Tatil dönemi başlaması ile birlikte, ana gündemimiz malumunuz trafik kazaları oluyor. Her yıl ortalama 7500 vatandaşımızı trafik kazalarında kaybediyoruz. Bu 7500 ölümde, aklımızda kalan maalesef birden fazla ölümün aynı anda olduğu kazalar oluyor ve bu yüzden de otobüsler kazalarda en çok akılda kalan unsurlar oluyor. Peki, otobüs kazaları mıdır en çok ölüme neden olan? En çok ölümlü, yaralanmalı kazalara sebep olan taşıtlar hangileridir? Kazalar en çok yerleşim yerinde mi, yerleşim yeri dışı yerlerde mi oluyor?
TUİK verileri
Gelin birlikte Emniyet’in ve Türkiye İstatistik Kurumu’nun yayınladığı verilere bakalım:
2015’te: 3800’i kaza yerinde, 3700’i kaza sonrasında olmak üzere ölü sayısı 7500 kişi;
2016’da 3500’i kaza yerinde, 3800’i kaza sonrasında olmak üzere ölü sayısı 7300 kişi.
2015 öncesinde kaza sonrası ölü sayısı takip edilmediğinden istatistiklerde yer almıyor. Kaza sonrası ölü sayısında da referans alınan ölümler, trafik kazasında yaralanıp kazanın sebep ve tesiriyle 30 gün içinde ölenleri ifade ediyor.
Bu iki yılın yaralı sayısı da yakın, 304 bin mertebelerinde.
Otobüs mü otomobil mi?
Şimdi gelelim otobüs mü otomobil mi en çok ölümlü kazaya sebep veren? Medyaya yansıyan haberlere bakarsak; otobüs. Sektör temsilcilerine ve yapılan çalıştaylara bakarsak en çok ölümlü kazaya sebep veren unsur yine otobüs. Otobüsçümüz de sabahtan akşama trafik güvenliğini artırmak için uğraşsın didinsin; sene sonunda tekrar ülkemizdeki kazalarda ölenlerin toplam sayısına baktığımızda yine 7500’ü göreceğiz. Neden? Sıkı durun; çünkü ölümlü yaralanmalı trafik kazasına karışan taşıtların çok büyük oranı otobüs değil; otomobil. Otomobilden sonra en çok kazaya sebep veren taşıt, motosiklet; sonra kamyonet, ardından minibüs, arkasından kamyon ve çekici geliyor… sıralamada hala otobüse gelemedik. Ve listenin en sonunda traktörle birlikte otobüs yer alıyor.
Hadi 2016 verilerine daha detaylı bakalım. 2016’da ülkemiz karayolunda ölümlü yaralanmalı trafik kazasına karışan taşıt sayısı 295 bin 727. Bu kazalara karışan taşıtların yüzde 52,1’i otomobil. Yüzde 15,7’si motosiklet, yüzde 15,7’si kamyonet, yüzde 3,1’i minibüs, yüzde 2,9’u kamyon, yüzde 2,4’ü çekici, yüzde 2,3’ü otobüs, yüzde 1,1’i traktör ve yüzde 4,7’si diğer taşıtlar.
Peki, neden ölümlü kazaların en büyük sorumlusu otobüs gibi algılanıyor? Çünkü basında, haberlerde otobüsün yaptığı kazalar daha çok gündem oluyor. Sadece şehirlerarasında karayolunda taşınan yolcu sayısı 200 bin. Otobüsçülerimin diğer modlarını göz önüne alırsak; kentiçi var, personel, okul taşımacılığı var, turizm taşımacılığı var; ama ölümlü yaralanmalı kazaların sadece yüzde 2,3’ü otobüsten. Ve en büyük sorumlusu otomobil gözden kaçıyor.
Yerleşim yeri içinde mi, dışında mı
Gelelim ikinci soruya: En çok ölümlü, yaralanmalı kaza yerleşim yeri içinde mi yerleşim yeri dışında mı oluyor? Yine algıyı göz önüne alırsak kazalar en çok, otobüslerin daha çok çalıştığı yerleşim yeri dışında oluyor? Şarampole uçan otobüsler, köprü bacağına vuran otobüsler vesaire. Ama gerçek öyle değil. En çok kaza, yerleşim içinde oluyor. İşte 2016 değerleri: ölümlü yaralanmalı kazaların yüzde 75’i yerleşim yeri içinde, yüzde 25’i yerleşim dışında oluyor.
Otobüslerde trafik güvenliğini artırıcı unsurları tabii ki, günden güne daha çok devreye alalım. Tabii ki kaptanlarımızın eğitimlerine devam edelim. Tabii ki, teknolojinin nimetlerini daha sık kullanalım, teknolojiden daha çok faydalanalım. Ama buradan sektör temsilcilerimize, kurumlarımızın yetkili kişilerine de çağrıda bulunalım: istatistikler gösteriyor ki, ölümlü yaralanmalı kazaların yüzde 83,5 gibi çok büyük oranı otomobil, motosiklet ve kamyonetten kaynaklanıyor. Atacağımız adımları, çalıştayları bu yüzde 80’den fazla etkisi olan otomobil, motosiklet ve kamyonete odaklamalıyız. Sektör temsilcilerimizin de söylemlerinde bu gerçeği ifade etmek zorundayız. Ülkemizdeki yıllık ortalama 7500 ölümü azaltmanın ilk yolu, yüzde 2,3 etkisi olan otobüsler değildir; bu oranı azaltsak bile yüzde 80’den fazla etkisi olan otomobil, motosiklet ve kamyonetten dolayı 7500’ü radikal bir şekilde azaltamayacağız. Önümüzdeki günlerde yapılacak çalıştayda da bunu öncelikle vurgulamamız ve bu unsurlara yönelik adımlar atılmasını sağlamamız gerekiyor. Tekrar vurgulayacak olursak:
TÜİK raporlarında da görüldüğü üzere ölümlü yaralanmalı kazaların yüzde 80’den fazla sebebi otomobil, motosiklet ve kamyonettir. ■