Tek suçlu otobüsçü mü?

Dünyada herkes, her kurum, her ülke muhakkak gelişmek ister. Bunun için de sürekli ve düzenli olarak mücadele eder. Teknolojiyle doğru orantılı olarak hep ileriye gideriz. İlerisi her zaman iyidir, güzeldir. Tabii ki, bu ulvi yolun üzerinde, önünde engeller olacaktır. Bunların aşılması daha iyiye, daha doğruya, daha güzele ulaşılması için önemli adımlardır.

İstanbul Boğazına yapılan köprüler sadece ulaşımı rahatlatıp kolaylaştırmamış, ülke ekonomisini de güçlendirmiştir. Ulaşımın rahatlamasıyla taşrada yaşayanlara ihtiyaçları daha kolay ve hızlı ulaşmış, onların da doktora, ihtiyaç duydukları kişi ve kuruluşlara gidebilmesi seri bir hal almıştır. Bu da demektir ki, köprüler, daha genel anlamıyla yollar medeniyetin ilk adımıdır, en önemli adımıdır.

Şimdi, İstanbul Boğazına yapılan üçüncü köprü ile geleceğe yönelik bir yatırım yapılıyor. Şehrin büyümesi, kalabalığın artması ve ihtiyaçların artmasıyla birlikte köprülerle birlikte tüneller, sualtı yolları, metrolar da gerekiyor, yapılıyor. Ancak burada öne çıkarılması gereken en önemli nokta, yolcu taşımacılığının göz ardı edilmemesi gerekliliğidir. İnsan olmazsa hiçbir şey olmaz. İnsan olmazsa hayat durur.

Şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan otobüsleri en uzak köprüye muhtaç ederek gelişime en büyük engel konuluyor. Otobüsçüler başından beri, “eğer sorun paraysa, biz üçüncü köprü bedeli ödeyelim, ama ikinci köprüden geçelim” önerisini getiriyorlar. Demek ki sorun para değil, yani devletimiz güçlü ve hakkından fazla paraya ihtiyacı yok.

Kamyonetler ikinci köprüden geçebiliyor, çünkü taşıdıkları yük ve eşya önemli. Otobüsler ikinci köprüden geçemiyor, çünkü taşıdıkları insanın hiçbir değeri yok. Peki, insan olmasa o yük ve eşyanın bir anlamı olur mu? 

Biz, otobüsçüler olarak insana değer verilmesini istiyoruz. Otobüslerimizin amortisman kaybını, boşuna harcanan akaryakıtı, saatlere varan yolda kaybedilen zamanı üst üste koyduğunuz zaman şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan otobüslerin üçüncü köprüye mahkum edilmesinin ne kadar büyük zarar doğurduğunu herkes görebilir, körler bile…

Seçimlerde size yük ve eşya mı oy verecek, yoksa otobüsle taşınan insanlar mı? Bu soruyu sormak istemezdim, ama mecbur bıraktınız… ■