03.05.2021, 12:03

Uyum Deneyi

Hayatımızın çoğu, topluma uyum sağlamakla geçer. Kimi zaman dışlanmamak, kimi zaman ödüllendirilmek, cezadan kaçınmak yahut beğenilmek gibi birçok sebepten, diğerlerine uyum sağlarız. 
Bu konu üzerine pek çok sosyolog çalışma yapmıştır. Yapılan en ünlü deneylerden biri de Solomon Asch tarafından 1951 yılında yapılan “Uyum Deneyi”dir. 

Asch, sosyal baskının kişi üzerindeki etkisini gözlemlemek için ABD’de 50 erkek öğrenciyi laboratuvar ortamında ‘görsel algı’ testine tabi tuttu. Öğrenciler, deneyden haberi olmayan ve odadaki diğer kişileri de -kendisi gibi- katılımcı sanıyordu. Odada bulunan diğer 7 kişi ise deneyden haberi olan ve deney boyunca aynı yanlış cevapları veren kişilerdi. 

Denek, diğerlerinin cevabını duyduktan, onların cevaplarından etkilendikten sonra karar vermesi için masanın en sonuna oturtulmuştu. Deneklere soldaki karton üzerindeki standart çizginin A, B veya C çizgisinden hangisi olduğu soruldu ve standart çizgi her etapta değiştirildi. İlk iki etapta herkes aynı cevabı verdi. Üçüncü etaba geçildiğinde ise denek haricindeki herkes yanlış cevabı söyledi.  

Denek, herkesin yanlış cevabı verdiğini düşünse bile gruba uyum sağlayarak aynı şekilde yanlış cevabı verdi. 18 denemenin 12’sinde, denek haricindekiler yanlış cevapları verdiler ve deneklerin yüzde 75’i kritik evrede en az bir kez uyum sağlayıp yanlış cevabı söylerken, yüzde 25’i gruba hiç uyum sağlamadı ve doğru cevabı söyledi.

Deneydeki katılımcılara, neden gruba uymayı tercih ettikleri sorulduğunda genelde hepsi aynı cevabı vermiş: "Herkesin yanlış cevap verdiğini biliyordum, ancak rezil olma korkusu ağır bastı."

Bazıları da, “herkesin doğru düşündüğüne benim yanlış olduğuma inandım, bu kadar insan yanlış düşünüyor olamazdı” cevabını vermiş.

Bu etkinin gerçek hayattaki sonuçları, içinde bulunduğumuz toplumun büyüklüğü göz önünde bulundurulduğunda gerçekten vahim sonuçlara neden olur. Kitleleri etkileme, beyin yıkama, hipnotize etme araçlarının etkisi düşündüğümüzden de büyük olabilir.

Başkalarının fikirlerini takip etme psikolojisinde, sınıf ayrımının yeri de büyük. Çünkü kimlerin bizden daha üst statüde olduğunu düşünüyorsak, onlara ayak uydurma onlar gibi düşünme eğilimimiz de daha fazla. Bu kişilerin kararlarını daha az sorguluyoruz.

Uzmanlara göre her ne kadar biz kendimizi diğer insanlardan farklı görsek ve kararlarımızın onlardan etkilenmediğini düşünsek de bu davranış biçimi çok derinde yatıyor. Sürü psikolojisi, itaat etme evrimsel nedenlerden ötürü sahip olduğumuz özellikler olabilir.

Hele, günümüzde sosyal medyanın etkisi hiç de küçümsenemeyecek kadar önemli. Sosyal medyada haberlerin kendisinden çok haberlere dair yorumlarla karşılaşıyoruz. Haliyle o habere dair düşüncelerimiz başka insanların yorumları tarafından da etkileniyor. Tamamen bağımsız, objektif bir çıkarıma varmak gerçekten çok zor bir hal alıyor. Bazı hesapların tek bir kişi tarafından yönetilebiliyor olduğunu da düşündüğümüzde, her gün kaç defa toplum mühendisliğinin kurbanı olduğumuzu düşünmeden edemiyoruz.

Hayatımızı etkileyen pandemi ile ilgili olarak -kendi adıma- pek çok şeyi içselleştiremesem de ister istemez topluma uyum sağlamak amacıyla kabul etmek zorunda kaldığım durumlar oluyor. Hatta sadece kişisel değil, bazı yaptırımlar ile de tüm insanların güdülendirildiğini inkâr edemeyiz. Her ne kadar insan haklarına aykırı olsa bile HES kodu ve aşı kartı gibi fişlemelerden kaçmamız imkânsız. Otobüse binemez, Banka ve diğer kamu alanlarına giremez hale geldik. 

Bunu hem ülke; hem de küresel dünya olarak düşünmeliyiz. 

Her şeye rağmen, sadece tek bir çatlak ses bile birçok şeyi değiştirmeye yeter!

“Birlik, Mücadele, Dayanışma” sloganı hem ülkemiz hem dünya hem de sektörümüz için uygun. Çünkü en çok ihtiyaç duyduğumuz şey (her nerede ve hangi işte olursak olalım) birlik, daha iyi, daha güzel ve daha barışçıl bir yaşam için mücadele etmeliyiz. Bunu da asla tek başımıza tamamlayamayız, onun için dayanışma gerekir. O zaman 1 Mayıs’ı hep birlikte kutlamalıyız.

1 Mayıs kutlu olsun. ■

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner153
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 42
2. Fenerbahçe 16 36
3. Samsunspor 16 30
4. Eyüpspor 17 27
5. Göztepe 16 26
6. Beşiktaş 16 26
7. Başakşehir 15 22
8. Gaziantep FK 16 21
9. Rizespor 16 21
10. Antalyaspor 16 21
11. Konyaspor 16 20
12. Kasımpasa 15 19
13. Sivasspor 17 19
14. Alanyaspor 16 18
15. Trabzonspor 15 16
16. Kayserispor 16 16
17. Bodrumspor 15 14
18. Hatayspor 15 9
19. A.Demirspor 15 5
Takımlar O P
1. Bandırmaspor 17 33
2. Kocaelispor 17 33
3. Karagümrük 17 31
4. Erzurumspor 17 29
5. Keçiörengücü 17 27
6. Igdir FK 17 25
7. İstanbulspor 17 24
8. Ahlatçı Çorum FK 16 24
9. Ankaragücü 16 23
10. Boluspor 17 23
11. Manisa FK 17 23
12. Pendikspor 17 23
13. Gençlerbirliği 16 23
14. Esenler Erokspor 17 22
15. Ümraniye 16 22
16. Amed Sportif 16 22
17. Şanlıurfaspor 17 21
18. Sakaryaspor 17 21
19. Adanaspor 16 11
20. Yeni Malatyaspor 17 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 15 36
2. Chelsea 16 34
3. Arsenal 17 33
4. Nottingham Forest 17 31
5. Aston Villa 17 28
6. M.City 17 27
7. Newcastle 17 26
8. Bournemouth 16 25
9. Brighton 17 25
10. Fulham 16 24
11. Tottenham 16 23
12. Brentford 17 23
13. M. United 16 22
14. West Ham United 17 20
15. Crystal Palace 17 16
16. Everton 15 15
17. Leicester City 16 14
18. Ipswich Town 17 12
19. Wolves 16 9
20. Southampton 16 5
Takımlar O P
1. Atletico Madrid 18 41
2. Barcelona 19 38
3. Real Madrid 17 37
4. Athletic Bilbao 19 36
5. Mallorca 19 30
6. Villarreal 17 27
7. Real Sociedad 18 25
8. Girona 18 25
9. Osasuna 18 25
10. Celta Vigo 18 24
11. Real Betis 17 24
12. Sevilla 17 22
13. Rayo Vallecano 17 21
14. Las Palmas 17 19
15. Deportivo Alaves 18 19
16. Leganes 17 18
17. Getafe 18 16
18. Espanyol 17 15
19. Real Valladolid 18 12
20. Valencia 17 11