1 Temmuz’da hizmete giren Osmangazi Köprüsü çok önemli bir ulaşım yatırımı. Bu köprü Boğaziçi Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü gibi bir köprü. Ya da Bilecek Köprüsü gibi bir köprü. Yani bu köprüler ne kadar iyiyse, önemliyse, mesafeyi kısaltıyorsa, zaman kazandırıyorsa o da aynı katkıyı sağlıyor. Ama iki akslı otobüse 140 TL, üç akslı otobüse 160 TL köprü parası vermesi gerçekten haksızlıktır.
Bu köprünün diğerlerinden farkı ne?
Bilecik Köprüsü’ne kimse para veriyor mu? Tarihi köprü Osmanlı döneminden beri var bu köprü. Para falan da yok. Şimdi İstanbul’un iki boğaz köprüsü de zaman kazandırıyor ama 6 lira ile 10 lira arasında bir geçiş ücreti değişiyor. Bu köprüyü özel sektör yapıyor diye mi pahalı mı? Bazı projeler sosyal projelerdir. Bu fiyat meselesi hükümetin duble yol yaptım, köprü yaptım demesini övünür hale getirmekten çıkarıyor. 140 TL’lik ücret sektörümüz açısından çok ağır bir maliyet. Boğaz köprülerinin fiyatını geçmemesi gerekiyor. Daha maliyetli oluyor diye, vatandaşa, taşımacıya yüksek bedeller ödettirmek bu hükümetin övünç kaynaklarına gölge düşürüyor. Özel sektör yaptı diye hadi boğaz köprülerinin iki katı fiyat seviyesinde olsun, ama buradaki fiyat 20 katına çıkıyor.
Kötü emsaller emsal teşkil etmez
Şimdi derlerse ki, “İDO’da sen buna 110 TL ödüyordun” buna benim cevabım; kötü emsal örnek olmak zorunda değil ki. Emsal teşkil edemez ki. İDO’da zaten çoktu. Buna da biz itiraz ediyorduk zaten. İyi emsal alınsın, kötü emsalı değil. Boğaz Köprüleri neden örnek alınmıyor? Bilecik Köprüsü emsal alınsaydı. Bu hükümetin yine inşa ettiği Adıyaman-Urfa arasındaki o barajı birbirine bağlayan köprüyü emsal alsaydı. Niye İDO feribot geçişi baz alınıyor ki?
3’üncü köprü otobüsçüye zorunlu olmamalı
Birde 3’üncü boğaz köprüsünü de özel sektör yapıyor ve işletecek. Biz Osmangazi Köprüsü’ne görünce biz korktuk. Gene özel sektör işletiyor diye buna yakın bir fiyat çıkabilir. Bunun dışında 3’üncü köprü ile bizim ilişkimiz Bakanlık diyor ki; “Otobüs ve kamyonlarla 3’üncü köprüden geçecek.” Bu da gösteriyor ki, hala Ulaştırma Bakanlığı bile şehirlerarası otobüsleri toplu taşıma aracı olarak görmüyor. Özel halk otobüsüne, belediye otobüsüne toplu taşıma aracı diyor. Ama şehirlerarası tarifeli taşımacılık yapan ve terminal kullanımı zorunlu olan otobüsleri hala toplu taşıt aracı olarak görmüyor. Grup taşıması yapan araçların hangi köprüyü kullanırsa, kullansın buna bir itirazımız yok. Bunlar serbest bırakılmalı. Ama Diyarbakır, Van, Yozgat’a giden otobüs mutlaka Anadolu Yakası’nda ki bir terminale uğramak zorunda. 3’üncü köprü terminallere uzak . Belediyenin ihalesini yaptığı Ataşehir Terminali’ne bile erişimi çok uzak ve zaman kaybı. Burada bizim talebimiz tarifeli taşımacılık yapan otobüslere 3’üncü köprü ve 2’inci köprü konusunda serbest bırakılmaları gerektiğini düşünüyoruz. Çok yakında Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım ve Ulaştırma Bakanımız Sayın Ahmet Arslan ile görüşecek TOFED heyetinin birinci öncelikli talebi olacaktır.
Herkese iyi haftalar diliyorum. ■