Demokles’in kılıcı da çözemez!

Önce geniş bir açıdan bakalım: Dünya kaynıyor. Çin’den yayılan corona virüsü yaşamı zorluyor. ABD’nin kendi parasını, işsizlik sorununa çare amaçlı geri toplaması ile dünya ekonomisinde müthiş bir belirsizlik hâkim.
Avustralya’da orman yangınları aylardır söndürülemedi. Oksijenin en çok bulunduğu yörede siyanürle altın aramaya izin verildi, insanlar yaşamlarını tehdit eden bu duruma isyan ediyor. 

…her kafadan bir ses çıkıyor. Kimin neyi niye söylediği belli bile değil. Taşımacılık sektöründe, sektör meclisini oluşturanlar komisyon kurulmasını, o komisyonların mevzuata yönelik işler başarmasını istiyor. İlginçtir aynı günlerde Tarım Bakanlığı sahte bal satışına yılsonuna kadar izin verdi. Akla gelen ilk soru: Komisyonlar sorunu çözebilir mi?

Siz de aynı cevabı veriyorsanız, Meclislerde sizin yer almanız gerekir, yani taşın altına kafanızı değil elinizi koyacaksınız. Sadece İstanbul’da yaşanan güzergah izni sorununu kafanızı eğip de kabul ederseniz tabii ki bir sorununuzu bile çözemezsiniz. Öyleyse ayağa kalkıp bunun bir sorun olduğunu belirtip, belediye ve/veya yetkili kurumların güzergah izninden önce parklanma sorununu çözmesini istemelisiniz. Tabii ki bağırıp çağırarak, dövüp söverek olmaz, ancak ağlamayan bebeğe meme verilmediği de bilinen bir gerçek. 

Halk otobüsçüleri, Aile Bakanlığının verdiği payın yetersizliğini öne sürüp ücretsiz taşımaların kaldırılmasını istiyor. Haklılık payları var mı, siz yanıtlayın. Bilet ücretlerine yapılan zamdan sonra sesleri kesildi. Oysa bir kamu hizmeti olan toplu taşımacılıkta bu bilet ücreti (ekonomik durumu unutmaksızın) alabildiğine yüksek. Kamu hizmeti veren şehiriçi yolcu taşımacılığı yapan otobüsçüler buna bir şey demiyor. 

…demek ki bir taraflı değil çok yönlü düşünmek ve çözüm istemek zorundayız. Hem asgari geçim endeksi dengeli olsun hem insanların gereksinimleri karşılansın. 

Bir yandan nüfusumuz (sadece bizim değil dünya nüfusu) artıyor, bir yandan iklim krizi nedeniyle tarım toprakları verimsizleşiyor. Ya yağmur yağmıyor ya sel oluyor. Bununla beraber teknoloji gelişiyor, robotlar hemen her alanda asıl işgücü oluyor. Bu da işsizliğin artması demek. Yani istihdam sorunu yaşanacak, bu gün değilse bile çok kısa bir zaman sonra. Tağşişli ürünlere izin veren devlet sizin hakkınızı nereye kadar düşünür. Asıl bunu düşünün… ■