Yazboz tahtası

Hayatın her anında, her alanında belli bir program, belli bir düzen gerekir. Plansız, programsız yapılan her işin sonunda tashihinin yapılması, bir düzeltilmesi gerekir. Çünkü bizim işimiz, yani toplu taşımacılık hem ileriye yönelik hem de toplumu ilgilendiren konulardır. 

Maliyet hesabının yapılması kadar sefer ve güzergah düzenlemesinin de yaplıması gerekir. Güzergah uygun olsa da yolcu tercih etmiyorsa seferdeki otobüsünüz boş kalacaktır. Aynı şekilde zaman da belirleyicidir, çok kötü bir saatte inen yolcu evine bile gitmekten, hane halkını rahatsız ederim, uykularını bölerim diye imtina ediyorsa koyduğunuz sefer kazançtan çok kayıp getirecektir. Gerçi bu, her iş alanı için geçerli… Ekmek için de, ayakkabı için de olduğu gibi yola çıkanlar için de aynıdır. Bu, aynı zamanda toplumlar için de geçerlidir. 

Hukuk, her ne kadar doğrudan bizim alanımız olmasa da hepimizi ilgilendiren bir disiplin. Son birkaç ayda yaşanan değişimden etkilenmeyen var mı aramızda?

Boğaz dokuz boğumdur, onun içinde ağzına geleni olduğu gibi söyleme, once düşün demiş atalarımız. Dönüşü olan sözler olur, bir ufak özürle çözümlersiniz, ya dönüşü olmazsa?

Geçtiğimiz günlerde Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu tarafından açıklanan “Ekonomide Öncelikli Dönüşüm Programı Eylem Planı’nda karayolu yolcu taşımacılığı sektörünü de doğrudan ilgilendiren maddeler de vardı. Ben, kişisel olarak bir noktayı çok önemsedim. Özellikle büyük şehirlerde şehiriçi yolcu sevislerinin kaldırılması adına hepimizi rahatlatan bir maddeydi. Bütün servisleri ilgilendiren bu madde üzerine, bir gün sonra “yanlış anlaşılma olmuş” açıklaması yapıldı. Oysa çok uzun zamandır biz otobüsçüler bu konuyu tartışıyorduk. Çözümün böyle yukadıdan gelmesi hepimizi sevidirecekti. Büyük firmalar haksız rekabet için, biraz da küçük firmaların bir an evvel ya iflasa sürüklenmesi ya da büyüklere iltihak etmesi için adım atmıyor şehiriçi seferleri devam ettiriyorlar. 

Şimdi hepimizin gözü kulağı Sayın Başbakan’ın adı geçen eylem planının diğer maddelerini açıklarken yapacağı düzeltmede… Türkiye’yi taşıyan, vatandaşa gece gündüz, kar çamur, bayram seyran demeden hizmet veren ve verdiği hizmet için yaptığı yatırımın karşılığını bile alamayan ama bu arada kendi ailesiyle birlikte istihdam ettiklerinin de hayatını sürdürmeleri için elinden geleni yapan otobüsçüyü düşüneceklerini, sorunlarının bu adımla birlikte çözümüne başlanacağı umudunu taşıyorum. ■