3-5 Şubat tarihlerinde yapmak istediğimiz Çalıştay’ı, Karayolu Düzenleme Genel Müdürü Sayın Saim İliçoğlu’nun sağlık gerekçesi ile iptal etmek zorunda kaldık. Biz, Genel Müdürün mutlaka toplantımızda olmasını istedik, çünkü nihai otorite o. O nedenle de ileri bir tarihe erteledik. Henüz yeni tarih açıklanmadı ama çok kısa bir süre sonra bu Çalıştay yine gerçekleşecek. Sayın İliçoğlu’na acil şifalar diliyorum.
Çalıştayın ertelenmesi ile belki de bir fırsat doğdu meslektaşlarımıza. Bazı konular yeteri kadar irdelenmedi. Bazı itirazlar oldu. Onları düzeltmek için de güzel bir fırsat diye düşünüyorum. Meslektaşlarımızın gerekli ilgiyi gösterip bu fırsatı değerlendirmesini bekliyoruz.
Belge üzerine…
Ulaştırma Bakanlığı belgeleri sadeleştirmek, belge kirliliğini ortadan kaldırmak istiyor. Bunlar olup bittiğinde meslektaşlarımızın, firma sahiplerinin itirazlarının bir işe yaramayacağını bilmeleri gerekiyor. Müdahalelerin bu süreçte yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bu arada sivil toplum örgütlerinin başkanlarına teşekkür ediyorum, onlardan yeteri kadar geri dönüş aldık. Ama firmalardan sadece dedikodu mahiyetinde eleştiriler duyuyoruz. Süreçlere katılmayanların söz söyleme hakkı da olmayacaktır diye düşünüyorum. Bu anlamda gecikmeyi fırsata dönüştürerek herkesin eteğindeki taşları döküp, mevzuattaki olması gerektiği konuları söylemeleri gerekir diye düşünüyorum.
Ekonomik durgunluğun yansımaları
Özellikle sömestr tatili konusuna değinmek istiyorum. Geçen yılki sömestre göre bu sene yüzde 30 geride kaldığımızı görüyoruz. İşlerde beklediğimiz gelişmeler olmadı. Bu doğal, kaçınılmaz bir sonuç. Ekonomik durgunluk, hava şartları, uçaklar, özel otomobiller yolcu pazarımızı daraltmaya devam ediyor. Bu gerçeği herkesin, özellikle meslektaşlarımızın görmesi lazım. Çember giderek daralıyor. İşler zarlaşıyor, sefer yapmanın maliyeti ciddi biçimde arttı. Otobüsçü yola sıkıntı içinde giriyor. Uzun mesafeler uçağa, kısa mesafeler maliyete gitti. Pazar iyice daraldı. Bu, beraberinde özellikle kalite sorununu getirmiyor değil. Kalite giderek düşmek zorunda kalacak. Evet, artık yolun sonuna geldik. Alınması gereken tedbirler bizde saklı. Bakanlıktan istediğimiz Çalıştay’dan çıkacak düzenlemeler birtakım fırsatlar ve imkanlar yaratacak. Bunlar çok sınırlı. Sektörün daha ekonomik çalışma alışkanlığını kazanması lazım.
Aklın yolu birdir
Giderleri kısıtlamaktan başka yol yoktur. Altyapı hizmetlerinin birleştirilmesi, bu sektörün bana göre en önemli devrimi olacaktır. Anadolu’da bazı yörelerde buna başlandı. Servisleri birleştirelim, seferleri azaltalım, acenteleri ortadan kaldıralım şeklinde bir çalışma başlatıldı ama bunlar ihtiyacın getirdiği zorlamalardır. Bu zorlamayı bütüncül olarak planlamak lazım. Bunu bir Türkiye modeline dönüştürmemiz lazım. Bunun zararı azaltmak, sıkıntıları gidermek anlamında büyük katkısı olacak. Geciktirmenin de maliyetlere çok büyük etkisi olacak.
Otobüslerde denetim
Otobüs kazaları ile ilgili Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Sayın Mehmet Akdeniz konuya el attı. Kendisi çok etkin bir çalışma başlattı. Otobüslere denetçi niteliğinde sivil polisleri önerdi. Bu da hayata geçti. Biz Sayın Akdeniz ile bir araya gelip bu çalışmanın akıllı sistemlerinin denetimde daha geniş şekilde kullanılması, kaza nedenlerinin somut biçimde tespit edilmesi, otobüslere takip sistemi konularak İçişleri Bakanlığı ile entegre olması gibi konuları konuşacağız. Yani kısacası trafikte güvenlik konusunda beraber adım atacağız. Ayrıca bir çalışma grubu kuruluyor. İki hafta içinde otobüs kazalarının nedenlerini, bunların ortadan kaldırılması için yapılması gerekenleri belirleyeceğiz. Hepsinden önemlisi otobüste emniyet kemeri kullanmamasının çok yaralanmalı kazaların önlenmesi konusunda bir sosyal sorumluluk projesi olduğunu unutmamalıyız.
Engelli konusu yeniden…
Bu arada engellilerin ulaşımda erişimine yönelik bir kurul oluşmasına yönelik bir Yönetmelik yayınlandı Resmi Gazetede. Bizim de bir hamle yapmamız gerekiyor. Otobüslerde bir aparat bulundurulması zorunlu. Bu aparatın ne şekilde olacağı konusunda bir işbirliği yapılması lazım. Bu oluşturulacak kurulda otomotivciler de yer almak istiyorlar. Bize bir yer vermediler henüz. Biz o kurulda olmak zorundayız.
Bunu uygulayacak olan bizleriz. Yönetmelik, esasıyla hizmette erişim kavramını kabul etmiştir. Otobüslerde tadilata gerek yok. Ancak o aparatların nasıl olacağı konusunda otomotivciler ve bu işin üreticisi olan kurumlarla bir araya gelmeye başladık. En uygun aparatın, 72 saat önceden engellinin haber vermesi durumunda sadece o sefere mahsus bulunması noktasına kadar indirgedik. Biz hep söylüyoruz, dünyada olmayan bir şeyi bize dayatmayın. Var olan bir düzenlemeyi birlikte yapalım ve destek olalım. Bürokrasi kendi içinde birtakım düzenlemeleri yaparken, sivil inisiyatifi göz ardı ediyor. Halbuki daha önce çıkardıkları düzenlemenin ne kadar kadük kaldığını gördüler. Biz, engelli taşımayalım demiyoruz. Engelli konusunda arzulanan sonuç oldu. Bundan sonraki süreci birlikte yürütmemin çok daha doğru olacağına inanıyorum. Uygulayıcısı biz olacağımıza göre, bir araya gelip bu işin birlikte çözümünü üretmenin faydalı olacağına inanıyorum. ■