26.01.2015, 12:19

Havadan sudan, tozdan topraktan…

Ne çok şey var, yaşamımızı belirleyen. Einstein, arılar olmazsa insan yaşamı biter demiş. Demek ki arılara bağlı yaşamımız. Kaldırımların yüksekliğinin uygarlıkla doğrudan bağı olduğunu biliyoruz; dolayısıyla sokakları göz ardı edemeyiz. Kelebeğin kanadı, gülün yaprağı, yağmur damlası bizi heyecanlandırıp duygular dünyasına taşıyor; öyleyse kelebeğin kanadı gibi bulutların şekli ve rengi (örnekleri çoğaltabilirsiniz) de yaşama tutunmamızı sağlıyor.

Su yoksa…

Toz da onlardan biriymiş. Tozsuz bir dünyada yaşamın da olamayacağını belirliyor kitaplar. Peki, o zaman, neden evlerimizin tozunu temizliyoruz, hem de köşe bucak, diplere kadar? Havadaki tozlar su buharını tuttuğu için nemli ve temiz hava soluyabiliyormuşuz. Bu bitkilerin de yaşamasının temeliymiş. Haklı olarak benim aklıma gelen sorular sizin de aklınıza geliyordur… Tozlarımız olmasa yaşayamayız. O zaman da bırakalım temizliği. Yok, o kadar da uzun boylu değil. Toz kaynaklarından birinin insanın kendisi olduğunu, deri döküntülerimizin yılda 250 gramı bulduğunu söylesem mi? 7 milyar insan yaşayan, bize göre büyük ama evrende ancak bir toz zerresi kadar olan Dünyamızda oluşacak dev toz dağlarını gözlerinizin önüne bir getirin… Bir de sadece 1 gramında bile 1.000.000 (milyon yazsaydım, bu kadar ürkütücü gözükmezdi) mikroorganizma yaşadığını hesaplayın… Gerisi size kalmış. 

Su varsa…

Çok yıllar önce, Erzurum’dan Ankara’ya yolculuk ediyordum, yanımda oturan -o zamanki bana göre çok yaşlı, şimdiye göre genç- bir Kıbrıslı, nasıl da yazıklanıyordu akan dereleri gördükçe. “Boşa akıyor” diyordu, “ah, bunlar bizim orada olsa!”
Susuzluk en büyük tehlike… Küresel iklim değişikliğiyle hemen her yıl karşı karşıya kaldığımız susuzluğa, bir de pahalılık eklenince konuyu ister istemez suya, toza getirmek kaçınılmaz oluyor. Su ile sabunu hep yan yana kullanan bizim kültürümüz, çok yüksek bedeller nedeniyle teyemmüme zorlanıyor ya, ona yanıyorum.

Var mısınız?

Biraz tarihin derinliklerine dalalım. Çok eskilere gitmemiz gerekmiyor. Bundan çok değil, 54-55 yıl öncesine gitsek yeter. Erkeklerin tıraş olmasını bir tarafa bırakalım, insanlar için banyo çok önemli bir yer. Yıkanıyoruz, dişlerimizi fırçalıyoruz, tuvalet ihtiyacımızı gideriyoruz. Hayatın içinde hiç yoksunluğunu düşünmediğimiz bu mekan ve olanaklar uzaya gidecek insanlar için ciddi sorun olmuş. İlk uzay aracı, yörüngeye de girmeyip sadece 15 dakika kalmış yukarıda, sonra dönmüş. Zaten küçücük araç içinde bir de tuvalet düşünülmemiş haklı olarak. İlk ABD’li astronot Alan B. Shepard, kısacık uzay yolculuğuna tam çıkacakken, heyecanın da etkisiyle olsa gerek, sıkışmış. “Hepi topu 15 dakika zaten, dayan biraz, sık dişini” demek de bir yere kadar… Üzerinde onlarca bağlantı, ölçüm cihazı, kablolar olsa da son sözü ana kumanda söyler: “Sal gitsin!” 

Hangisi daha mutluluk verici?

İlk uzaya gidiyor olmak mı daha mutluluk verici, yoksa onca sıkışmışlığın ardından pantolonunu doldurma pahasına da olsa altına yapmak mı? Shepard’a soran olmuş mudur acaba? Merak bu ya…
Sıcak sıvı vücudunu da ısıtınca kalp atışını ölçen cihazlar başta olmak üzere ne kadar elektrot varsa kırmızı kırmızı yanıp sönmeye başlamış. Uzaya giden ilk astronot, aynı zamanda ıslak elbiseyle bu görevi tamamlama şerefine de ulaşan ilk insan olmuş. 

Vakumlu olmazsa olmaz!

Önceleri idrar ve dışkılar torbalarda saklanmış. Doğal olarak ekipler kalabalıklaşıp uzayda kalma süresi uzayınca araçların içine tuvaletler için de yer ayrılmış. Yerçekimsiz ortamda tüm parçacıklar ve sıvılar dağılacağı için vakumlu bir sistemle sıvı atıklarla katı atıklar ayrıştırılarak depolara saklanmış.  Bunun için ayrılan ödenek dudaklarınızı uçuklatacak kadar yüksek: 23,5 milyon dolar. 

Dişleri köpüksüz macunlarla fırçalamak mümkün. Banyo yapma konusu ise kuru temizleme ile (ıslak mendiller ne güne duruyor) idare ediliyor şimdilik. Sahi, temizlenme sorunu çözüme kavuşturulunca başlayacaktır besbelli insanlı uzay yolculukları… İçine ettiğimiz(!!!) bu Dünyayı bırakıp yeni Dünyalar aramaya başlayabiliriz o zaman.

Sudan sabundan ayrı düşmeyin!
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner153
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 11 31
2. Fenerbahçe 11 26
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 12 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 11 16
9. Kasımpasa 12 14
10. Konyaspor 12 14
11. Antalyaspor 12 14
12. Rizespor 11 13
13. Trabzonspor 11 12
14. Gaziantep FK 11 12
15. Kayserispor 11 12
16. Bodrumspor 12 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Ankaragücü 12 19
7. Ahlatçı Çorum FK 12 19
8. Boluspor 12 18
9. Şanlıurfaspor 12 18
10. Manisa FK 12 17
11. Esenler Erokspor 12 17
12. Ümraniye 12 17
13. Pendikspor 12 17
14. Keçiörengücü 12 15
15. Gençlerbirliği 12 15
16. İstanbulspor 12 14
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 12 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 11 23
3. Chelsea 11 19
4. Arsenal 11 19
5. Nottingham Forest 11 19
6. Brighton 11 19
7. Fulham 11 18
8. Newcastle 11 18
9. Aston Villa 11 18
10. Tottenham 11 16
11. Brentford 11 16
12. Bournemouth 11 15
13. M. United 11 15
14. West Ham United 11 12
15. Leicester City 11 10
16. Everton 11 10
17. Ipswich Town 11 8
18. Crystal Palace 11 7
19. Wolves 11 6
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 13 33
2. Real Madrid 12 27
3. Atletico Madrid 13 26
4. Villarreal 12 24
5. Osasuna 13 21
6. Athletic Bilbao 13 20
7. Real Betis 13 20
8. Real Sociedad 13 18
9. Mallorca 13 18
10. Girona 13 18
11. Celta Vigo 13 17
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Deportivo Alaves 13 13
16. Las Palmas 13 12
17. Getafe 13 10
18. Espanyol 12 10
19. Real Valladolid 13 9
20. Valencia 11 7