27.01.2014, 16:05

Seçim sizin… sandık önünüzde

“Bir gaz bulutu…” diye başlayan öykü, bunca yıl sonra 2014’e geldi dayandı. Bunca diye kolaylaştırdığım, yaklaşık 15 milyar yıl, dile kolay. Elektriğin, suyun, telefonun… buhar gücünün, benzinin, doğalgazın olmadığı milyarlarca yıl… Şaka gibi değil mi? Şaka tabii ki, çünkü ilk insanın yaşamında ekmek de yoktu, ev de… kaldı ki telefon veya doğalgaz olsun.

Masmavi bir dünya, ses yok, trafik yok, ışıklar yok, hatta dinozorlar bile yok. Neden mavi diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Mavi, çünkü uzaydan mavi görünüyor dünyamız. Yeşermesi de zaman almış, binlerce yıl kadar. Neyse aklınızı karıştırmayayım… 750 milyon yıl önce başlayan yaşamın içinde insan 130.000 yıl önce iz bırakmaya başlamış yeryüzüne. Yani 130.000 yıllık bir aileyiz; nerede, hangi ülkede ve hangi kültürde yaşıyor olsak da.
Farkımız yok aslında…

Bir açıdan bakınca ne ırkın ne cinsiyetin ne kültürün -ki pasaportu yoktur, bilirsiniz sınırları kolaylıkla aşar- ne dinin ne ülkenin ne de dilin ayrımı var. Sonradan bizler tarafından ‘sanal’ olarak oluşturulmuş ve -hani bir deli kuyuya bir taş atar da kırk akıllı çıkaramazmış ya, tıpkı öyle- hepimiz uymuşuz bu uydurduklarımıza.

Son 100 yıl, hadi, sizi mi kıracağım, 200 yıl olsun, dünyanın o ‘doğal’lığını yok etmek için ciddi ciddi uğraşmışız. Gelişen teknolojiyle, barajlar, gökdelenler, fabrikalar, yollar… yollar… yollar yapmışız ve dünyanın çehresini değiştirmişiz. 
Doğanın dengesi…

Hayatı kolaylaştırmak için yaptıklarımız artık Dünyanın dengesini bozmaya başladı. Milyonlarca yılda oluşan fosil yakıtları birkaç on yıl içerisinde tüketeceğimizi söylüyor uzmanlar. Her şeyiyle bağımlı olduğumuz, adına petrol dediğimiz bu fosil oluşumu tükenirse yiyecek ekmek bile bulamayacağız ve en eskiye döneceğiz ister istemez. 200 yılda edindiğimiz bu ‘uygarlığı’ giderek tüketeceğiz. 

Arizona Üniversitesi profesörlerinden Alan Weisman, yaptığı bir araştırmada (Bizsiz Dünya, Altın Kitaplar), insan bir anda yok olsa ne oluru irdeliyor ve ilkin ışık kirliliğinin ortadan kalkacağını söylüyor. Japonya’da yüzde 98, Avrupa’da yüzde 85, ABD’de yüzde 62 düzeyinde olan ışık kirliliği dolayısıyla geceleri yıldızları göremiyoruz. Sadece filmlerde kalan o bol yıldızlı gökyüzünün unutulmasının nedeni yine aynı: teknoloji. Hemen ardından gürültü kirliliğinin de sona ereceği kaçınılmaz bir son. 
Sessiz, sitemsiz…

Karanlık ve sessizlikle birlikte doğa, insan eliyle değiştirilenin yerine kendi istediğini koyacak. Zaman içerisinde diyeceğim, ama o kadar da sürmeyecek, kuşlar dolacak kentlerimiz, yine sürü sürü uçuşacaklar cıvıltıyla. Küçücük gagalarıyla taşıdıkları tohumlar beton çatlaklarını biraz daha büyütecek. İncecik yapraklarıyla bitkiler bizlerin yıkılmaz sandığı o koca yapılarımızı saracak giderek zayıflatacak ve yıkacak. O yıkıntıların arasında hayvanlar dolaşacak özgürce… Bu hayvanlar evlerimizde baktığımız kedi, köpek, kuş gibi evcil hayvanlar olmayacak tabii ki. Onlar da, eğer uyum sağlayamazlarsa -ki büyük çoğunluğu ‘ekmek elden su gölden’ yaşamak dışında bir şey bilmiyor- biz insanlardan biraz daha uzun yaşayacaklar ama sonları gelecek.
Sadece ‘taş’ gibi taş köprüler

Profesörün ilginç bir öngörüsü var: insansız geçen 300 yıl sonra hani şu çok övündüğümüz teknoloji harikası gökdelenler, köprüler, tüneller, barajlardan eser kalmayacak. Ama deyim yerindeyse ‘taş gibi sağlam’ kemerli taş köprüler ayakta kalmayı başaracak.
Bana ilginç geldi… Teknoloji uzun yaşamayı değil konforu gözetiyor diye çıkarsamada bulundum. Dünyamızı saran hava kirliliğinin ise 100.000 yıl sonra temizlenebileceği belirtiliyor. Ben 100 demiştim, siz 200, hadi ikisini toplayayım, 300 yılda yarattığımız hava kirliliğinin temizlenmesi için yüz bin yıl geçecek olması aslında durumun vahametini (bir başka sözcük bu kadar irkiltmez, bunca tedirgin etmez sanki) koyuyor ortaya.
Seçim sürecinde…

Albert Einstein, “Problemlerimizi, onları yarattığımız zamandaki düşünce yöntemleriyle çözemeyiz” demiş. Bunca zammın, bunca zulmün, bunca savaşın, bunca tartışmanın, açlığın, yoksulluğun olacağını bilseniz yine aynı duygularla yine aynı mı davranırdınız? Peki, anne babanız, daha büyükleriniz de öyle mi davranırdı? 

Geçmişle geleceği buluşturmak sizin elinizde…
Seçim sizin. 
Yorumlar (0)
banner117
5
kısa süreli hafif yoğunluklu yağmur
banner153
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 77
2. Fenerbahçe 30 72
3. Samsunspor 31 51
4. Eyüpspor 31 50
5. Beşiktaş 30 49
6. Başakşehir 30 48
7. Trabzonspor 30 42
8. Gaziantep FK 30 42
9. Kasımpaşa 31 42
10. Göztepe 30 40
11. Konyaspor 31 40
12. Antalyaspor 30 40
13. Kayserispor 30 37
14. Rizespor 30 37
15. Bodrum FK 31 34
16. Alanyaspor 30 34
17. Sivasspor 31 31
18. Hatayspor 30 19
19. A.Demirspor 30 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 35 69
2. Karagümrük 35 60
3. Gençlerbirliği 35 59
4. Erzurumspor 35 58
5. Bandırmaspor 35 57
6. İstanbulspor 35 55
7. Amed Sportif 35 54
8. Iğdır FK 35 52
9. Esenler Erokspor 35 52
10. Boluspor 35 52
11. Keçiörengücü 35 51
12. Ahlatçı Çorum FK 35 51
13. Ümraniye 35 50
14. Pendikspor 35 45
15. Sakaryaspor 35 45
16. Manisa FK 35 41
17. Şanlıurfaspor 35 40
18. Ankaragücü 35 39
19. Adanaspor 35 30
20. Yeni Malatyaspor 35 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 33 79
2. Arsenal 34 67
3. M.City 34 61
4. Nottingham Forest 33 60
5. Newcastle 33 59
6. Chelsea 33 57
7. Aston Villa 34 57
8. Bournemouth 33 49
9. Fulham 33 48
10. Brighton 33 48
11. Brentford 33 46
12. Crystal Palace 34 45
13. Everton 33 38
14. M. United 33 38
15. Wolves 33 38
16. Tottenham 33 37
17. West Ham United 33 36
18. Ipswich Town 33 21
19. Leicester City 33 18
20. Southampton 33 11
Takımlar O P
1. Barcelona 33 76
2. Real Madrid 33 72
3. Atletico Madrid 32 63
4. Athletic Bilbao 33 60
5. Villarreal 32 52
6. Real Betis 32 51
7. Celta Vigo 33 46
8. Mallorca 33 44
9. Real Sociedad 33 42
10. Rayo Vallecano 32 41
11. Osasuna 32 41
12. Getafe 33 39
13. Espanyol 32 39
14. Valencia 33 39
15. Sevilla 32 37
16. Deportivo Alaves 33 34
17. Girona 32 34
18. Las Palmas 33 32
19. Leganes 32 29
20. Real Valladolid 32 16