Mevzuat ve denetim

Geçen hafta, Marmaris’te üzücü bir kaza yaşandı. 24 insanımız yaşamını yitirdi, 10 vatandaşımız da yaralandı. Bu kaza bazı hususları tekrar öne çıkardı; her önüne gelenin belge almaması, her aracın yola çıkmaması gerektiği gibi. Turizm taşımacılığı bir ihtisas alanıdır ve kurallara bağlanması lazım. Sadece kanun ve yönetmelikle olmuyor. Denetlemeyi de çok iyi yapmamız gerekiyor. Bütün bu üzücü olayların önüne geçmek için mevzuatla denetimi yan yana koymak gerekiyor. Kazalar olabilir, ancak sebeplerini iyi araştırmamız gerekiyor. 

Tarifeli ve tarifesiz taşımacılık 

Ankara’da 17 Mayıs’ta Bakanlık yetkilileri ile bir araya geldiğimiz toplantıda, turizm taşımacılığının ihtisas alanı olduğunu ve belge düzeninin de bu anlayışla yapılması gerektiğini vurguladım. Tarifeli ve tarifesiz taşımacılık alanının belge düzeni içerisinde birleşmesinin önemine dikkat çektim. Üç belge ile düzenlenebilir bu alan. Bir belge ‘süper belge’ olarak kriterlerinin iyi belirlenerek, mali kriterlerini artırarak her alanda faaliyet göstermesine izin verilmesi, diğer iki belgenin de tarifeli ve tarifesiz şeklinde düzenlenmesi gerektiğini ifade ettim. Biz Yönetmelik değişikliği için Bakanlık ile her konuda anlaştık. Sadece farklı düşündüğümüz nokta burada. Y belgesi zaten valiliklere bırakılıyor.  

Bir toplantı daha… 

Bakanlık ile bu konuyu bir kez daha değerlendirmek istiyoruz. İstanbul Ticaret Odası’nda yine bir toplantı yapalım, yük ve yolcu grupları olarak ayrı şekilde bir araya gelelim talebinde bulunduk. Yönetmelikte yük ve yolcu mevzuatının da ayrılması gerektiğine inanıyoruz. Belediyelerin yolcu taşımacılığında kuruluşlar kurarak, özel sektörün önüne setler kurmasının yanlışlığına da dikkat çektik. İTO’da veya farklı bir yerde yapılacak toplantıda bu noktaları tekrar gündeme getireceğiz. Bakanlığı ikna edemediğimiz bir konuda da ortak taşıma organizatörlüğü konusu. Biz dünya çapında şirketlere sahip olmak istiyoruz, bu vizyonla hareket edilmesi gerektiğine inanıyoruz. 

Yönetmeliğin de; geleceğe yönelik bir projeksiyon koyması, ihtisas alanlarına saygı duyması gerektiğine inanıyoruz. Yönetmelik, şirketlerimizin KOBİ ölçeğinde kalmasına değil, dünya çapında büyük bir organizasyona, şirkete dönüşmesine katkı sağlaması gerekiyor. Biz bu konuda taleplerimizi dile getirmeye devam edeceğiz. Verimliliği sağlayacak, kaynak israfını önleyecek, ülke ve toplum yararı için yeniden Yönetmelik değişikliği gerektirmeyecek bir mevzuatın oluşturulması gerekiyor. Her seferinde yeni bir düzenleme ihtiyaç olmamalı.

Kültür Bakanı ile İTO’da 

Telif hakları yeniden hortladı. Bu konuda yeni bir çalışma yapılması gerekiyor. Karayolu taşıtlarının tamamen telif haklarının içeriğinden çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz. Mekanlar, bu işin ticaretini yapan kurumlar, işyerlerinden bunu alsınlar. Kültür Bakanımızdan özellikle rica ediyoruz; zaten otobüsçü can çekişiyor, yüksek vergiler, maliyetlerle, işsizlikle boğuşan otobüsçüye telif hakları ile yeni maliyetler yüklemek doğru değil. Kültür Bakanımızı İTO’ya davet edeceğiz. Sadece yazılı görüş belirterek, sorunu çözeceğimize inanmıyoruz. Yüz yüze görüşmek istiyoruz. Oldubittiye getirilen bir düzenlemeyi kabul etmek istemiyoruz. İki aylık bir süre daha verilmeli. Telif hakları konusu şimdilik rafa kalksın.  Bu yasanın sektör aleyhine çıkmaması için bütün çabayı göstereceğiz. Yine de radyo ve televizyonlara telif hakkı getirilirse, bütün otobüslerdeki radyo ve televizyonları kapatmaya yönelik adımları atmak için de görüşüyoruz. 

Muğla’daki otogarlar 

Geçen hafta Muğla Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın Osman Gürün’ü de ziyaret ederek, kent genelindeki ilçelerde yapımı planlanan otogarlarla ilgili bir görüşmede bulundum. Turizm bölgelerinde kurumsal ulaşım kimliğinin oluşturulması gerektiğini ifade ettim. Derli, toplu bir ulaşım yapısı ve kentiçine giren trafiğe çözüm bulunması noktasında görüştük. Başkan Gürün, Torba kavşağına yapılacak otogarla ilgili problemin çözüldüğünü ve inşaata başlayacaklarını söyledi. Yarımada girişine otobüsler yasaklanacak. Servis araçlarına yeni rotalar oluşturulacak. İlk adımı Bodrum’da atıp, Fethiye ve Marmaris’te hayata geçmesini talep ettik. Sektör olarak her türlü desteği vereceğimizi ifade ettik. Başkan da sektörün görüş ve düşüncelerinin alınacağını belirtti. 

Otobüs kaptanlığı 

Muğla Ticaret Odası’nda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Orhan Yeğin’in de yer aldığı iş güvenliği kapsamındaki toplantıya katıldım. Otobüs şoförlerinin kaptan olarak tanımlanması dileğimizi daha önce Ankara’da Mesleki Yeterlilik Kurumu’nda dile getirmiştik. Bakan Yardımcısı ve Mesleki Yeterlilik Kurumu yetkilileri bu talebimizi haklı bulduklarını söylediler. Bu, kazaların önlenmesinde çok önemli bir katkı sağlayacaktır. Otobüs şoförlüğünün kaptanlık tanımının getirilip, havayolunda olduğu gibi özlük hakları edinmelerini ve erken emeklilik hakkı ile çok daha iyi eğitim almalarını sağlayacak bir yapının oluşturulmasını istiyoruz. ■