Trafik Sigortasının Da Bir Limiti Var!

Türkiye’nin ilk ve tek trafik radyosu Radyo Trafik’te yayınlanan “Trafik Kürsüsü” programının bu haftaki konusu “Sigorta Hukuku” oldu. Radyo Trafik Yayın Sorumlusu Kerim Öztürk ve TRAP Derneği Kurucu Üyesi Yeşim Ayöz’ün konukları Av. Said Ahmet Topal ve Yaşar Türker Kırbaş, sigorta konusunda merak edilen sorulara yanıt verdi. Kasko ve Trafik Sigortaları arasındaki ayrımın iyi bilinmesi gerektiğini vurgulayan hukukçular, kaskonun kişinin kendi zararını, trafik sigortasının ise 3. Kişilerin zararlarını karşıladığını vurguladı.

TRAFİK SİGORTASININ BİR LİMİTİ 41 BİN TL

Zorunlu Trafik Sigortasının 3. Kişilerin zararlarını karşılarken araç hasarlarında bir limitinin olduğunu ifade eden Av. Türker Kırbaş, bu limitin 41 bin TL ile sınırlandırıldığını belirtti. 41 bin TL üzerinde bir zarar olduğunda bunun kalan kısmının kaskodan karşılanması için poliçe detayları devreye giriyor. Bu gibi durumlarda İhtiyari Mali Mesuliyet Teminatının poliçede mutlaka olması gerektiğini belirten Kırbaş, “Bu teminat trafik sigortasının karşılayacağı rakam bittikten sonra üstüne çıkan rakamları karşılamak için konan bir teminattır. Bu kasko poliçelerine özel olarak eklenir normal kasko poliçelerinin içinde yer almaz.” Dedi. Kırbaş, kasko sigortalarının esnek olduğunu poliçeye aracın değer kaybının dahi eklenebileceğini belirtti. Ancak ekledi; “Bu konuda çok bilinç yok ve bu gibi teminatlar eklendiğinde kasko fiyatı artar”

HANGİ DURUMLARDA TUTANAK İÇİN POLİS GEREKİR?

Kaza sonrası oluşturulan Kaza Tespit Tutanağının kişilerin mutabakatları ile karşılıklı olarak tutulabileceğini ifade eden Ahmet Topal ise bunun istisnai durumları olduğunu söyledi. Yaralanmalı kazalarda, kamu araçlarının karıştığı kazalarda, ikiden fazla aracın karıştığı kazalarda ve alkollü ya da ehliyeti olmayan bir sürücünün karıştığı kazalarda mutlaka tutanak tutmak için polis gelmesi gerektiğini belirtti. Tutanak tutarken mobil ya da matbu evrak olmasının fark etmediğini belirten Av. Topal, kaza sonrası tutanakta yapılan değerlendirmeden kazaya karışan taraflardan birinin memnun olmaması halinde itiraz yolunun açık olduğunu belirtti. Topal sözlerini şöyle sürdürdü: “Kusura itiraz yolunuz açık, Sigorta Bilgi Merkezi (SBM) nezdinde itirazınızı bireysel olarak yapabilirsiniz. Varsa ek bir belgeniz bu aşamada ekleyebilirsiniz.”

ARAÇ KİRALARKEN DİKKAT!

Kiralık araçla yapılan kaza durumlarında oluşabilecek sorunlara da dikkat çeken hukukçular, genellikle araç kiralayan şirketlerin günlük kiralanan araçlara kasko sigortası yapmadıklarını ve oluşacak zararın tazminini kullanıcıdan istediklerini belirttiler. Bu zararın da belirli bir alt ya da üst limiti olmaması nedeniyle zaman zaman mağduriyetlere sebep olduğunu söyleyen Av. Yaşar Türker Kırbaş, bu nedenle araç kiralarken çok dikkatli olunması gerektiğini, detayların araç kiralarken yapılan sözleşmelerde yer alması gerektiğini ifade etti. Çok önemli bir detaya da değinen Kırbaş, ”Uzun süreli kiralamalarda kasko sigortasının kullanıcı tarafından da yapılabileceğini hatta 6 ay ve üzeri kiralamalarda işleten değiştiği için oluşan zararlardan zaten kullanıcı sorumlu olur. Burada siz kendi kaskonuzu yaptırmalısınız. Burada da kasko poliçesinin detayları devreye girer. Örneğin çoğu kasko poliçesinde aracın kiralık olarak kullanılması durumda hasarın %80’i muafiyet kapsamındadır denir. Yani %80’i ödenmez. Bu nedenle siz aracı kiralık olarak kullanacaksanız buna dikkat etmeniz ve söylemiz gerekiyor. Aksi halde kaskodan yararlanamazsınız“ dedi.

SOKAK HAYVANLARI DA TRAFİK SİGORTASI KAPSAMINDA

Oluşan bir kaza anında bir sokak hayvanına çapılması durumunda da tedavi masraflarının trafik sigortası kapsamında karşılandığını söyleyen Av. Ahmet Topal yapılması gerekenleri anlattı. Topal yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Böyle bir durumda yine siz kaza tespit tutanağınızı tutacaksınız, yapmanız gereken işlemleri yapacaksınız ve hayvanı alıp veterinere götüreceksiniz. Veteriner hayvanı tedavi edecek. Daha sonra sigorta şirketine müracaat edeceksiniz ve veterinere ödenen ücretin tazminini isteyeceksiniz.”

YAN SANAYİ PARÇA KULLANIMINA DİKKAT!

Hukukta zarar tazmin yönteminin haksız fiil olarak geçtiğini ifade eden Av. Türker Kırbaş, sigorta şirketlerinin 3 yıldan daha yaşlı araçlarda çoğu zaman yan sanayi ya da çıkma parça kullandıklarını söyledi. Bu durumun hukuka göre yanlış olduğunu belirten Kırbaş sözlerini şöyle sürdürdü: “Haksız fiil bir kişinin diğer bir kişiye verdiği zararın tazmini borçlar hukukundan genel hükümlere gittiğinizde eski hale getirilmesi gerekir. Sizin çarptığınız parça araç 3 yaşından büyükse bile eğer orijinal bir parça ise mutlaka orijinali ile değiştirilmesi gerekir. Araca kaza sonrası çıkma ya da yan sanayi bir parça takıldı ise, siz iki parça arasındaki fiyat farkını alabilirsiniz. Ama şirketten taleple bu farkı alamazsınız. Mutlaka dava ya da sigorta tahkim yoluna gidilmesi gerekir. Ve olay dava sürecine giderse hakkınızı alabilirsiniz.” Bu konuda önemli bir noktaya da dikkat çeken Av. Said Ahmet Topal ise “Ancak, burada önemli olan kusur yüzdesidir. Yani karşı taraf yüzde yüz kusurlu ise zararın tamamını ama yüzde elli kusurlu ise yarısını alabilirsiniz” dedi.

Ayrıca aracın değer kaybının da trafik sigortasından talep edilebileceğini ifade eden Topal, “Böyle bir durumda siz sigorta şirketinden aracım şu kadar değer kaybına uğramıştır, bunu talep ederim şeklinde bir talepte bulunarak zararın tazminini isteyebilirsiniz. Ama bunu talep etmezseniz alamazsınız, mutlaka talep etmelisiniz.”