hakem heyeti oluşturulması konusunda yetki verdi. Yazarı, yapımcısı sanatçısı ayrı telif istiyor ve hepsiyle ayrı ayrı muhatap olacaksınız.  Bütün bunları üst üste koyduğunuz zaman bu taşınabilen bir yük değil. Telif hakları çok can sıkıcı duruma geldi. ■