Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Sayın Binali Yıldırım; İstanbul Ticaret Odası 23 no’lu Seyahat Hizmetleri ve Turizm Meslek Komitesi ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Türkiye Karayolu Yolcu Taşımacılığı Sektör Meclisi işbirliği ile “Karayolu Yolcu Taşımacılığında 2023 Vizyonu” ve sorunların tartışılması ile alakalı İstanbul Ticaret Odası konferans salonunda davet edildi.
Benim gözlemlerime göre, toplantının adı ve toplantının yapılış biçimi birbiriyle fazla uyumlu olmadı. Yani İstanbul Ticaret Odası ilgili meslek komitesi ile TOBB meclisinin ortaklaşa düzenlediği bu toplantıda sektörümüzün aktif unsurları olan onun sivil toplum örgütleri yeteri kadar dinlenmedi. Yolcu taşımacılığı sektörünün sorunlarını temsilen TOBB Meclis Başkanı ile İTO adına bir kişi konuştu. Oysa TOF Başkanı da, UYOF Başkanı da, TTDER Başkanı da TÖHOB Başkanı da konuşmak için hazırlık yapmıştı. Şöyle gelişti: TOBB Meclis Başkanı Mustafa Yıldırım konuştu, arkasından ev sahibi olarak İTO Başkanı İbrahim Çağlar, daha sonra Bakan Binali Yıldırım değerlendirmeler yaptı. Sonra mikrofon dolaştırılarak insanların soru sorması sağlandı. Bu son derece demokratik bir yöntem, birçok insan aklına takılanları sordu. Konuşma sağlanamasa da biz hazırladığımız dosyayı Bakan’a verdik…
Acil çözüm bekleyen sorunlar
TOFED Başkanı Birol Özcan, söz alarak sektörün çok acil iki sorununu dile getirdi. Birisi Mersin Otogarındaki mevcut sorunun çözülmesi, çok pahalı olan kiraların daha uygun hale getirilmesi… Tahliye ile ilgili mahkeme süreci devam ediyor… Şu anda Mersin’de esnaf otogarı boykot halinde. … İkincisi de ikinci el otobüslerin ihracatı ile ilgili teşhir alanının verilmesi… İkinci el otobüslerin kalıcı ve sürekli teşhirini sağlamak, IPRU’ya üye 18 ülke için önemli bir pazar imkanı yaratacaktır. Bunun da TÜYAP ile birlikte toplam 60 ülkenin içinde olacağı bir yapıda oluşturmak mümkün olabileceği gerçeği…
Terminallerin yer ve işletme sorunu
Dosyada yer alan bir diğer konu ise şehirlerarası yolcu taşımacılığında terminallerin yer tespitinden yapım ve işletmesine kadar olan süreçte UHD Bakanlığının yetki ve sorumlulukları. Ben birkaç kez yazdım… Otogarların yapımı ve işletmesi sektörün kanayan yarası. Esnafın beklentisinden daha büyük otogarlar yapılıyor… Belediyelerin içinde olacağı, ama Bakanlığının söz ve karar sahibi olacağı kalıcı ve zorunlu bir komisyonca bunun yapılması.
Yeniden yapılandırma
Bakan’a, İstanbul’da şehirlerarası yolcu taşımacılığının yapılandırılması ile ilgili talebimi de sunduk. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bize ve TOF’a, İstanbul Otogarı dışında Avrupa yakasında iki cep terminali düşünüldüğü bilgisini gönderdi bir yazıyla. Bunların her birisi İstanbul Otogarı büyüklüğünde cep terminalleri. Burada amacın İstanbul Otogarını ortadan kaldırıp yerine o cep terminallerinin ana otogar yapılması olduğunu düşünüyoruz. Düşünülen yeni terminal ile Alibeyköy ara durağı 2 kilometre. Benzer bir durum Anadolu yakasında da söz konusu… Yani bir otobüs en az 6-7 otogara girip çıkacak, tabii İstanbul’dan çıkışı en az 4 saati bulacak. Burada amaç otobüsçülüğü öldürmekse açıkça söylesinler.
İstanbul Otogarı
İstanbul Otogarı, Türkiye’de ilk defa otobüsçülerin, firma sahiplerinin, işletmecilerin ve acentelerin emeği ve parası ile yapılmış belediyenin yap işlet devret projesidir. 25 yıllık uygulamanın 21 yılı geçti. Muhakkak eksiklik de vardır, yanlış da… İşletmeci işletmeci şirket Avrasya açısından eksik bırakılan yerler var, biliyoruz. 300 dükkan için projelendirilen bir yere 1500 dükkana izin verip yeniden projelendirilmemesi de belediyenin hatası. Ulaşım ana arteri üzerinde olması dolayısıyla hem entegre hem kombine taşımacılığa da imkan verebilecek özellikte. Ayrıca 25 yılın emeği var.
Otobüs işletmecileri, yazıhaneciler, acente temsilcileri Belediye ile kendilerinin hatalarını tespit etsin ve herkes hatalarını düzeltsin. Otogar işletmeciliğinde, otobüs firmalarının gücü ve o güçten yararlanarak özel sektörün otogar yapmasının önünü kapatmayalım. Çağımız özel sektör çağı. Özel sektörün otogar yapma, işletme ve işlettirilmesinin önünün kapatılmamasını istiyoruz. İstanbul Otogarı, en az bir 25 yıl daha hizmet verebilir, eksikleri gedikleri kapatılmak şartı ile.
Çalışmalarımız sürüyor
Bahçeşehir Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nin ulaştırma ile ilgili bölüm başkanlarını davet ettik İstanbul Otogarına geldiler. Diğer üniversitelerden de görüş alacağız. Bu otogarın yerinin değişmemesi için üniversitelerin ve sektör mensuplarının, yolcuların desteğini alacağız. İstanbul Otogarının yerini değiştirmek yeni bir maceradır. Kurulu bir altyapının bozulması ve yeterince araştırılıp projelendirilmeden yeni bir yapının oluşturulması, sadece sektörün değil ülke ekonomisinin de zarar etmesine yol açacaktır. ■