Şehirlerarasında uygulanan yüzde 50 kapasite kuralına da değinen İrem Bayram, “ Şehiriçinde, havayolunda böyle bir kural yokken sadece şehirlerarasında olması hakikaten oturup hepimizin düşünmesi gereken bir gerçek. Ne yapılmaya çalışıldığını bilmiyorum ama bizim bir şey yapamadığımızı biliyorum. Bakanlık karayolunun seviyesini daha mı aşağı indirmeyemi çalışıyor bunu bilmiyoruz. Hala karayolunun oranı hala yüzde 86 civarında. Bakanlığın bunu stratejik planlarda biraz havayoluna kaydırma planı çizdiklerini biliyoruz. Bu tabloyu biz STK’sız ‘Sivil Toplum Örgütü) olmasına bağlıyorum. Biz arada kaynadık. Bakanlığın işi çok yoğundu ve arada kaynadık diye düşünüyorum” dedi.
Şehirlerarasında uygulanan yüzde 50 kapasite kuralına da değinen İrem Bayram, “ Şehiriçinde, havayolunda böyle bir kural yokken sadece şehirlerarasında olması hakikaten oturup hepimizin düşünmesi gereken bir gerçek. Ne yapılmaya çalışıldığını bilmiyorum ama bizim bir şey yapamadığımızı biliyorum. Bakanlık karayolunun seviyesini daha mı aşağı indirmeyemi çalışıyor bunu bilmiyoruz. Hala karayolunun oranı hala yüzde 86 civarında. Bakanlığın bunu stratejik planlarda biraz havayoluna kaydırma planı çizdiklerini biliyoruz. Bu tabloyu biz STK’sız ‘Sivil Toplum Örgütü) olmasına bağlıyorum. Biz arada kaynadık. Bakanlığın işi çok yoğundu ve arada kaynadık diye düşünüyorum” dedi.
Daha çalışmaya başlamadan sorunlar ile mücadeleye
Türkiye’nin İran dışında sınır kapılarını açtığını da belirten İrem Bayram, “Ancak Türkiye’deki vaka sayılarının 1000’in altına inmemesi nedeniyle karşı taraflarda bir engel var. Irak şu anda vaka sayılarından dolayı açmak istemiyor. Biz de bekliyoruz. 24 Haziran’da yayınlanan İçişleri Bakanlığı’nın yayınladığı genelge ile yabancı plakalı araçlar yüzde 100 doluluk ile gümrüklerden geçebileceğini ancak Türk plakalı araçların ise yine yüzde 50 kuralına takılacağını gördük. Şimdi bununla mücadele halindeyiz. TOBB Sektör Meclisi aracılığıyla bunun yanlışlığını yazdık. İl ticaret odaları vasıtasıyla bakanlıklara bunun bir haksızlık olduğunu ve bize döviz kaybettireceğini ifade eden dair yazılar gönderdik. Kapılar açıldı ama sorunlar hala aşılmadı. Daha çalışmaya başlamadık ama sorunları ile mücadeleye başladık. Umarım açılmadan çözmüş oluruz. Çözülsün açılsın. Biz bu kadar emek verdik. Yabancı plakalara bu emekleri kaptırmayalım istiyoruz. Yaptığımız hizmet aynı ama fiyat farkı ile rekabet edemiyoruz. Eğer yüzde 50 doluluk kuralı değişmez onlar yüzde 100 doluluk ile gelirlerse yavaş yavaş oralardan çekileceğiz. Yada otobüsleri Irak’taki şirketin üstüne geçireceğiz.Bu da Türkiye’ye döviz getirmemek, MTV, sigorta ödememek, vergi vermemek. Bizi farklı yollara sokacak bir durum ama genel anlamda da ülkemize kayıp yaratacak bir düzenleme ” dedi.
Önümüzdeki değişimler
Salgının getireceği değişimleri de sıralayan İrem Bayram, “Bunu sık sık dile getiriyorum ama artık sektör eskisi gibi STK’sız olmayacak gibi bir inancım var. Artık yeni STK’lar bukonunun acı çeken tarafı. Otobüsçü jargonuyla Aynası, lastiği olmayanlar tarafından yönetilen değil de, otobüsü olan, akaryakıt zammı geldiğinde bunun acısını çeken, vergisini ödeyen kişiler tarafından bir STK’nın gelişeceğini düşünüyorum. Bu pandemi sürecinin böyle bir katkısı olacak buna inanıyorum. Ben bu süreçte öncü olmak olarak değil birlikte ekip halinde hareket etmenin önemine inanıyorum. İşini düzgün yapan kişiler mevcut STK’lar içinde yer almak istemiyorlar. Böyle bir gerçek var. Bakıyor ki, amacına ulaşmıyor, benim adım burada geçmesin istiyor. STK’da uğraş vermek için vakti de olmuyor. STK’lar içinde doğru isimlerde var. Onların tecrübesi de önemli. Tüm bölgeleri bilen, sahaya hakim olacak bir ekibin olması gerekiyor” dedi.