Önyargıları parçalayalım…

Bir deli, kuyuya taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış… Bu, önemli bir söz. Gerçekten de Ayzenştayn’ın dediği gibi “atomu parçalamak önyargıları parçalamaktan zordur”. Çünkü delinin attığı taş üzerine tartışırken akıllılar, ayrıntıda boğulup o taşın sudan çıkarılması gerektiğini unutuverirler.

Bizim de yaşadığımız buna benzer bir durum. Yolu olmayan bir otogar olur mu? Olursa bunu otobüsçüler nasıl savunur? Benim aklım almıyor. Birilerinin bir çıkarı olmasa bu kadar yana yakıla savunmazlar miadı dolmuş otogarı. Alt katlara inanın ki hiçbiri girmiyor bu savunanların. Onlar özel araçlarıyla gelip “Başkanlık otoparkı”ndan ofislerine geçiyorlar doğrudan. Zaten ambalajı güzel, sadece onu gördükleri için de hiç sıkıntı duymuyorlar. Oysa kaptanlarına, otobüs personeline, yolcularına sorsa sadece tek cevap alacak ve başını öne eğecek.

Şimdi, Büyükşehir Belediyesi, bizim istememiz ve üzerine düşmemiz gereken konuyu çözmek istiyor, ama anlı şanlı, biraz da yandan çarklı federasyon başkanlarımız pişmiş aşa su katma peşinde.
Hemen Belediye’ye gidip, “aman ne güzel, bizi bu mezbelelikten kurtarıyorsunuz, her türlü yardıma hazırız. Ama lütfen öncelikle olarak raylı sistem altyapısını hazırlayın ve hayata geçirin. Biz karayolu yolcu taşımacılığı yapan otobüsçüler olarak oraya geçtiğimizde yolcularımız da mağdur olmasın” diyecekleri yerde, kendilerinin de inanmadıkları mazeretler üretiyorlar. Hepimiz biliyoruz, orayı belediye, bir fuar alanı olarak değerlendirmeyi planlıyor.

Hatırlayacaksınız, Alibeyköy için de aynı şeyler yaşandı. Çuval dolusu, bir sürü mazeret üretildi. Ama bakın şimdi, herkes memnun. Avcılar’dan bile yolcu geliyormuş. Alibeyköy terminali, sektörümüzün yüz akıdır. Yine gidip, belediye yetkililerine oraya ulaşacak, oradan da yeni havalimanına gidecek olan metroyu hızlandırılmasının gerekliliğini anlatmalıyız. Benzer yapılandırmaların artık çok büyüyen İstanbul’un çeşitli semtlerine de kurulmasını istemeliyiz. Hatta çeşitli semtler diye muğlak bırakmak yerine, yapılacak küçük bir araştırmayla gerçek yerleri bile belirlemeliyiz.
Türkiye’yi taşıyan karayolu yolcu taşımacılığı sektörüne böylesi yaraşır.

Bir kere de akıllının attığı taşa ilgi gösterin… Bir kere de sektörümüzün geleceğine yol açın… Bir kere de bu sektörün gelişmesine fırsat tanıyın, ne olur! ■