Turizm taşımacılığında mevzuat kaosu

Geçen hafta,İstanbul UKOME’de turizm taşımalarına yönelik bir dizi karar alındı. Henüz yayınlanmadı, ama sivil toplum örgütlerimiz ve İstanbul Ticaret Odası’ndaki komitelerimizin dikkate alınmadığı toplantıya sadece TÜRSAB çağrıldı. Oysa turizm acenteliği ayrı, taşımacılık ayrı bir iş. 

25 Mayıs 2018 tarihinde Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik ardından UKOME’de alınan kararlar ile bir kaos ortamı yaratıldı. UBER’i engellemek amacıyla turizm taşımacıları cezalandırılacak. Bu kararlar arasında, en az 7 kişi olmak kaydıyla, yolcu listesini 12 saat önceden Toplu Ulaşım Hizmetlerinin E rezervasyon sistemine bildirme zorunluluğu var. 12 saat öncesinden her şeyi planlamak mümkün mü? Grup, bir otelden çıkış yapmak istedi, bildirilmediyse grup otelde mi kalacak? Sabah insanlar İstanbul turu yapmak istedi. Bunu yapamayacaklar mı? Bu kararı verenlerin, turizmin T’sinden haberleri yok. Bu karar uygulanabilir bir karar değil.
Turizmin önünde engeldir. Mutlaka gözden geçirilmesi gerekir. İstanbul UKOME’nin bu kararı hayata geçerse turizmde bir kaos ortamı yaşanır.  Bana 6 saat önceden bildirilirse otobüs saatleri ,ben bu grubu taşımayacak mıyım? Bu sayıları zorlamanın anlamı ne?  

Biz kime bağlıyız?

Ulaştırma Bakanlığına mı? Büyükşehir Belediyesine mi? Turizm taşımacılığı yerel midir, ulusal mıdır? Bunun açıklanması gerekmiyor mu? Denetleme sırasında e-rezervasyon sisteminde bulunmayan kişilerin olması halinde, turizm yolcu taşımacılığı belgesi geçersiz olacak. Biz illa neden bir acente aracılığı ile bu işleri yapma zorunluluğunda bırakılıyoruz? 

3 bin kişilik grup geldi. Biz bunları otobüslere dağıttık. Listesini nasıl yapacağız? Bunun hangi otobüse 12 saat önce bineceğini nasıl bileceğiz? 

Bizim de görüşümüzü alsınlar 

UBER uzun bir süredir Türkiye’nin sıkıntısı olmaya devam ediyor. UBER sistemini kapatamayanlar cebri tedbirler alarak bizi zora sokuyor. UKOME kararları turizm taşımacılığına indirilmiş bir darbe olur. Türkiye’deki taşımacıların bir kısmı, bu sisteme kaydolarak bu duruma alet oldular. İstanbul UKOME bu kararları, UBER’i engellemek için yaptı, ama bu kararlar alınırken bizim de görüşlerimizi alsınlar, ulaşımın önüne engel koymasınlar. 

Kanunlar arasındaki çelişkiler 

Büyükşehir Belediyesi taşımacılara bu eziyeti yapma hakkını nereden alıyor? Turizm taşıtı olmayan bir taşıt bu alanda çalışıyorsa bu araçlar bağlansın, amacı dışında taşımacılık yapan bir araçla belge iptali de yapılsın, buna bir şey demiyoruz. Bunlar yaptırım olarak doğru ama gerçek şu ki turizm taşımacılığı İBB’nin tasarladığı şekilde yapılmıyor. Bunu bilmeleri lazım. Bakanlığın gerekli müdahaleyi yapıp, mevzuatlar arasındaki çelişkiyi gidermesi gerekiyor. 

Daha önce D2 belgesinin fiyatı 40 bin TL iken, Yönetmelik değişikliği ile bu rakam 15 bine çekildi. O zaman biz niye 40 bin TL ödedik? Bu rakamın neden düştüğünü Ulaştırma Bakanlığı bürokratlarının açıklaması gerekiyor. Bakanlığın bu belgeyi bu kadar kolay vermemesi gerekiyor. Asıl belge fiyatının 15 bine çekilmesi UBER’in önünü açmıştır. D2 belgesinin fiyatını 60 bin TL’ye çıkarmak gerekiyordu. Biz belge fiyatının düşmesine bir anlam veremedik. Böyle bir ihtiyaç yoktu. Firma sayısı mı yetersiz, hayır. Sektöre girişi bu kadar kolaylaştırırsanız buna herkes müdahale eder. 

Önümüzdeki hafta, müsaitse, İTO’da zümre toplantısı yapacağız. İlgili tarafları ziyaret edip, bunu konuşacağız. Bize engel koymayın diyeceğiz. Sektörün görüşlerinin dikkate alınmasını isteyeceğiz. ■