Sektör; bir yandan sezona hazırlanırken, bir taraftan birliğe ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğu süreçten geçiyor. Mevzuatla ilgili sıkıntılar, yıkıcı rekabet unsurları, birliğe beraberliğe davetiye çıkarıyor. Bu davetiyeyi kimsenin reddetmeye hakkı yok. Ne olursak, kim olursak olalım bu sektörün çalışanları ve emekçileri adına, bir arada olmanın faydası var. Ulaştırma Bakanlığı’nın mevzuatlarla bizi yeniden kıskaç altına almasını önlemeliyiz. Ulaşımın önündeki engellerin kaldırılması lazım. Niyeti bu doğrultuda olan sivil toplum örgütündeki meslektaşlarım da buna katkı sağlamalılar.
Siyasi partilere rapor
Sektörün önündeki engelleri, 7 Haziran seçimleri öncesinde mutlaka siyasi partilere bir rapor halinde iletmemiz gerekiyor. TOF olarak biz, bunun hazırlığını yaptık ve 4 siyasi partiye raporumuzu göndereceğiz. Rapora, ‘Ulaşımcının haklarını savunan partiler, ulaşımdan payını alırlar’ diye bir ön yazı yazacağım. Bunu şehirlerarası otobüsçüler, turizm taşımacıları olarak yaparken, yolu paylaştığımız unsurlar; minibüsçüler, tırcılar, taksiciler, servisçiler de taleplerini siyasi partilere iletmeliler. Bunu daha önce de söyledik; taşımacılık alanındaki herkesin bir platform ile deklarasyon yayınlaması gerektiğini düşünüyorum. Açıkça teklif ediyorum: İSTAB, İSAROD, TÖHOB, UND, UTİKAD ve burada dile getiremediğim, ulaşımın içinde yer alan tüm sivil toplum örgütleri bir araya gelerek bu deklarasyonun içinde yer almalı. Bu süreçte bunu kullanmazsak, yine kaybeden taraf olmaya devam ederiz. Siyasi partiler bizim beklentilerimizi programlarına alırlar ise bizden oy alabileceklerini bilmeliler. Bu sektörün haklarını en fazla koruyan en fazla oyu almalıdır. Bunu da deklare edip yayınlamalıdır.
16 milyon seçmen
Siyasetçilerin de artık bu sektöre dokunmaları lazım. 16 milyon seçmeni olan, dolaylı olarak 25 milyon seçmeni olan bir ulaşım dünyasından bahsediyoruz. 25 milyon seçmen de aklını başına toplasın, hakkını arasın. Siyasetçiler de bu hakkı telsim etmek için konuşması gerekenleri konuşsun. Bizim yaşadığımız sıkıntılar belli, tabii ki hükümetimiz güzel şeyler yapmıştır. Ulaşıma konfor, hız, güvenlik getirmiştir. Bunların hiçbirine hayır demiyoruz. Ama yetmez. Bizim istediğimiz ulaşım ve akaryakıt üzerindeki vergilerin makul seviyelere çekilmesi. Mevzuat içinde yer alan, ancak hayatın gerçekleri ile uyuşmayan uygulamaların yeniden düzenlenmesi.
Siyasetin karayolu taşıma dünyasına farklı bir açıdan bakması lazım. Biz vatandaşız, vatandaş kimliğimiz ile hak arıyoruz. Bu ülkenin yükünü, insanını taşıyoruz. Ticaret yapıyoruz, vergi veriyoruz, istihdam yaratıyoruz, yatırım yapıyoruz. Türkiye’de gerek muhalefet, gerek iktidar partilerinin bu konuşmalardan nasibini alması lazım. Alamıyorsa kimsenin iktidar adayı olmaya hakkı da yok.
Genel kurulumuz 28 Nisan’da
28 Nisan’da TOF Genel Kurulu gerçekleştirilecek. Teşkilatı genişleterek mevcut yapıda daha etkin nasıl olabiliriz? Bunun çalışmasını yapıyoruz. Mesleki örgütlerimizin ticari faaliyetlerini geliştirmek, özellikle hukukla ilgili bizim sektörün ciddi sorunları var. Yürütmeyi durdurma davası açmamız gereken bazı mevzuatlar var. Biz bu konuda ciddi bir çalışma yapacağız. Bizim mutlaka yapmamız gereken şey, federasyonların yapısı içinde ciddi bir hukuk servisi ile anlaşıp zamanında mevzuatı takip edip gerekli müdahaleleri yapıp bizim adımıza hak aramasını sağlamaktır.
Hukuk servisi oluşturacağız
Genel kurulda gündemin önemli maddelerinden bir tanesi de, federasyonun bünyesinde bir hukuk servisinin oluşturulması. Bu hukuk servisinin görevi; gerek meslektaşlarımızın bireysel haklarını gerekse toplu haklarını aramak için yürütmeyi durdurma davası açma süreçleri dahil olmak üzere birçok konuda adım atmaktır. Bunu başaracağımıza inanıyorum. Bu sektörün haklarını aramak için hukuk, mutlaka devreye girmelidir. Ciddi bir hukuk bürosu ile anlaşarak meslektaşlarımızın mağduriyetlerini giderecek, haklarını arayacak ve yerine teslim edecek girişimlerde bulunacağız.
Herkese iyi haftalar diliyorum. ■