Oyuna gelmeyelim

15 Temmuz günü yaşanan darbe girişiminden bir hafta önce İstanbul Ticaret Odası’nda bir konuşma yaptım. Ortadoğu’da bir oyun oynanıyor; İslam alemi, siyasetçiler ve iş dünyası bu oyuna bir son vermek için bir araya gelmeli. Bir taraftan IŞİD, bir taraftan PKK, bir taraftan da diğer örgütler yeni olaylar tezgahlıyor; maalesef İslam alemi birbirini öldürüyor. Bu bir akıl oyunu, yeni bir film değil. 

Bilgi, enerji ve ekonomi

İslam aleminin petrol yatakları dünyanın, gelişmiş ülkelerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Savaşların artık silahla yapılmayacağını görmeliyiz. Üç tane silah var. Birincisi bilgi dolaşımı, ikincisi enerji, üçüncüsü para savaşı. Paranızın değeri ile çok kolay bir şekilde oynayabiliyorsa, sizin düşünmeniz gerekiyor. Ne oluyor? Bizim paramız kağıt oluyor… Kim belirliyor bunu? Dünyadaki not veren kuruluşlar. Ortadoğu’da oynanan bu oyun, birbirine düşürme oyunudur, birbirini vurdurma oyunudur. İslam alemi de aklını başına toplayıp, akıl kullanmaya başlamalıdır. 

Ortadoğu yeniden çizilecek

Sırf mezhep ve inançlar yüzünden insanlar öldürüyor. IŞİD’i de ABD yarattı. Bu yeni bir film değil. 1978’de Ulusoy’da çalıştığım dönemde ABD vatandaşı bir yolcumuz vardı. Türkolog olduğunu ve Tekirdağ’da yaşadığını söyledi. Sisli bir günde seferlerin iptali nedeniyle onu misafir ettiğimizde, bana “ABD’nin kendini yönetmek için üç tane 5 yıllık planı, dünyayı yönetmek için ise üç tane 50 yıllık planı var. 1950-2050 arasında yeni bir harita çizilecek” dedi. “Kentlere kırsal kesimden akış olacak. Şehircilik yeniden şekillenecek. Türkiye teröre ayırdığı bütçe ile zorluklar yaşayacak.” Söylediği sözlerin hepsinin doğruluğu yıllar içerisinde çıktı ortaya. Türkiye; kökleri sağlam, gölgesi sağlam demokratik bir ülke, ordusu sağlam, insanı sağlam. İnsanımız sağlamlığını da 15 Temmuz darbe girişiminde gösterdi. Fransa’da, 10 kişi öldüğünde dünya liderleri yürüyor, Ortadoğu’da her gün yüzlerce insan ölüyor da dünyanın sesi neden çıkmıyor? Bunu irdelemek lazım. Türkiye’de darbe girişiminde bulunuluyor. Türk insanı demokratik şamarını indiriyor bu darbeyi planlayanlara. Ama gelişmiş ülkelerin tamamı suskun şekilde izliyor ve hiçbir şekilde kınama yok. Hatta ABD’li general çıkıp bizim Türk ordusu içinde muhataplarımızı içeri aldınız diyecek kadar basiretsizleşebiliyor. Bu da ordumuzun ve kurumlarımızın içine ne kadar sirayet ettiklerini göstergesi. Bu bir orta oyunu; bitmeyecek, kan dökmeye devam edecekler… Din kardeşini birbirine öldürtmeye devam edecekler ve bizim kalkınmamızın tamamına engel koyacaklar. İslam alemi ve iş adamları, artık aklınızı kullanın ve bu oyunu bozun. Elinizde petrol gibi gücünüz var. 

İnanç eksenli olmasın

Büyük bir badire atlattık. Türkiye insanlık tarihine bir destan yazdı. Demokrasi nöbetlerimiz bu hafta sonu itibariyle bitecek. Bu yaşananlar Türkiye’yi bütünleştirdi. Siyasi gerginlikleri azalttı. Türkiye normalleşme sürecine giriyor. Özellikle inanç eksenli siyasetin dozunun azaltılması lazım. Türkiye’de yaşayan her vatandaşa eşit mesafede durulmalı. Seçilene kadar partili, seçildikten sonra herkesi kucaklayacak bir ortam oluşturulmalı. Bu anlayışla, Türkiye’de siyaset yeniden yapılandırılmalı. Daha üretken, daha demokratik bir şekilde bütün kurumlar yeniden yapılandırılmalı. 

Turizm sektörünün geleceği

İmaj çalışması ile yeni bir süreç başlatılmalı. Turizm sektöründe 20 milyar dolar kaybımız var. Türkiye’nin çok daha güvenilir yapıda olduğunu bütün dünyaya anlatmamız gerektiğini düşünüyoruz. Geçen hafta turizm taşımacıları ile yaptığımız toplantıda olumlu kararlar aldık. Üretici ile kullanıcının birlikte hareket etmesi noktasında; vadeleri uzatmak, faizleri düşürmek konusunda önemli bir süreç başladı. Sektörümüze gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ediyoruz. 

Kamunun yapması gerekenler var

Borçların ertelenmesi, vade farklarının alınmaması, istihdamın daralmaması için iş ortamının rahatlatılması gerekiyor. Sektörün sorunlarının çözümü için İTO ve TOBB nezdinde girişimler yapıyoruz. Bazıları direkt sonuç veriyor. Bazıları çözülüyor, bazıları çözülmüyor. Sivil toplum örgütlerini dikkate almayan süreçlerin ülkelerine hizmet etmediklerini düşüyorum. Başta Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız olmak üzere siyasi liderlerimize ve vatansever askerlerimize teşekkür ediyoruz. Türk insanı büyük bir sınav verdi. Bundan sonra kimse bu tür girişimlere cesaret edemeyecek. Mehmet Akif’in dediği gibi, “Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım”.

Herkese iyi haftalar diliyorum. ■