Geçen haftaki yazımda D1 ve B1 belgelerinin kuruluşlarının zorlaştırılması ve yetki belgelerinde özmalla sözleşmeli taşıt oranlarının artırılması, bireysel otobüsçülerin sistemin içinde daha fazla yer alması için D1 belgelerinde, 1 özmala 2 sözleşmeli oranını, 1 özmala 5 sözleşmeli araç, B1 belgelerinde de 2 özmala karşılık bir sözleşmeli araç kuralının değiştirilerek B1’lerde bir özmala iki kiralık sözleşmeli araç bulundurulmasının gerekliliği üzerinde durmuş ve bunu ayrıntıları ile anlatmıştık. Bu hafta da özellikle F1, F2 acentelerinin durumunu gözden geçirmek istiyorum.
Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde acentelik yetki belgeleri için şehirlerarası tarifeli taşımacılık biletlerini satacaklara F1 belgesi verilir. Uluslararası yolcu taşımacılığı yapanların acenteliğini yapanlara F2 belgesi verilir. Teknoloji ve insan ihtiyaçları çok çabuk değişiyor, insanlar evinden bilgisayar hatta cep telefonu ile istediği havayolu, raylı sistem, otobüs, denizyolu şirketinin biletini alabiliyor. Ayrıca yüzlerce site var internette. Hal böyleyken F1 belgesi için ayrı, F2 için ayrı belge parası, İDO için ayrı, BUDO için ayrı, hızlı tren için, uçak için ayrı bir yetki belgesi günümüz koşullarına uygun düşmüyor. Bu yetki belgelerini almak için böyle paralar vermeye zorlamak hangi akılla açıklanabilir. Bir de her bir yetki belgesi için ayrı bir meslek kuruluşunda, örneğin THY bileti satmak için, 30-40 bin lira verip TÜRSAB’a üye olma gerekliliği var ki, bu zulümdür, eziyettir.
TOFED olarak tek bir F belgesinin yeterli olduğunu söylüyoruz. Bir acentelik belgesi ile yurtiçi, yurtdışı bütün havayolu şirketlerinin biletleri, demiryolunda normal hızlı tren ve yüksek hızlı tren biletleri de, deniz taşımacılığının biletleri de satılabilsin. Ulaştırma Bakanlığı’nın bütün stratejik planlarında, entegre taşımacılık ve kombine taşımacılık sistemi var. Bu sistemi savunacaksın ama her birisi için ayrı ayrı acente isteyeceksin? Bu Türkiye’nin gelişmişliğine karşı ayıptır ve yazıktır.
TOFED olarak, geçen hafta Cumhurbaşkanımızın danışmanlarından Ahmet Cemil Köroğlu’nu ziyaret ettik. Sayın Köroğlu ve Ayhan Oğan sorumluluğunda sivil dayanışma platformu oluşturulmuş. Yeni anayasada halkımızın taleplerini yansıtacak çalışmalar yapılacak, TOFED de bu çalışmalara katılacak. TOFED zaten bir önceki anayasa çalışmasında TBMM Eski Başkanı Sayın Cemil Çiçek’in başkanlığında, TOBB’un öncülüğündeki 13 sivil toplum örgütünün bulunduğu kuruluşlarla yer almıştı. Şimdi TOFED, yeni anayasa çalışmalarında da yer alacak. Yaptığımız görüşme çok olumlu geçti.
UDH Bakanımız Sayın Binali Yıldırım ile sektör sorunları ile alakalı randevu beklentimiz olumlu karşılandı. TOFED’in üzerinde durduğu; terminallerin yapımı ve işletmesinde UHD Bakanlığının rolünün artması, mesleki sivil toplum örgütlerinin rol üstlenmesi, D1 ve F1 belgeleri ile ilgili taleplerimiz, korsan taşımacılık ve benzeri konularda, Sayın Ulaştırma Bakanımız önümüzdeki birkaç gün içinde bize tarih verecek, gidip görüşeceğiz.
TOFED, 7 Nisan günü, UDH Bakanlığında, yapılacak ‘Ulaştırma Bakanlığı Ana Plan Stratejisi’ toplantısında sektörün önemli sorunlarını dile getirecek, girişimlerde bulunacak. Tüm bu çalışmalar ve görüşmelerin sonuçlarını bu sayfalar aracılığıyla duyuracağız.
MAN’ın 26-27 Mart tarihlerinde Antalya’da düzenlemiş olduğu tanıtım toplantısına TOFED olarak geniş bir katılım sağladık. Genel Başkanımız ameliyat geçirdiği için aramızda değildi, ama TOFED Genel Yönetim Kurulu’nun, önemli bir kısmı toplantıdaydı. MAN’ın Antalya toplantısı bir otobüs tanıtımından öteye, şehirlerarası ve turizm yolcu taşımacılığı yapan bütün firmaların bir araya gelip sorunlarını tartıştığı bir platform haline dönüştü. Bu anlamda MAN’ı tebrik ederiz. MAN da Mercedes gibi Alman teknolojisi ve Türkiye’de yatırım yapan bir otobüs üreticisi. MAN’ı yerli malımız olarak görmekteyiz.
Türkiye’de otobüs üreterek; kalitede rekabeti zorlayan; bağlı olarak otobüsçülerin daha kaliteli otobüs almalarına katkıda bulunan; otobüs fiyatlarının olması gereken yerde tutulmasını sağlayan, büyük otobüs üreticisi MAN, Temsa ve Mercedes’e çok teşekkür ediyoruz. Bu anlamda Isuzu, Iveco, Otokar gibi küçük otobüs üreten firmalarımıza da teşekkürü borç biliriz. ■