Yeni bir dönem başlıyor

1923 yılında kurulan Cumhuriyetimiz, 2014’te, 91 yıl sonra yeni bir çehreye bürünüyor. İlk kez halkoylamasıyla Cumhurbaşkanı seçtik. Bu, aynı zamanda birçok şeyin başlangıcı olacaktır. Hayırlı olsun.

Tabandan gelen her şey, halkın binlerce yıldır yaşadığı tecrübelerden süzüldüğü için doğrudur, önemlidir ve geleceğe açıktır. Bunu, isterseniz, sektörümüzden örnek vererek aktarayım…

Karayolu yolcu taşımacılığı sektörü için, ben bildim bileli hep “birlik, beraberlik” istenir. Haksız rekabet ve haddinden fazla pahalı akaryakıt ile 10 numara yağ kullanımına karşı mücadele de ancak ve sadece birlik ve beraberlikle başarıya ulaşır. Bu, bilinen bir gerçektir. Bunu herkes her zaman dile getirir, söyler. Hani, Timur köylülere bakmaları için fil vermiş, zaten yoksul olan köylüler ne bulduysa silip süpüren fili iade etmek için Nasreddin Hoca’dan yardım istemişler. Hoca, hep birlikte gidilirse sonuç elde edebileceklerini söylemiş ve yola çıkmışlar. Huzura çıkacakken, arkasına dönüp bakan Nasreddin Hoca, kimseyi göremeyince, Timur’a, “Yüce hakanım, köylü ‘bir fil nedir ki, bize bir fil daha göndermenizi istedi” deyivermiş. Hoca’yı yarı yolda bırakıp kaçan köylüler daha büyük zorlukla karşı karşıya kalmış. 

Şimdi, yeni bir dönem başlıyor. Türkiye, halkın beklentisinin, arzusunun ve taleplerinin belirleyici olduğunu öğrendi. Bu da gösteriyor ki, karayolu yolcu taşımacılığı sektörü de birlik ve beraberlik içinde istemeli ne isteyecekse…

Bu arada, bilet fiyatlarını zaman zaman otobüsten de ucuza satan özel havayolu firmaları ile aynı taktiği uygulamaya koyan hızlı trenin yaşattığı tedirginliği de aynı şekilde birlik ve beraberlikle aşabileceğimizi kendi aramızda konuşuyoruz ama ortaya iş çıkmıyor. Çünkü otogarda, birbiriyle rakip bile olsa aynı hizmeti veren otobüsçü birbiriyle anlaşabiliyor, ortak payda bulabiliyor. Ancak mesleki sivil toplum örgütleri bu önemli uyuşumu ve birlikteliği görmezden geliyor. 

Türkiye gibi, sektörümüzde de yeni bir dönemin başlaması için hepimiz, istisnasız hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız. Biz varsak hizmet var, biz yoksak, insanlar bir yerden bir yere gidemez ve ekonomi de çöker. Ne tren ne de uçak taşıyabilir, otobüsün taşıdığı insanı. Hem zaten karayolu desteği olmadan diğer bütün taşıma modları eksik kalır.

Geçtiğimiz günlerde kaza geçiren Has Turizm otobüsü hepimizi üzdü. Başta Has Turizm ailesi olmak üzere sektörümüze ve halkımıza başsağlığı diliyorum. Bir daha böylesi elim kazalar olmaması için yine birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. ■