23.09.2013, 16:05

Şehirleşme ve Ulaştırma - 3

Ulaştırma sistemleri arası dengeli modal dağılım ve intermodal entegrasyon; bütün ulaştırma argümanlarından maksimum düzeyde faydayı, üst düzey hizmet parametrelerini, erişilebilirliği had safhada desteklemektedir ki; bütün bunlar doğru bir ‘şehir planlama’ sürecinin sebebi ve sonucudur. Dolayısıyla ‘kentsel dönüşüm’ün doğru uygulanabilirliğinin de ‘anahtar’ konularıdır. Daha öncede belirttiğimiz üzere; ‘kentsel dönüşüm’ bir prosesi yani süreci ifade eder ki; bu da entegrist bir bakış açısı gerektirir. Nasıl ki ulaştırma sistemi’nde ‘modal entegrasyon’u ön plana çıkarıyorsak aynı şekilde ‘kentsel dönüşüm’de kentte ‘eski ile yeni’ arasında bir uyum (insicam: harmoni) oluşturmayı hedefler ki bu da ancak ‘entegrist’ bir yaklaşım ile söz konusu olur. Bu süreçte; mevcut yapı içerisindeki sorunlu alanların (mahallelerin) tamamıyla yıkılması yerine bütüncül bir bakış açısıyla ‘bu mahallelerin mevcut sorunları’nı kendi iç dinamiklerini harekete geçirerek ıslahı yoluna gidilmesi tercih edilmelidir. Bu da; ‘bütüncül, katılımcı, yönetişimci’ bir süreci ifade eder. Hele ki İstanbul özelinde bu; daha da stratejik ve öncül bir hal alır. Mevcut organik kültürel-sosyal-ekonomik-şehirsel doku; kendi iç dinamiklerinin hareketi geçirilmesi ve dolayısıyla tabir yerindeyse ‘kendi cazibesiyle’ ve bunun iyi yönlendirilmesi-yönetilmesi ile ‘kendi entegrasyonunu çözer ve dönüşümünü tamamlar’ hale getirilmelidir. Burada; ‘rant odaklı’ bakışı önü tamamen alınmalı ‘hizmet odaklı’ perspektif, bütünüyle öncelenmelidir. Zira Avrupa’da Prag, Milano, Paris vb. şehirlerin genel görünümünden okumalar yaptığımız takdirde, önümüze ‘tarihi mahalleri (dokusu) ile modern yapıları; görsel-fiziksel-toplumsal vb. her anlamda entegre etmiş, sentetik değil ‘organik’ bir yapıya dönüştürmüş bir tecrübe ile karşılaşmaktayız. Aksi durum; İstanbul özelinde ve ülkemiz genelinde ‘ekonomik mağduriyetler, sosyal problemler, kültürel kopukluklar, sosyal adaletsizlik ve toplumsal iletişimsizlik’ gibi maliyetleri önümüze çıkartacaktır.

Geçmişi doğru okumak…

Daha önce çok defa ele aldığımız ‘sürdürülebilirlik’ kavramı; ‘kentsel dönüşüm’den, ‘entegre ve dengeli bir modal karaktere sahip ulaştırma sistemi’nden ayrı düşünülemez. Burada ‘sürdürülebilirlik’ kavramını; ‘insan odaklı, tasarrufu önceleyen, üretimi karakterize eden ve tüketimi dengeleyen’ bir yaklaşım olarak okuyabiliriz ki; bu da ‘günümüzü aşan, ileriyi planlayan ve bunun içinde geçmişin kavrayışı üzerine ayağını yere sağlam basan’ bir bakış açısını beraberinde getirir. Bütün bunlarda; bir ‘süreklilik algısı’ gerektirir. Bu algıda; ‘geçmişi doğru okuyan’ ve bunun üzerine ‘sürekliliği olan bir perspektifin inşası’nı bizlere işaret eder. Bütün örnek batılı şehirler; bu bütünlüğün, sürekliliğin ve sürdürülebilirliğin örneklerini yansıtarak kendi ‘doğruları’nı ortaya koymaktadırlar. Bizler de; bu bağlamda kendi perspektifimizi ortaya koyarak kendi tecrübelerimiz paralelinde ‘doğrularımızı’ üretmeliyiz. O zaman; ‘bizim şehrimiz’ ‘bizim ürünümüz’ ‘bizim çözümümüz’ ‘bizim icadımız’ ve ‘bizim mühendisliğimiz’ diyebileceğiz.

Şehirleşme, mimari ve ulaşım…

‘Kentsel Sistemler ve Ulaştırma Yönetimi Yüksek Lisans Programımız ulaştırma-şehir planlama-mimarlık ana sacayakları üzerine oturuyor olup geniş bir alanda ders havuzuna sahiptir. Bütün bu yönleriyle; şehirleşme-mimari ve ulaştırma arasında karşılıklı ve birbirini besleyen sürekli bir ilişki mevcuttur. Bu anlamda; estetik ve statik birbirini bütünleyen yönlere sahiptir. Dolayısıyla; şehir yapılanmasına tek başına ‘estetik merkezli’ veyahut ‘statik merkezli’ bakmamız eksik sonuçlar doğuracaktır. Osmanlı mimarisinin ‘şehir tasavvuru’ derinlikli bir perspektifin ürünü olup Anadolu-Balkanlar ve geniş coğrafyası ekseninde; göçebe (bedevi)-köylü (haderi)-şehirli (medeni) bağlamında işleyen ve aksayan yönleriyle derin bir inceleme alanının konusudur. Bütün bu muhtevasıyla; tarihi süreçte gelişen politik olayların arka planını da bu ‘şehirleşme’ bağlamında en geniş anlamda görmek mümkün olacaktır.

Dünya Metropoliten Kentleri ve İstanbul 

Bizans döneminde 50 bin civarında olan şehir nüfusu Osmanlı egemenliğine geçmesi ile birlikte Anadolu ve Rumeli'den getirilen çeşitli etnik gruplarla 120 bine ulaşmıştır. 
15. yüzyıl sonlarına doğru kent nüfusunun 200 bin olduğu tahmin edilmektedir. İstanbul'un 16. yüzyılda en büyük önemli sorunları, artan nüfusun beslenmesi ve kente gerekli suyun temin edilmesidir. Kente göç sorunu ve alınan tedbirler yine bu devrede gündeme gelmiştir. 

Kent nüfusu Kanuni Sultan Süleyman zamanında 500 bine kadar yükselmiştir. 

17. yüzyılda kentin çevresi ile birlikte 700-800 bin kişilik bir nüfusa ulaştığı tahmin edilmektedir. 18. yüzyılda ise kentin kimliğini ve makro formunu etkileyen en önemli gelişim; Boğaziçi ve Haliç'te gelişen konut alanlarının kent makro formuna eklemlenmesidir. 

İstanbul, 19. yüzyıl başlarına kadar, geçmiş dönemde iki büyük imparatorluğun başkenti olmakla kazandığı kimliğini korumuştur. 1960'lı yıllarda İstanbul nüfusu 1 milyon 680 bini bulmuştur. Kentleşmiş alanlar, belediye sınırlarını aşmış, yeni belediyeler eski köy sınırları içinde hızla oluşmaya başlamıştır. Yerleşme birimleri sayısı merkez belediye sınırları dışında oluşan yeni yerleşmeler ile birlikte bu dönemde 49'a çıkmıştır. 

Gamma Dünya Kenti…

1970’li yıllarda da 60'tan fazla yerleşmesi ile metropoliten alanın boyutları büyümüş, sanayi alanlarındaki yoğunlaşma ve genişleme devam etmiştir. Başta Tarihi Yarımada olmak üzere eski kent dokusunun yaşadığı alanlardaki tarihi ve kültürel doku bu gelişmenin olumsuz etkileri ile oldukça tahrip olmuştur. 1980'li yıllardan sonra ise sanayinin kent dışına taşınmaya başladığı bir sanayiden arındırma ve desentralizasyon süreci metropolleşme sürecini yönlendirmeye başlamıştır. 

Dünya metropolleri ile ilgili olarak yapılan çalışmalarda İstanbul "Gamma Metropol- Dünya Kenti" olarak sınıflandırılmaktadır. Bunun özelliği, İstanbul'un özellikle 1980 sonrasında gösterdiği değişim ve dönüşümün bir sonucu olduğu söylenebilir. Bu bağlamda New York Paris, Tokyo, Londra, Chicago, Frankfurt, Muttu Hong, Los Angeles, Milano ve Singapur "Alfa Dünya Kent"leri, San Francisco, Sidney, Toronto, Zürih, Brüksel, Madrid, Mexico City, Sao Paulo, Moskova ve Seul Gamma Dünya Kentleri ile İstanbul'un da içinde bulunduğu 36 kent de "Gamma Dünya Kenti" olarak tanımlanmaktadır. 

Bu bağlamda, küreselleşmiş hizmet sektörü düzleminde İstanbul'un üst düzey metropol olarak Doğu Avrupa bölgesini Prag ile birlikte kontrolü altında tuttuğu görülmektedir. Ayrıca özellikle Orta Asya Türk Cumhuriyetleri’nin dünya ile bağlantılarını sağlayan İstanbul, böylece Orta Doğu ve Orta Asya Bölgesinde de oldukça geniş bir etki alanına sahiptir. 

Bu nedenle İstanbul artık bir sanayi metropolü olarak değil, üretim faaliyetlerinin yarattığı dinamizm ile yönlendirilmiş bir dünya kenti ya da bir uluslararası kent olarak tanımlanmaktadır. 

Metropoliten Planlama

Büyük kentlerin hazırlıksız yakalandığı göç olgusunun son birkaç yılda hızı kesilmiş görülmekle birlikte, olgunun getirmiş olduğu sorunların, büyük kentlerin boyutlarını aşan bir sorun olduğu bilinmektedir. 

Sorunun, özellikle İstanbul için söz konusu olabilecek sanayinin desentralizasyonu politikaları çerçevesinde ve ülke ölçeğinde getirilecek ekonomik politikalar ve yatırım programları ile çözülmesi gerekmektedir. 

İnsanı esas alan bir dünya sisteminde öngörülecek planlama yaklaşımının, yerel ve küresel ölçekte yaşam kaynaklarını sürdürmeyi güvence altına alması gerekmektedir. 

İstanbul metropoliten alanı; mevzuattan, planlamanın gelişmelerin ardından gitmesinden, popülist yaklaşımlardan, imar aflarından, karayollarına ağırlık veren ulaştırma politikalarından kaynaklanan nedenlerle, kentin yaşam kaynaklarını hızla tüketmeye başlamıştır. 

İstanbul Metropoliten Alanı Alt Bölge Nazım Planı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 1995 tarihinde onaylanan 1/50.000 ölçekli İstanbul Metropoliten Alanı Altbölge Nazım Planı’nda İstanbul makro formunun doğu-batı yönündeki lineer gelişimini sürdürülmeye çalışılmıştır.

Planın amacı 2010 yılına kadar İstanbul'un evrensel düzeyde taşıdığı tarihi, kültürel, doğal değerlerine sahip çıkılarak, kente geçmişte olduğu gibi günümüzde de bir dünya kenti statüsü kazandırmak üzere ülke ve bölge kalkınmasıyla uyumlu, büyüme ve gelişme doğrultusunda dünya metropoller kademelenmesi içinde hak ettiği yerini alarak Dünya ve bölge ülkelerinin Ortadoğu,  Balkanlar ve İslam ülkelerinin ekonomik yapılarıyla bütünleşen, bölgesel fırsatları iyi kullanan ve bu yapılanmada öncü rol üstlenen tarih, bilim, kültür, sanat, siyaset, ticaret ve hizmet ağırlıklı bir metropoliten kent olmasının sağlanması için Koruma ve gelişme dengesinin sağlanmasıdır. 

Temel Stratejiler

Yeni yerleşmelerin konut-işyeri ilişkilerinin rasyonel bir şekilde çözülerek planlanması ve eski dokuda sağlıklı olmayan bu ilişkilerin bir program çerçevesinde iyileştirilmesi,  nüfus desentralizasyonunun sağlanabilmesi için “kanat çekim merkezleri” önerilerek bunların birinci derece merkezler olarak gelişmelerinin sağlanması, kent makro formunun doğrusal ve belli bir kademelenmeyle çok merkezli gelişiminin oluşturulması, İstanbul bütünü içinde yapılan analizler doğrultusunda yaşanabilir yoğunlukların merkezden dışa doğru tedricen azaltılması ve ortalama yoğunluğun mutlaka düşürülmesidir.

Hepinize sağlıklı huzurlu mutlu ve başarılı bir hafta dilerim. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner153
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 12 34
2. Fenerbahçe 12 29
3. Samsunspor 13 26
4. Eyüpspor 13 22
5. Göztepe 12 21
6. Beşiktaş 12 21
7. Sivasspor 13 18
8. Başakşehir 12 16
9. Rizespor 12 16
10. Gaziantep FK 12 15
11. Kasımpasa 13 15
12. Konyaspor 13 15
13. Antalyaspor 12 14
14. Trabzonspor 11 12
15. Kayserispor 12 12
16. Alanyaspor 12 11
17. Bodrumspor 13 11
18. Hatayspor 12 7
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 13 26
2. Bandırmaspor 13 25
3. Karagümrük 13 24
4. Erzurumspor 13 22
5. Igdir FK 12 21
6. Boluspor 13 21
7. Ahlatçı Çorum FK 13 20
8. Ankaragücü 13 19
9. Esenler Erokspor 13 18
10. Keçiörengücü 13 18
11. Şanlıurfaspor 13 18
12. Ümraniye 13 18
13. Gençlerbirliği 13 18
14. Pendikspor 13 18
15. İstanbulspor 13 17
16. Manisa FK 13 17
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 13 14
19. Adanaspor 13 8
20. Yeni Malatyaspor 13 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 12 31
2. M.City 12 23
3. Chelsea 12 22
4. Arsenal 12 22
5. Brighton 12 22
6. Tottenham 12 19
7. Nottingham Forest 12 19
8. Aston Villa 12 19
9. Newcastle 11 18
10. Fulham 12 18
11. Brentford 12 17
12. M. United 12 16
13. Bournemouth 12 15
14. West Ham United 11 12
15. Everton 12 11
16. Leicester City 12 10
17. Wolves 12 9
18. Ipswich Town 12 9
19. Crystal Palace 12 8
20. Southampton 12 4
Takımlar O P
1. Barcelona 14 34
2. Real Madrid 13 30
3. Atletico Madrid 14 29
4. Villarreal 13 25
5. Athletic Bilbao 14 23
6. Osasuna 14 22
7. Girona 14 21
8. Mallorca 14 21
9. Real Betis 14 20
10. Real Sociedad 14 18
11. Celta Vigo 14 18
12. Sevilla 14 18
13. Rayo Vallecano 13 16
14. Leganes 14 14
15. Getafe 14 13
16. Deportivo Alaves 14 13
17. Las Palmas 14 12
18. Valencia 12 10
19. Espanyol 13 10
20. Real Valladolid 14 9