Ankara Servis Odası - Tuncay Elmadağlı: Kendileri çalıştılar, kendileri yaptılar

Yönetmeliğin, bizim de yapmak istediğimiz ve olumlu bulduğumuz GPS,   cam filmi gibi olumlu tarafları var. GPS sistemini zaten araçlarımıza takmıştık. Denetimlerle ilgili sıkıntımız yok. Ama eleştirdiğimiz tarafları da var.  Özellikle rehber konusunda mağduriyet yaşadığımızı daha önce defalarca iletmiştik. Rehberin yaşı, lise mezunu olması, yine şoförün yaşı ve ehliyet tecrübesi konusunu iletmiştik. Sürecin çok uzun olduğunu, direksiyona oturmadan tecrübe kazanılmayacağını iletmiştik. Bu konularda  eleştirilerimiz devam ediyor.

Kamera sistemi…

Kamera sistemi olsun istedik. 30 gün kayıt olmasında bir sorun yok ama bunlar NVR denilen sistemi mecburi koymuşlar. Kameranın DVR mobil, veya NVR olması gibi çeşitleri var. Mobil DVR denen sistem bizim bütün işimizi görüyor maliyeti de ucuz istediğimiz verimi de alıyoruz. Ama bunlar oraya NVR diye bir madde konulmuş. Aslında direkt öyle yazmıyor, ama 25 Ekim’de İçişleri Bakanlığı bir genelge yayınladı, bununla ilgili. NVR’nin maliyetini, 7-8 bin TL diye duyuyoruz. Bununla ilgili İstanbul’da bir karar alınmış ve bir sorun yaşanmıştı. 

Ağırlık sensoru değil…

Sensor konusunu çok araştıramadık ama burada güzel olan bir husus var; ağırlık denen sensor olmayacak. Eğer ağırlık denilen sensor sistemi denilseydi, aracın tüm koltuklarının tamamen değişmesi gerekecekti. Böyle bir sıkıntı vardı, orada sensor olarak denilmiş, böyle bir sensor sistemi nasıl olacak? Kimde var, takılabilir takılamaz ışıklı ama duyarlı bir sensor olacak. Koltuk sistemleri değişmeyecek, öbür şekilde olsaydı çok büyük sıkıntı yaşanacaktı. 

Camlar değişirse…

2020 yılına kadar süre verilmiş. Tüm araçlar 3 yıla kadar camlarını değiştirmiş olacak. Okul taşıtlarını 100 bini sayarsak 70-80 bini renkli ve devlet, bu şekilde üretime izin vermiş, bu da bizi sıkıntıya sokacak. Bir otobüs yeni alındıysa otobüsün cam maliyeti 13-14 bin TL’yi bulur. Cam değişimi orijinali gibi olmayacak; ucuza gelmesi için yan sanayi camlar takılacak, farklı tehlikeli durumlar oluşabilecek. Orijinal camlar kırıldığında zarar vermez türken, yan sanayi camların farklı tehlikeler oluşturacağını düşünüyoruz.

Mülki idare onayı 

7’nci maddenin bu şekilde kalmasından memnunuz. Kavgaları önleyecek birtakım düzenlemeler var. Kişiler kendileri anlaşma yapsa dahi mülki idare onayı gerekecek. Bununla bir ölçüde otokontrol sağlanmış olur. Evrakların okullara verilmemesi ile ilgili sıkıntı oluyordu. Bu işi alacak kişiler, ‘ben dışarıdan alıyorum, okul beni ilgilendirmez’ diyordu, bunun önüne geçilmiş oldu.

2020’ye kadar…

Şimdi daha enteresan bir durum var; mevcut kontrol altında tutulan bu belgeler veya düzenlemelere uyum isteniyor. Peki, köy okullarıyla alakalı ve taşımalı sistemle ilgili hiçbir belgenin istenilmemesi ne kadar normal? 2020’ye kadar hiçbir şey istenmiyor! Ne cam filmi ne sensor ne yaş… Çok büyük yanlış olduğunu düşünüyoruz. Mevcut, kontrol altında olan araçlardan bunu istiyorsun, burada taşınan çocuklar bizim çocuklar değil mi? Devletin kendisinin organize ettiği taşımacılık sisteminden hiç birşey istememesi gerçekten çok anormal.  

Kendileri yaptı

Bu konularla ilgili Çalıştay yapıldı birçok başkan sorunları dile getirmeye çalıştı. O süreçten son güne kadar şifahen görüşmeler yaptık. Bize taslak hali ulaşmadı. Ben taslak halinde bizlere de gönderin bir hafta içinde dönüş yapalım, işleyiş ile kağıt üstünde farklı, ne olmalı, ne olmamalı anlatalım dedik ama olmadı. Son iki gün önce haberimiz oldu. 4 müsteşarlık, sağ olsunlar kendileri çalıştılar, kendileri yaptılar. ■