Genç kaptanlar Taşıma Dünyası’na konuştu

RÖPORTAJ: ERKAN YILMAZ

Afyon Kocatepe Üniversitesi Sultandağı Yüksekokulu Otobüs Kaptanlığı Bölümünün yeni mezunları için İstanbul’da düzenlenen törene katılan yeni mezun kaptanlarla görüştük..

Melike Ünsal: 

Ulaşım sektörünün iş sağlama açısından geniş bir sektör olduğunu düşünüyorum. Bu sebepten dolayı bu bölümü tercih ettim. Şehirlerarası, yurtiçi, hatta yurtdışı bile olabilir. Her türlü ulaşım sektöründe yer almak istiyorum. Ailemde şoförlük yapmış kişi yok. Tamamen benim kendi araştırmalarımla ilgili. Araştırdım, uygun olduğunu düşündüm. İş bulabileceğime inandığımı için yazdım. E sınıfı ehliyetim de var. Herhangi bir zorluğu olacağını düşünmüyorum. Sonuçta her meslekte zorluk var. Bunda da muhakkak var. Ama aşılacaktır.

Abdullah Çıtışlı: 

Özel sektörün, kamunun ihtiyacı var. Ben daha çok kamudan tarafa gönlüm olduğu için bu okulu tercih ettim. Mesleğin zor olması beni korkutmuyor. Bizim ailemizde kaptan yok. Esnaflığı insan ilişkilerimi bildiğim için seçtim. İş imkanı olduğu için hoşuma gitti. Ülkemizde 4 sene üniversite bitiriyorlar, bir şey yapamıyorlar. Eline meslek alamıyor. Bu meslek iş bulma kolay olduğu için seçtim. Bir de ben kendim babamdan esnaflıkta var o yüzden de seçtim. İnsan ilişkilerinde kendimi iyi hissetmek için seçtim.

Ali Bulgur: 

Ben bu mesleği, öncelikle ülkemizde olan şoförlerin iyi eğitim almadığını düşünerek seçtim. Şehiriçi otobüse bindim bir gün, şoföre bir yer sordum bana, ters cevap verdi. Beni yerin dibine soktu. O zamana kadar bu işe hiç meraklı değildim, sonra böyle bir bölüm olduğunu öğrendim. Yani o vesile ile bu bölüme geldim. Beni başlarda zorluğu korkutuyordu ama aldığım derslerden dolayı zor olan bir şeyin olmadığını gördüm. Eğitim güzeldi. Otobüse ilk bindiğimde hiçbir şey bilmiyordum. Ama otobüste gerek teorik gerek moral konularda bütün bilgileri kazandığımı düşünüyorum. Her şeye hazırım. Ailede bu işi yapan yoktu da, dayım kamyon falan sürüyordu. O bana başlarda okuyup da ne olacak, gel yanıma çalış diyordu. Şimdi de dayıma anlattım, müthiş bir meslek dedi. Çevremde nerede okuduğumu söylediğimde ne gerek var diye gülenler, iş imkanlarını duyunca araştırmaya ve ilgilenmeye başlıyor hemen. 

Necdet Erdoğan: 

Bu işi seçmemde birinci etken iş imkanı. İş imkanının diğer alanlardan daha iyi olduğunu düşünüyorum. İkincisi seyahat etmeyi seviyorum. Üçüncüsü her yolculukta farklı insan, farklı kişilik sosyalleşme, bu açıdan kendimi geliştirme açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Ailede şoförlük yapan kimse yoktu. Etrafımdaki herkes şaşırdı. Neden bu işi seçtin gibi tepki gösteren de oldu. Arkadaşlarımın hepsi benim bölümü araştırmışlar, tabii ilgi çekti. İlk çalışmak istediğim yer kamu. Ama ekmeğim neredeyse, oraya gideceğim.

Recep Binay: 

Bu bölümü iş imkanı olduğum için seçtim. Ailede bu işi yapan yoktu. Ben araştırdım, günümüz şartları itibari ile böyle bir bölümün gerekliliğini gördüm. Ailemden de bir sürü kişi bu bölümü okuduğumu bilmiyor. Okuyoruz işte. Güzel bir işe girip çalıştığım zaman görecekler artık. Ben kamuda çalışmak istiyorum. Tabii ki zor bir meslek, sonuçta can taşıyoruz biz. Biz bu işin eğitimini alıyoruz. Okulda eğitim çok güzel. 

Sefa Çırak: 

Ben çocukluktan beri bu işi seviyordum, o yüzden tercih ettim. Otobüsü seviyorum. Ailede kimse kaptan değil. Otobüs konusunda eğilim olduğumdan dolayı bütün bilgileri biliyorum. Kendim araştırıp öğrendim. Bu bölümü seçtiğimi duyanlar şaşırıyor, böyle bir bölüm mü varmış diyorlar, ama izah edince anlıyorlar, ve iyi bir şey diyorlar. Daha da yaygınlaşsın diyorlar. Kamu daha ön planda, ondan sonra şehirlerarası geliyor tabii. Otobüsçülük zor bir meslek ama çalıştıktan sonra her şey kolay. Hiçbir iş zor değil. 

Volkan Durmaz: 

Babam otobüsçülük yapıyordu. Niğde’nin kasabasından şehre gidiyorduk. Babam yaptığı için ben de biraz sevdalısı oldum şoförlüğün.

Mahşuk Baran: 

Babam Emin Baran 20 yıldır Öz Diyarbakır firmasında çalışıyor. Baba sevgisinden yoksun bir şekilde büyüdük. Onun da etkisi var. Babam, bize bu mesleğin çok kutsal bir meslek olduğunu aşıladı. Bize, bir doktor, olur da başarısız ameliyat yaparsa bir insanın hayatı ile oynamış olur. Ama bu mesleği icra ederken 50 insanın hayatı ile haşır neşir oluyorsun, o kadar hayatın sorumluluğunu alıyorsun. Bu, tercihimde önemli bir rol oynadı. Yanımızda olduğu zaman, olmadığı dönemi telafi ediyordu. Sürekli olup sevgi vermemesindense, arada bir olup da bizimle olması bu sevgiyi maksimum seviyede vermesi, bize çok daha faydalı geliyordu. İlkokul mezunu doğal karşılanabilir, ama üniversite mezunu arkadaşlarımız dahi bu okulda ne işiniz var, Öz Diyarbakır’a git babanın yanına, onun yanında öğren falan diyorlardı. Babam şimdi eğitim aldığım için takdir ediyor. Başta bilmiyordu, ilgisizdi, sonra bildikçe ilgisi arttı. Hele bu ortamı görseydi eminim ki, çok daha büyük bir şevkle gurur duyardı.

Mehmet Kaymaz: 

Kazalarda insanların ölmemesi için, insanlara daha iyi hizmet verebilmek için bu mesleği seçtim. Ailede şoför yoktu. Bu işi seçtiğimde şoförlüğün eğitimi mi olur diye tepki gösteren çok oldu. Okulun eğitimi çok güzeldi. Okuldan memnunum. Ben de kamuda çalışmak istiyorum. Zor bir meslek ama üstesinden geliriz. ■