Sayın Ulaştırma Bakanımızın Başbakan olması ile ilgili bir yazı yazdım, ama bu hafta daha geniş bir şekilde değinmek istiyorum. Türkiye’de 4 dönem Ulaştırma Bakanlığı yapan Sayın Binali Yıldırım aynı zamanda en uzun süre Ulaştırma Bakanlığı yapan isim oldu. Sektörümüzün sorunlarını yakından bilen birisi olarak Sayın Binali Yıldırım’ın Başbakan olmasını sektörümüz için de bir şans olarak değerlendiriyorum. Ülkemize ve sektörümüze tekrar hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.
Yolcu Taşımacılığı Koordinasyon Kurulu
Bakanlığının son döneminde, Sayın Yıldırım’dan, İTO’da bir araya geldiğimizde yolcu taşımacılığı sektörünün sürdürülebilir politika izleyebilmesi, siyaset ile sivil toplum örgütleriyle birlikte daha ileriye bakan, bir vizyon koyan ulaşımın geleceğini planlaması konusunda bir Danışma Kurulu kurulmasını istedik; bunu kabul etti. Önümüzdeki dönemde, onun da desteğiyle, yolcu taşımacılığının tüm modlarının içinde bulunduğu bir Danışma Kurulu oluşturup, yolcu taşımacılığının geleceğini planlayacak bir anlayış sergileriz diye düşünüyoruz. Sayın Binali Yıldırım’a, Başbakanlığı için hayırlı olsun ziyaretine gittiğimizde, yeni Ulaştırma Bakanı ile bu çalışmamızı desteklemesini isteyeceğiz.
2030-2040 ulaştırma politikaları
Ulaşımda kaynak israfını önleyen, kapasite kullanımını artıran, verimliliği yakalayan yeni ulaşım politikalarının izlenmesi lazım. Sektörün bir kanuna kavuşması yeterli değil; ulaştırma sistemlerinin bütünleşik bir yapı içerisinde daha verimli çalışmasını sağlayacak; ulaşımda, hız, güven, ekonomi ve konfor taleplerini karşılayacak ölçüde bir çalışma modeli sergilememiz lazım. Ulusal ulaşım sistemleri kendi aralarında bütünleşik, kentiçi toplu taşıma sistemleriyle entegre olmuş şekilde yapılandırılırsa, 2030-2040’lardaki ulaştırma politikaları daha somut yapılabilecektir. Turizm ülkesi olan, genç nüfusu sürekli artan, üniversite sayısı artan ülkemizde, ulaşımda planlı döneme geçilmesi, ulaşımı eziyet ve maliyet olmaktan çıkaracak projeler geliştirmesi lazım. Otogarları da bu anlamda diğer taşıma sistemleri içinde yerini, önemini kavrayan bir anlayışla yapılandırmalıyız. Diğer taşıma sistemlerinin tamamlayıcısı olan karayolu yolcu taşımacılığı aynı zamanda ekonomik bir alternatiftir.
Her mod kendi işini yapacak
Kombine taşımacılığı, mevzuat olarak, her modun kendi işini yapacağı şekilde geliştirmemiz lazım. Bugün karayolu taşımacıları, havaalanlarında haraç öder gibi yolcu alıyorlar. Ulaşım ekonomisine aykırı tutumlar sergileniyor. Bunlar mutlaka dikkate alınmalı. Biz yolcularımızın havayolu ile seyahat etmesine herhangi bir tepki gösterme hakkına sahip değiliz. Ama havadan yere inen yolcunun ne şekilde taşınacağı konusu karayolu taşımacılığının işidir. Her modun kendi işini yapacak şekilde kombine taşıma yasası çıkarılmalı, havaalanlarında cep terminalleri yapılmalı, şehirlerarası otobüslerin kombine taşımacılığı serbest piyasa koşullarında yapmasını sağlayacak bir düzen kurulmalı. Havaalanlarına giriş-çıkışların engellenmemesi, aksine desteklenmesi lazım. Ankara’dan İstanbul’a gelen bir yolcunun, Edirne’ye giderken, bir vasıta (taksi veya toplu taşıma) ile otogara gelip binmesi kabul edilebilir. Ancak Antalya, Ankara, Mersin, Adana, İzmir’de aynı imkanlar yok. Havaalanları şehrin dışında kurulmuş. Onun için, biz taşıma sistemleri arasında denge sağlarken kantarın topuzunu hep otobüsçülüğün aleyhine geliştirmeyi doğru bulmuyoruz. Ulaştırma politikalarında, kombine taşımada tarafların hak ve sorumluluklarını doğru yapılandıran yeni bir mevzuat düzenlemesi kaçınılmazdır. Karayolu yolcularının ihale edilerek havaalanından başkalarına taşıtılması kabul edilebilir bir durum değil. Bizim sektörümüzün çöküşünü hazırlar bu. Karayolu yolcu taşımacılığını dünyada en iyi yapan bu sektör, sosyoekonomik çöküntü ile güvenlik ulaşım kalitesini kaybedecektir.
Ahmet Arslan ulaştırmayı iyi bilir
Sayın Ahmet Arslan’a yeni görevinin hayırlı olmasını ve başarılar diliyorum. Sayın Bakanımıza bağlı olarak çalıştı. Ulaştırmayı iyi bilen birinin Bakan olması bizim için ayrı bir avantaj. Bu avantajları doğru kullanmamız, doğru taleplerde bulunmamız gerekiyor. TOBB Sektör Meclisi, İTO, federasyon ve dernekler ne istediğini bilen bir anlayışla, kamu yararı sağlayabilecek şekilde düzenlemeler talep ederek Meclisteki Ulaştırma Komisyonuna ve oradan yasama dönemine taşınmasını sağlamalıdır. Sayın Başbakanımızdan destek alacağımıza inanıyoruz. Sorunlarımızı bilen ve ulaştırmada devrim yapan Başbakanımız, inanıyorum ki karayolu taşımacılığını hak ettiği düzenlemelere kavuşturacaktır. Kendisi bunun sözünü de vermiştir. Biz kendisine sonuna kadar destek olacağımızı ifade ediyoruz.
Mengerler-BusStore etkinliği
Geçen hafta Yenikapı’da Mengerler ve BusStore düzenlediği etkinliğe katıldım. Verimli bir etkinlik oldu. Bütün sektör mensuplarını orada gördük. Belediyelerin verdiği imkanlarla şehir içindeki dağınık turizm otobüsçülerinin derlenip toparlandığını ve çok güzel hizmet verdiğini gördük. Ayrıca ve usulsüz park etmeler de sona erdi. Burası aynı zamanda uluslararası fuar niteliğinde… Yabancılar da herhangi bir ticari beklenti içinde olmadan gelip otobüsleri görüyorlar. Daimi fuar alanına dönüşen turizm otoparkımız var. Bir taraftan otobüsler park edilirken bir yandan da ikinci el otobüsleri görüp satın alma imkanı bulunabiliyor. Mengerler ve BusStore önemli bir etkinlik gerçekleştirdi. Bunu uluslararası alana açmamız lazım. Elektronik ortamda da tanıtmamız gerektiğine inanıyorum. Umarım bu tür etkinlikler gelenek halinde devam eder.
Herkese iyi haftalar diliyorum… ■